Tutuklu avukat Selçuk Kozağaçlı’nın gözaltı sırasında üzerine basılarak, hırpalanarak ve ağzı zorla açılarak kan ve tükürük örneği alındığına dair fotoğraflar dava dosyasına da girdi.
Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gerçekleşen olayla ilgili tutulan 20 Ocak tarihli tutanakta da “zor kullanıldığı” yazıyor:
“Selçuk Kozağaçlı nezarethaneye getirilmiş, parmak izi alınacağı kendisine söylendiğinde ‘Mahkemenin kararının hukuka aykırı olduğunu ve o yüzden parmak izi vermeyip direneceğim’ şeklinde beyanda bulunarak parmak izi almak isteyen biz görevlilere direnç göstermiş ve şahıs parmak izini aldırmamak için kollarını sıkarak açmamaya çalışmış, bunun neticesinde şahsa kademeli olarak zor kullanmak suretiyle parmak izi alınmış, biz görevlilere parmak izi aldırmamak için direnç göstermiştir.”
Yakalama kararı çıkınca dönmüştü
ÇHD Genel Başkanı Kozağaçlı, ÇHD İstanbul Şubesi Başkanı Taylan Tanay, ÇHD İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Güçlü Sevimli, ÇHD üyesi Naciye Demir, ÇHD üyesi ve Halkın Hukuk Bürosu avukatları Barkın Timtik, Ebru Timtik, Şükriye Erden, Günay Dağ ile ÇHD Ankara Şubesi Yönetim Kurulu'ndan Betül Vangölü Kozağaçlı 21 Ocak’ta Devrimci Halk Kurtuluş Partisi Cephesi (DHKP-C) üyesi oldukları öne sürülerek tutuklanmışlardı.
Kozağaçlı, haklarında arama ve gözaltı kararı çıkarıldığı 18 Ocak’ta Beyrut’taydı. Hakkında yakalama kararı çıkarılmasının ardından Türkiye’ye döndü, Atatürk Havalimanı’nda gözaltına alınarak önce Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne götürüldü. Buradan Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilen Kozağaçlı’nın “hukuka ve mevcut mahkeme kararlarına aykırı olmasını söylemesine rağmen kan ve tükürük örneği ile parmak izi alındı.
Kozağaçlı, kendi isteğiyle Türkiye’ye dönmesine rağmen, “kaçma şüphesi olduğu” gerekçe gösterilerek sekiz avukatla birlikte tutuklandı.
Doktorlar için “işkence” şikayeti
Avukatların gözaltı sürecinde ve hastanede maruz kaldığı kötü muameleyle ilgili hem savcılığa hem de İstanbul Tabip Odası’na (TTB) şikayetler yapıldı.
ÇHD İstanbul Şube Başkanı Taylan Tanay da gözaltındayken kendisinden zorla tükürük örneği alındığını söyleyerek, "maruz kaldığı işkenceye ortak olan doktor hakkında" İstanbul Tabip Odası'na şikayette bulundu.
Şikayet dilekçesinde, “Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde mesleğiyle bağdaşmayacak davranışlarda bulunan doktorun isminin tespit edilerek hakkında disiplin soruşturması açılması" talep edildi.
Tanay da olayı “Polisler üzerime çıktı, başımı zorla arkaya çekip yüzüme bastırarak ağzımı açtılar. Doktor da elindeki pamuklu çubukla tükürük örneğimi aldı” diye anlatmıştı.
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Üyesi Dr. Osman Öztürk de bianet'e yaptığı açıklamada, "Doktorun hastaya zorla bir işlem yapması, akıl hastalığı, bilinç kapalılığı ya da çocukluk durumu dışında, ki bu durumlar bile tartışmalıdır, hiçbir koşulda uygun değildir. Doktor hastaya rızası dışında, zorla hiçbir işlem uygulayamaz" demişti. (AS)