Haberin İngilizcesi için tıklayın
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) bugün açıkladığı raporunda pandemi süresince çalışanların yaşadığı sorunlara değindi.
Konfederasyonun oluşturduğu İl Salgın İzleme Kurullarından gelen bilgiler doğrultusunda oluşturulan raporda, işyerlerindeki sorunlar şöyle sıralandı:
* El hijyeni malzemelerinin işyerlerinin görünür ve ulaşılabilir yerlerine asılmasında, boşaldıklarında doldurulmalarında sıkıntılar yaşanıyor.
* İşyerlerinde personele yönelik genel tarama yapılmıyor.
* Servislerin dezenfekte edilmeleri ve sosyal mesafe kuralına uygun sayıda çalışan bindirilmesi başta olmak üzere olmak üzere ciddi sıkıntılar yaşanıyor.
* İşyerlerinin temiz ve hijyenik olmasını sağlamaya yönelik bilgilendirmeler, işçi sağlığı ve güvenliği çalışmaları yetersiz.
* Özellikle PTT’ye bağlı işyerlerinde yeterli sayıda koruyucu malzeme ve dezenfektan verilmiyor, dönüşümlü çalışma saatlerine uyulmuyor, taşeron çalışan emekçilerin talepleri dikkate alınmıyor, gönderi adet sayısı için baskı yapılıyor.
* Mersin Akkuyu Nükleer Santrali inşaatında çalışmaların durdurulmadı. 6 binin üzerinde kişinin çalışması, zaman zaman 200-300 kişinin aynı anda giriş çıkış yapması, şantiyelerin yerleşim yerlerinin içinde bulunması, yabancı uyrukluların daha çok Silifke ilçesinde kalmaları, işçilerin kaldığı yerlerin koğuş tipi olması salgının Mersin geneline yayılmasına zemin hazırlıyor.
* Ülke genelinde olduğu gibi işyerlerinde de maske temini konusunda yaşanan sıkıntılar devam ediyor.
* Aile Sağlık Merkezi sağlık emekçilerine yeterince kişisel koruyucu donanım verilmiyor, gerekçe olarak “ASM’ler ihtiyaçlarını kendileri karşılamak zorunda” deniyor.
* İl Pandemi Kurullarına, İSİG ve Enfeksiyon Komitelerine sendika temsilcileri dahil edilmiyor.
* Ekipmanların kişiye özgü olmaması nedeniyle tam koruyucu özelliği zayıf kalıyor.
* Ekipman eksikliği, fiziki alan uygunsuzluğu nedeniyle triaj yapılmasında sorunlar yaşanıyor.
* Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM) randevu sisteminin olmaması nedeniyle bazı zaman dilimlerinde sosyal mesafeyi ihmal edecek yoğunluk yaşanıyor. Semptom görülen riskli hastalar ayrı yerde muayene edilemiyor.
* Kronik hastalığı olan sağlık çalışanları çalışmaya devam etmek zorunda bırakılıyor.
* Sağlık işkolunda hizmetin azaldığı bölümlerdeki personel yeteri düzeyde uyum eğitimi verilmeden riskli servislere kaydırılıyor, bir gün içinde birden fazla bölüm değiştirecek şekilde sözlü görevlendirmeler yapılıyor.
* MEB’e bağlı ilkokul, ortaokul ve liselerin tatil edilmesiyle bu okullarda görevli öğretmenler idari izini sayılırken MEB’e bağlı il ve ilçe teşkilatlarında görevli personel ile okullardaki idari kadro ve diğer kamu kurumlarına bağlı tüm birimler enfekte olma riski altında çalışmaya devam ediyor.
* Salgın döneminde kapalı olması gereken meslek liseleri açık tutuluyor, kimi malzemelerin üretimi devam ediyor. İl, ilçe eğitim yöneticileri okul müdürlerini, okul müdürleri de öğretmenleri çalışmaya zorlamaktadır.
Pandemiye karşı işyerinde önlemler |
Raporda, alınması gereken önlemler de şöyle anlatıldı: * Salgınla mücadelede zorunlu hizmet ve mal üretimi dışında bütün çalışma durdurulmalı, bu alanlar dışındaki tüm çalışanlara ücretli izin verilmeli. Zorunlu alanlarda çalışanların dönüşümlü ve dinlenerek çalışması sağlanmalı, koruyucu ekipman başta olmak üzere sağlık tedbirleri alınmalı. * İşyerlerinde, Dünya Sağlık Örgütü’nün kriterleri dikkate alınarak salgınla mücadelede alınması gereken önlemler, kurum amirlerinin inisiyatifine bırakılmadan bir standarda kavuşturulmalı, denetimi sağlanmalı. * Çalışmanın devam ettiği kamu kurum ve kuruluşlarında işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından düzenli olarak risk analizi yapılmalı, bulunmayan kurumlarda acilen İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği kurulları oluşturulmalı. * İşçilerin en temel haklarını ortadan kaldıracak ücretsiz izin ve sefalet ödeneği uygulamasından vazgeçilmeli. * 15 Mart tarihi esas alınarak, hiçbir koşul aranmaksızın işten çıkarılması yasaklanan tüm işçilere asgari ücretten az olmamak kaydıyla kısa çalışma ödeneği ve daha önce işten çıkarılan tüm işsizlere işsizlik sigortası ödeneği verilmeli, işçilerin talepleri karşılanmalıdır. İşsizlik sigortası fonundaki 131,6 milyar TL işçiler için kullanılmalıdır. * Belediyelerin salgınla mücadelede yürüttüğü faaliyetlerin yasaklanmasından vazgeçilmeli, salgın koşullarında halkın sağlığının korunması ve salgınla etkili mücadele edilmesi için yerel yönetimler tarafından sunulan zorunlu kamusal hizmetlerin aksamadan ve gerekli sağlık önlemleri alınarak sunulması, artan maliyetlerin karşılanması için genel bütçe vergi gelirlerinden belediyelere ayrılan pay, en az 6 ay boyunca ilgili belediyenin nüfusuna orantılı bir şekilde yüzde 20-50 arasında arttırılmalı ve bu paylardan hiçbir kesinti yapılmamalıdır. * Salgınla mücadelede en ön safta yer alan sağlık çalışanlarının talepleri karşılanmalıdır, personel sayısı güvenceli çalışma koşulları sağlanarak arttırılmalı, KHK ile işinden edilen, güvenlik soruşturması nedeniyle bekletilen tüm sağlık emekçileri acilen göreve başlatılmalı. * Kamu-özel fark etmeksizin çalışan tüm kadınlara iş ve gelir güvencesi sağlanmalıdır; kadına yönelik şiddette yaşanan artışa karşı gerekli tedbirler alınmalı, 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi etkili bir şekilde uygulanmalı; sığınma evleri arttırılmalı. |
(AS)