* Fotoğraf: Canva
Haberin Kürtçesi için tıklayın
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, dün (5 Ekim) İsviçre'nin Cenevre kentindeki DSÖ merkezinde düzenlediği haftalık basın toplantısında dünyada devam eden pandemi ve salgın hastalıklara ilişkin son verileri paylaştı.
Ghebreyesus, Suriye genelinde son 6 haftada kolera vakalarının 10 binin üzerine çıktığını açıkladı.
Haiti'deki duruma ilişkin de bilgi veren DSÖ Genel Direktörü, "Haiti'de 3 yıldan sonra ilk defa görülen salgında şimdiye kadar 2 vaka resmi makamlarca doğrulandı, 20 şüpheli vaka ve 7 can kaybı ise inceleniyor" dedi.
Haiti'deki kolera vaka sayısının açıklanandan daha fazla olduğunu kaydeden Gebreyesus, "Bu salgın, yılın sonunda koleradan tamamen temizlenmiş bir ülke olmaya hazırlanan Haiti için aksilik oluşturdu" dedi.
Koleranın aşı ve temiz suyla önlenebileceğini, fakat çok sayıda kişinin kolerayla mücadele araçlarına erişimi olmadığını kaydeden DSÖ Genel Direktörü, aşı üretiminin artırılması için dünyanın önde gelen ilaç firmalarına DSÖ ile işbirliği içine girme çağrısında bulundu.
Ebola ve COVID-19
Ghebreyesus, basın toplantısında ayrıca Uganda'da yeniden patlak veren Ebola salgını, Pakistan'da sel felaketinin ardından başlayan salgın hastalıklar ve halihazırdaki COVID-19 ile maymun çiçeği salgınlarının da dünyanın diğer gündemleri olduğunu hatırlattı.
DSÖ'nün paylaştığı verilere göre, Ebola salgının bu sene yeniden ortaya çıkmasından bu yana 63 doğrulanmış ya da şüpheli vaka ve 29 ölüm vakası rapor edildi. Virüs ile enfekte olan 10 sağlık çalışanı hayatını kaybederken iyileşen dört kişinin tedavi süreci devam ediyor.
Pakistan'daki duruma da dikkat çeken DSÖ Genel Direktörü, bin 500'den fazla kişinin ülkedeki aşırı yağış ve seller sebebiyle yaşamını yitirdiğini, fakat ilerleyen haftalarda uluslararası acil destek sağlanmazsa daha pek çok kişinin hastalıklar sebebiyle ölebileceğini söyledi.
Son olarak COVID-19 pandemisine de değinen Ghebreyesus, Avrupa ülkelerindeki vaka, hastaneye yatış ve ölümlerde artış olduğunu kaydetti.
Omicron'un dünyada halen baskın varyant olduğunu belirten DSÖ Genel Direktörü, dünya çapında 300'den fazla alt varyantın takip edildiğini söyledi. Kuzey yarımkürede grip sezonunun da başladığını hatırlatan Ghebreyesus, COVID-19 önlemlerinin grip salgınını da frenleyebileceğini belirtti.
Kolera nedir?
Kolera, Vibrio cholerae isimli bakterinin neden olduğu bağırsak enfeksiyonuna bağlı olan, akut ve şiddetli ishal ile seyreden bir hastalıktır. Su ve kişisel hijyenin yetersiz olduğu yerde görülme olasılığı daha fazladır.
Kolera, enfeksiyon oluşturabilecek miktardaki kolera etkeninin ağızdan alınmasıyla bulaşır. Enfeksiyon genellikle dışkı karışmış sular aracılığı ile bulaşır. Bulaşma, bu suyun doğrudan içilmesiyle ya da bulaştığı yiyeceklerin yenmesi ile gerçekleşir. Hastalık bulaşmış kişilerin bakteri bulunan elleriyle temas eden yiyecekler de hastalığı bulaştırabilir.
Koleranın doğrudan temas ile (örneğin; tokalaşma, dokunma ya da hasta bir kişiye tedavi ederken) insandan insan geçişi gözlemlenmemiştir.
Kuluçka süresi, birkaç saatten, beş güne kadar uzayabilir ancak genellikle 2-3 gündür. Dışkıda kolera etkeni bulunduğu sürece bulaşıcılık devam eder. Etkin antibiyotikler bulaşıcılık süresini kısaltır.
Kolera enfeksiyonlarının çoğu hafif seyreder. Hastalarda hiçbir semptom olmayabilir veya yalnızca hafif bir ishal olabilir. Karın ağrısı, bulantı, kusma, bol ve sık, pirinç suyu görünümünde dışkılama, su mineral ve tuz kaybına bağlı olarak susuzluk hissi, kas krampları görülebilir.
Ancak hastaların bir bölümünde hastalık ağır sulu ishal ve kusma ile başlar ve vücuttan büyük miktarda sıvı ve tuz kaybı ile sonuçlanır. Hastada susama hissi oluşur, idrar çıkışı durur, hızlı bir kilo kaybı ve sıvı kaybı gelişir.
Ağır kolera olgularında sıklıkla mide, kol ve bacaklarda kramplar olur. Bu kişilerde vücut sıvılarının hızla kaybedilmesine bağlı dehidratasyon ve şok tablosu ortaya çıkar. Tedavi edilmezse saatler içinde ölümle sonuçlanabilir. (Kaynak: Sağlık Bakanlığı) (SD)