Hemen her gün Sur’daki yasağın protestolarıyla geçen Diyarbakır’da hava karardıktan sonra artık sokağa çıkmam pek mümkün gözükmüyor. Cehennemi bu dünyada yaşadığımız şu günlerde belki biraz acılarımızı sağaltmak ya da bomba seslerinin dışında başka bir ses duymak için Özcan Alper’in yönettiği “Rüzgarın Hatıraları” filmini akşam saatinde de olsa izlemeye gittik.
“Rüzgarın Hatıraları” Ermenilere uygulanan 1915 soykırımı ile 1941 Varlık Vergisi yıllarını anlatan bir dönem filmi. Ruh halimize iyi gelmesini beklemekte yanıldık kuşkusuz. Görünen o ki bu ülkede Ermeniler yüzyıldır öldüklerini, Kürtler ise yaşadıklarını ispat etmeye çalışıyor. Bunu bir kez daha anladık. Filmin başlangıcında belirtildiği gibi, “Geçmiş asla geçmiş değildir. Geçmiş, geçmiş bile değildir” Geçmedi, geçmiyor, geçmeyecek… Ne yazık ki…
Homeros’un 3 bin yıllık İlyada destanında Hektor ve Aşil’in karşılaşmasında tek kural, “Cesetlerimiz köpeklere parçalatılmayacak” olmuştur. Aslında bu bile yas tutmanın garantisini veriyor. Oğlunun ölü bedenini almak için Aşhil’e yalvaran yaşlı kral Priamos’un dileğinin yerine gelmesi destanda yer bulur. Tanrıların babası Zeus, diğer tanrılarla konuştuktan sonra, Akhilleus’a haber gönderip, Hektor’un cesedini ailesine vermesini emreder. Zira ölülerimizi uğurlama hakkı kutsaldır; tanrılar, cenazeye saygı buyurur. Ve insanı, yeryüzündeki diğer mahlukattan ayıran şey, ölülerine muamelesidir biraz da. Ancak Aziz Güler’in cesedini almak için uzun zaman çaba gösteren ailesini, dondurucuda bekletilen ölü çocuklarımızı ve Hacı Lokman Birlik’in cansız bedenine yapılanları anımsıyoruz ister istemez.
Yönetmen Özcan Alper’in; Nazım Hikmet, Sabahattin Ali, Walter Benjamin gibi faşizmin lanetinden kaçıp sürgün edilmiş hatta Araf’ta kalanların hikayelerinden feyz alarak yaptığı filmde, II. Dünya Savaşının son günlerinde Ermeni sanatçı Aram’ın Türkiye’den kaçmaya çalışmasını anlatıyor. Alper 1915 teki bu büyük felaketin en çok da geride kalanlar için zor olduğunu belirtiyor. Çünkü ısrarla bunun inkar edilmesi ve kabul ettirilmeye çalışılmasıyla aslında yaslarının tutulmasının engellendiğini söylüyor. Geçmiyor işte, geçmiş değil… Hala tutamıyoruz yasımızı.
Senaryosunu Ahmet Büke ile birlikte yazan Özcan Alper’in üçüncü filmi olan “Rüzgarın Hatıraları”nda “Sonbahar” filminden hatırlayacağımız Onur Saylak ile Sofia Khandemirova, Mustafa Uğurlu, Murat Daltaban, Ebru Özkan ve Tuğba Büyüküstün rol alıyor.
Film 24 Aralık tarihine kadar Diyarbakır'da Ninova Park Prestij sinemasında gösterimde olacak. (BD/HK)