“Patron Sabun Vermiyor, Müşteri Kullandığı Eldiveni Reyona Atıyor”

* Fotoğraf: Alexas_Fotos / Pixabay

Haberin İngilizcesi için tıklayın

Kargo işçileri, PTT çalışanları, sağlık emekçileri gibi market çalışanları da pandemi döneminde hayatın devam etmesini sağlarken maruz kaldıkları hak ihlalleri de arttı.

“Evde kalamayanlardan” bir kadın işçi COVID-19 salgını süresinde neler yaşadıklarını bianet’e anlattı.

Marketlerde ürün sorumlusu olarak çalışıyor. Asgari ücret+yol+yemek… Zaten kolay olmayan koşulları, pandemi döneminde daha da ağırlaşmış.

“Markette ekip değişince, hastalandıklarını anlıyoruz”

Kendisinin henüz hastalanmadığını ama birçok arkadaşının testinin pozitif çıktığını, buna rağmen “şovun devam ettiğini” söyledi. Hastalanan işçi 3 günlüğüne evine gönderiliyor, yeni kadro aynı şartlarda çalışmaya başlıyor. Hastalanana kadar…

Siz nereden biliyorsunuz testlerin pozitif çıktığını, diye sordum, “Bir markette ekip değişince, eski kadronun hastalandığını anlıyoruz. Bize izne çıktıkları söyleniyor ama tüm ekip aynı anda izne çıkmayacağına göre…” dedi.

“Marketler, çalışanlarının COVID-19 pozitif çıktığının duyulmasını istemiyor.”

“Rahatsızlanan eve gidiyor, 3 gün dinlenip geri geliyor”

O da diğer arkadaşları gibi “taşıyıcı olmaktan” korkuyor:

“Ben çok farklı marketlerde ürün sorumlusu olarak dolaşıyorum. Benim işimi yapan binlerce insan var. Aslında mağaza elemanıyla yaptığımız iş aynı, reyonlara ürünleri diziyoruz, ürünlerle ilgileniyoruz, hep marketin içindeyiz. Taşeron işçi gibiyiz daha çok. Bir marketten çıkıp diğerine giriyorum, belki de biz de virüsü bulaştırıcı olarak geziyoruzdur…

“Sahada çalışan çok kişi var, rahatsızlanan evine gidiyor, 3 gün dinlenip geri geliyor. Bu yüzden sürekli elemana ihtiyaç oluyor. Hastalık da bu şekilde yayılıyor.

“Market ya da internet siparişlerini evlere götürenler, evlere girip çıktıkları için bazen de o şekilde hastalık kapıyorlar, sonra onu başkasına bulaştırıyorlar.”

“Maske takmayın, müşteri rahatsız oluyor” anonsu

Peki işverenin ve müşterinin tavrı nasıl?

“Tuvaletler ve yemekhaneler çok pis. Dezenfektanı bırakın sıvı sabun bulursak şanslıyız. Müşterilerin tarafında dezenfektan falan oluyor ama bize vermiyorlar.”

Kendisi ürün sorumlusu olduğu için farklı marketlerde çalışıyor, farklı markaların çalışana tavrının farklı olduğunu söylüyor ama “müşteri her zaman haklı”.

“Başlarda kendimizi hiç koruyamadık. Korktuğumuz için maske takıyorduk, marketten ‘Maske takmayın, müşteri rahatsız oluyor’ diye anons yapılıyordu. Şimdi zorunlu tutulunca, para cezası gelince kendileri temin etmeye başladı.”

“Kimse müşteriye ‘Neden böyle yapıyorsunuz’ diyemez”

Marketlerde “sosyal mesafe” zorunluluğu da var ama müşterilerin bunu umursamadığını, marketlerin hala çok kalabalık olduğunu dile getiriyor:

“İnsanlar tuhaf, kullandığı eldiveni, yani çöpünü reyonların kenarına tıkıştıranlar bile var. Biz uyaramıyoruz, bir şey söylesek tepki gösteriyorlar. Zaten hiçbir market çalışanı müşteriye ‘Neden böyle yapıyorsunuz’ diyemez, sürekli uyarıyorlar müşteriyle ters düşmememiz için.” (AS)