Yönetmen Ninja Thyberg’in , 2021 İsveç- Holanda yapımı Haz (Pleasure) adlı filminde , pornografinin konu edilmesine karşın artık porno filmleri, hani zam yerine fiyat ayarlaması demek gibi “yetişkin filmi “ olarak lanse ediliyor.
Türkçeye çevrilmiş film tanıtımında “Porno sektöründeki öznelik, hırs ve rıza kavramlarını cesur bir şekilde irdelerken , seks işçiliğine dair köhne fikirleri de yıkmaya çalışan tavizsiz ve gerçekçi bir çıkış filmi" deniyor.
Bu tür filmlere alışık olmayan bir izleyici gözü, bakalım film hakkında aynı kanıda mı, görelim:
Filmin baş kişisi Bella adında on dokuz yaşındaki İsveçli kız porno yıldızı olma hayaliyle Los Angeles’in yolunu tutar. Amacı geçinmek için iş aramak değildir.
İlk başvurduğu ajansta da parada pulda gözü olmadığını, eğlenceyi sevdiğini, cesaretini denemek istediğini özellikle belirtir. Deneme çekimi pek kolay olmaz.
Daha önce deneyimlemediği cinsel pozisyonları gerçekleştirmek için iradesini zorlasa da sonuç düş kırıklığıdır. Ajans çalışanları ve kızın çekimdeki erkek partnerleri son derece profesyoneldir. Ona yakınlık gösterirler, moral verirler, ilk denemede sahne korkusunun doğal olduğundan dem vururlar.
Onların konuşmalarından moral bulan Bella seçmelere katılır. Dışarıda çok sayıda kız sırada beklemektedir. Floridalı Joy, “Her şeyi yaparım, çünkü fahişeyim”, diyerek marifetlerini sayar. Rekabet ortamında nazlanmak şöyle dursun ne denli hevesli olduğunu göstermek zorundadır adaylar.
İşi öğrenmek
Bu piyasaya girerken koşulları peşinen kabul ettiklerini beyan etmişlerdir. Bella aklını kullanarak yeni olduğunu, “normal”den başlamak istediğini söyler. Masumiyet, porno sektöründe hâlâ revaçtadır çünkü.
Nitekim yanılmamıştır, ajans yöneticisi bundan hoşnut olur. Stüdyoya geçilir; fotoğraf çekimleri, yönetmenin sürekli müdahalesi altında gerçekleşir.
Ajansa ait evde diğer kızlarla birlikte kalan Bella, gözü yükseklerde olduğu için boşzamanını işi öğrenmekle geçirir. Kızların deneyimlerinden yararlanır. İnsan tanımak için havuz sefası yapılan partilere katılır. Selfi çeker. Sosyal medyaya girer. İşi dışında hiçbir şeyle ilgilenmez.
Yeni olmasına karşın zekasını kullanıp daha iyi bir ajansa kapağı atar. Ancak amaç kârı en yüksek düzeye vardırmak olunca sektörde yaratıcılığın (!)sonu gelmemektedir. Çekim çok zor geçer. (İplerle sımsıkı bağlanan kıza iki erkek partneri cinsel saldırı sırasında kırbaçlama, boğazını sıkma, tokatlama , yüzüne tükürme v.b. işkence yöntemlerini uygular.)
"Kaç kişinin ekmeğiyle oynadın"
İnsan bedeninin dayanıklılığının da bir sınırı vardır: Bella acıdan ağlamaya başlar; sakatlanması işten bile değildir. Sahne bitmeden “Durun! “ diye bağırır. Ajanstakiler önce anlayışlı davranırlar, ama kız gitmek isteyince iş değişir, kapıyı gösterirler. Çekimi yarım bıraktığı için “kaç kişinin ekmeğiyle oynadın”diye suçlarlar.
Bella menajerine gider, olayı anlatır. Ama onda da umduğunu bulamaz. Adam tehditvari konuşur: Bu tip davranışlarda bulunan kızlar sektörde kara listeye alınırmış.
