Bir edebiyatçının cenazesine bu kadar kalabalığın gelmesi ilk defa oluyor. Siz hepiniz sağ olun. Mehmed her şeyimdi. Bu adam büyük bir adamdı. Mehmed için kitaplar yazılacak, destanlar, şiirler yazılacak. Bunca zorluklar içinde başeserler yazmayı başardı. Mehmed bir halkın gözbebeği olacaktır. Buna inanıyorum. Mehmed modern Kürt romanını yaratmış bir ustadır. Roman ne demektir, bir uygarlık demektir. Bizim Kürtçe'nin romanını Mehmed yarattı. Ben Kürt asıllıyım ancak Kürt yazarı değilim. Mehmed bir Kürt yazarıdır. İşini her şeyden iyi görmüştür. Kürt romanının dilinin dikenli yolunu açmıştır. Bu kültüre büyük bir katkıdır. Yüzyıllarca dengbejlerin (halkların) dillerinden düşmeyen destanların Kürtlerin erişilmez güzellikteki şiirleri belalara uğramıştır. Sönmeye başlamışken alın size çağımızın Kürt romanını ve bunu yaratan Mehmed'dir. Türkiye'nin de romanlarıdır. Mehmed'in romanları pek çok dünya diline çevrilmiştir. Böyle de kalmayacaktır. Bu romanlar klasikleşecek, insanlığın malı olacaktır. Mehmed Uzun'un roman macerası, uzun ve yoğun bir maceradır. Bunu çok az insan yaşar. Mehmed'in doğduğu bölgede hemen herkes Kürtçe konuşur. Kürt yazılı edebiyatının, halk edebiyatının yoğunlaştığı bir bölgedir burası. Kürt dili çok zengin bir dildir ve Mella Cizrevi gibi şairler yetişmiştir. Dahası Kürt destanları, masalları, ağıtları, türküleri burada söylenir. Mehmed en eski kültür toprağında doğmuş, Anadolu'nun çok zengin Kürt dilinin, anadili bu çok zengin Kürt dili olmuştur. Bir de Mehmed ana dili kadar Türkçe'yi de öğrenmiştir. Türk halk dili de çok zengindir. Dede Korkut, Köroğlu destanları Yunus Emre, Pir Sultan Abdal gibi şairlerini yetiştirmiştir. Kürt halk dili de çağlar boyunca büyük sözlü edebiyatı yaratmış. Mehmed Uzun bu iki halkın da dilini sözlü ve yazılı edebiyatlarını öğrenmiş, iki dili de kaynak yapmıştır.
Mehmed Uzun'un romanlarını okuduğumda çok şaşırdım. Bir dilin ilk romanı böyle ustalıkla, zengin bir dille gelişmiş bir roman dili yaratılarak nasıl yazılmış diye.
Mehmed'in yeteneğinde geniş kültürünün elbette payı büyüktür. Kürt dilini ve edebiyatını iyi biliyor. Sonra dünyaya açılıyor. Dünya kültürünü ve edebiyatını özümsüyor. Mehmed, Kürt dili için bir tarih oluyor böylece. Mehmed'in dili usta, yeni bir roman dilidir. İnsanı bu yalın dil ile öylesine büyüler ki insan böyle bir büyünün içinde öylesine kalır. Böylesine yalın dil ile yazabilmek ancak büyük ustalara hastır. Betimlemeleri, yani tasvirleri, göze batmadan insanın haberi bile olmadan destanların dili gibi örülmüştür. Betimlemelerinde yeni doğa anlatım biçimlerine ulaşmıştır. Doğası büyük destanların anlatıldığı kadar yalın ve zengindir. Mezopotamya'nın yaşayan en eski dili olan zengin Kürt dilinde böyle romanlar bir halk için mutluluktur.
Kürt roman dilinin ilk temel taşını koymuştur. Bu onur onundur. Bu çağda yeni bir roman diline imza atmak kolay bir iş değildir. Bu güç işin altından Mehmed Uzun alnının akıyla çıkmıştır. Bu görkemli başlangıçtan sonra Mezopotamya'nın yaşayan en eski zengin dilinde ve büyük edebiyat romanları çıkacaktır.
İnsanlığa insanlık eden her şeyden önce kültürdür. Dünyada hiçbir kültüre, kültür zarar vermemiştir. Her kültür, öbür kültürü beslemiştir. Bu anlaşılmıyor. Kültürler birbirlerini öldürmezler. Kültürler birbirlerini çoğaltırlar, yaşatırlar, zenginleştirirler. Bunu bilmeyenler kendi kültürlerini öldürüyor. Yasakladığı kültürleri de öldürüyorlar. Bu cehaletten geliyor. Bir ülkede kültürlerin çeşitliliği o ülkenin zenginliği, büyüklüğüdür. İşte anlamadıkları budur. Mehmed'in romanı, kişiliği, insanlığın zenginliğidir. Bu insan dimdik durmuştur. Her zaman şiddeti kınamıştır. Yaşamı boyunca konuşmalarıyla, eserleriyle savaşa karşı koymuştur. Ne olursa olsun, kimler karşı koyarsa koysun Türkiye barışa kavuşacaktır. Ben de buna inanıyorum. Yakında bu savaş barışla bitecektir. Mehmed mezarında rahat edecektir. Savaşın sürmesi için hiçbir neden yoktur. Bu savaşı oyun sanıyorlar. Kimse hiçbir sebep bulamaz.
Bugün oyun sanıyorlar savaşı. Belayı, o savaşı isteyenler bulacaktır, halklarımız değil. (YK/TK)
* Yaşar Kemal'in, yazar Mehmed Uzun'un 13 Ekim'de Diyarbakr'daki cenaze töreninde yaptığı konuşmayı, Radikal 14 Ekim 2007'de yayınladı.