Bir kişiyi öldüreni yargılamaktan çok daha zor olan bir yargılama daha vardır ki; o da binlerce, milyonlarca insanın ölüm emrini veren kişiyi yargılayabilmektir.
Sudan Devlet Başkanı Ömer El-Beşir, 9 Kasım 2009'da İstanbul'da yapılacak olan İslam Konferansı Örgütü zirvesine katılmak üzere Türkiye'ye gelecekti. Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), El-Beşir'i soykırım, insanlığa karşı suç ve savaş suçu işlemekle suçlamaktadır ve hakkında "tutuklama emri" vermiştir.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 18 Eylül 2004'de 1564 no'lu kararıyla Sudan'da olayları araştırmak üzere araştırma Komisyonu kurulmasına karar verdi. Yapılan araştırmalarda çatışmalarda 2,7 milyondan fazla insan evinden ayrılarak batıdaki Çad sınırını geçerek mülteci kamplarına yerleştiği, 300 binden fazla insanın hayatını kaybettiği belirlendi. Komisyon, 25 Ocak 2005'te sunduğu Raporla sivil halkın korunmasını ve suçluların cezalandırılması için harekete geçilmesini tavsiye etti.
31.03.2005 tarihinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsünün13/(b) maddesiyle kendisine verilen yetkiyi kullanarak, 1593 no'lu kararı ile Sudan hakkında UCM' ye bir nevi suç duyurusunda bulundu. Böylece BM Güvenlik Konseyi UCM' ne başvurmak konusunda kendisine tanınan yetkiyi ilk defa Sudan için kullandı. Bu kararının ardından UCM Savcısı Luis Moreno Ocampo, 6 Haziran 2005'de "soruşturmanın açıldığını" duyurdu.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda yaptığı açıklamada Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Savcısı Luis Moreno-Ocampo, beş yıl boyunca yaptığı araştırmalar sonucunda El-Beşir'i salt etnik kimliklerinden ötürü Fur, Zaghava ve Masalit kabilelerinin bir kısmını yok etmek için plan hazırlamakla ve bunu uygulamakla suçluyor... Bu nedenlerle El-Beşir'i soykırım, insanlığa karşı suç ve savaş suçu işlediğini iddia ediyor...
Sudan Roma Statüsü ile kabul edilen UCM'nin yargı yetkisine taraf değildir ve El-Beşir, ancak kendisinin öldüğü zaman "adamlarının" mahkemeye teslim edileceğini açıklamıştır. Sudan; Roma Statüsü'ne katılmadığı için eski Dışişleri Bakanı ve milislerin başı olan kişiyi kendi mahkemesinde yargılayacağını ilan etmiş ve Darfur için Özel Ceza Mahkemesi kurmuştur. Ama 2007'de Darfur saldırılarından sorumlu iki devlet adamından birisinin davası süresiz olarak ertelenmiş ve gözaltına alınan bir diğeri ise delil yetersizliğinden ötürü serbest bırakılmıştır. İkisi hakkında da UCM'nin tutuklama emri var.
UCM, adil ve bağımsız yargılanması durumunda her ülkenin vatandaşları için özel mahkeme kurup burada yargılanmasına onay vermektedir. Ama yine de UCM' ye dâhil olmasa da ve özel mahkeme kursa da, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 2005 yılında verdiği 1593 sayılı kararla Darfur konusunu UCM' ye havale ettiği için Sudan üzerinde Mahkeme'nin yargılama yetkisi vardır. (15.09.2008 Ceren Gürseler ASAM/Uzman-Afrika ve Arap Ülkeleri. El-Beşir'in Tutuklanması İstemi ve Sudan'da Artan Gerilim.)
14 Temmuz 2008 Savcı, Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir hakkındaki dava dosyasını Mahkemeye sundu. UCM, 4 Mart 2009'da resmen aynı suçlardan dolayı suçlanan devlet başkanı hakkında tutuklama kararı verdi.
Ömer El Beşir, 5 Mart 2009 tarihinde bir hidro elektrik santralı açılışında yaptığı konuşmada, Mahkeme Başsavcısının kuklasını yakan binlerce taraftarı önünde dans ederek, UCM'ni küçümsedi ve suçlamaları kabul etmeyerek, bir kâğıt parçasından ibaret olarak gördüğü tutuklama emrinin "üzerine yazılan mürekkep kadar değeri olmadığını", Lahey'deki mahkemenin tutuklama emrini "yemesi"ni söyledi...
Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne 110 ülke taraf oldu. Amerika ve Çin hariç olduğu gibi Türkiye'de Roma Statüsü hakkındaki Sözleşmeyi imzalamış olmasına rağmen UCM'nin yargı yetkisini tanıma bakımından Sözleşmenin henüz tarafı değildir.
Türk Ceza Kanununun 13. maddesine göre; TCK'de yer alan "Soykırım", "İnsanlığa Karşı Suçlar" eğer vatandaşımız olan birisi veya yabancı tarafından yabancı ülkede işlenmesi halinde, Türk kanunları uygulanır ve Adalet Bakanı'nın talebi üzerine Türkiye'de yargılama yapılabilir.
Savcılarımızdan birinin cesaretli davranarak ve hatta TCK'nin verdiği yetkiye dayanarak Sudan Devlet Başkanı hakkında bir "soruşturma" başlatması mümkün olmadığı gibi, herhalde Türkiye'de Adalet Bakanı tarafından Ömer El Beşir hakkındaki suçlamalardan dolayı "soruşturma" istemesini düşünmek bile, akla hayale sığmaz... Düşüncesi bile inanılmaz...
Eğer, Türkiye'de soruşturup, kovuşturup hakkında hüküm kuramıyorsanız...
Sudan Devlet başkanı El Beşiri'nin Sudan'da işlediği "insanlığa karşı suç"lardan dolayı Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından verilmiş olan "tutuklama" kararının yerine getirilmesi için Türkiye'ye geldiği an "yakalayıp" Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne gönderebilirsiniz.
Bu da aslında inanılmaz bir hayal... Yasal olarak olacak iş değil zaten!
Eğer, Türkiye Uluslararası Ceza Mahkemesinin statüsü hakkındaki Roma Sözleşmesini imzaladı ama henüz taraf değiliz diyorsanız... Zaten uluslararası nitelikte bir mahkeme olan UCM ile Türkiye arasındaki yargı yetkisi uyuşmazlıklarına ait herhangi bir kural da yoktur, diyorsanız... Türkiye'ye sokmazsınız...
İşte bunu hiç yapamazsınız... Daha açık söylemek gerekirse, zaten yapmazsınız.
Türkiye'yi El Beşir'in ziyaret etmesini önleyemezsiniz. Çünkü Türkiye Sudan'dan memnun... Sudan'da Türkiye'den.
Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak binlerce insanın ölümünden sorumlu bir devletin başkanını topraklarımda istemiyorum... UCM'de yargılansın istiyorum. Ülkemin Roma Sözleşmesini imzalamasını yeterli görmüyorum, Sözleşmeyi onaylayarak "taraf" olmasını istiyorum...
Ya siz?(Fİ/EÜ)
* Not: Dün akşam İstanbul'a gelmesi beklenen El-Beşir'in ziyareti "Sudan'da beklenmeyen bir sorun nedeniyle" ertelendi.