Dışarısı bu iş için can atan kızlarla doluymuş…Menajeri bırakmaksa zor değildir, ne sözleşme, ne tazminat, isteyen istediği zaman çekip gider.
Bella İsveç’teki annesine telefon eder. Niyeti eve dönmektir. Annesi , “İsveç’i de beğenmedin, acele kara verme der; türlü bahaneler öne sürerek , bol bol nasihatte bulunur ve kızını başından savar.
Ama Bella rekabet ve performans insanıdır. Direngendir. Güçlenmiş olarak kendini “uç porno” çekimlerine hazırlar. Bir balerin, bir sporcu disipliniyle , cinsel objeleri kullanarak antrenmanlarına odaklanır. Kendi çektiği videosu , bir haftada 700.000 kişi tarafından izlenmiştir.
Yeni fırsatları değerlendirirken menajersiz olduğu için iş bulamaz. Sonunda tanınmış bir ajansın yaşlı sahibine baş vurur; ciddi bir ajansla çalışmak istediğini söyler, deneyimlerini anlatır, ilgi görmeyince son kozunu oynar, para için gelmediğini belirterek işi kapar. Bella çekime ev arkadaşı Joy’u da götürür.
Ancak Joy, erkek partneri önceden tanımaktadır. Araları bozuktur. Bella tartışmalarına tanık olur. Joy’a profesyonelce davranması için telkinde bulunur. Üçünün yer aldığı çekimde senaryo gereği , iki kız boyunlarında köpek tasmasıyla yerlerde sürünürken erkek partner, Bella’yı över , Joy’u aşağılayarak ayakkabılarını yalatır. Joy çekimi durdurur, partnerinin bilerek canını acıttığını , kendisini sürekli taciz ettiğini Bella’nın da bunu gördüğünü söyler ekibe.” Bella kızdan yana çıkmaz, dayanışma bekleyen Joy küplere biner. Senaryo değiştirilir, erkek partner çıkarılır. Ama bu Joy’u tatmin etmez, işi bırakır.
Bella Las Vegas’taki fuara katılır. Artık profesyonelleşmiştir, fotoğrafçılara bol bol poz verir. Kızların en güzeli, en ünlüsü Eva fotoğraf çektirirken kızın şöhretini gölgelemek için fırsatı kaçırmaz, hemen kıza yanaşır, emrivakiyle kadraja girer. Fırsatçılığı işe yarar. Çok lüks bir platoda yapılan çekimde Eva ile partner olurlar.
Eva hijyen konusunda Bella’dan emin olmak ister. İsteği karşılanır. Senaryoya göre erkek konumdaki Bella, kıza öfkelendiği için olmalı, rolünü oynarken zalimleşir, sertleşir; ekip durumdan hoşnuttur; ama Eva’nın dayanacak gücü kalmamıştır.
Sonuç olarak
İş dönüşü arabada Bella Eva’dan özür diler. Eva sanki hiçbir şey olmamış gibi, “Ne için?” diye sorar. Bella , Joy’un ve çekim sırasında Joy’a eziyet eden partnerinin de bulunduğu bir partide Joy’un keyifle dans ettiğini, göz göze geldiklerindeyse istifini bozmadığını hatırlar. Porno dünyasını keşfettikçe, yükselme hırsının karşısına çıkardığı engellere toslamasıyla bu serüvenin sonunun kötüye varacağını görmüştür. Arabayı durdurur, Eva’ya bakmadan arabadan iner.
Özetle filmde , iddia edildiği gibi kayda değer bir eleştiri bulamıyoruz. Erkek yönetmenler sözde tarafsız; “kızın kendi tercihi” rahatlığında; Bella’yı rolünün sorumluluğunu üstleneceği konusunda uyarmışlardır; beklenmedik sonuçlarla karşılaşınca da işin içinden sıyrılırlar.
Çekimler, herhangi bir ahlaki sınırlama tanımayan , mekanik bir iş mantığıyla yürütülmektedir. Bella’nın, arabada Eva’dan ayrılışı bile gerçekle yüzleşmekten çok ‘özgür iradesiyle yaptığı bir seçim’ olarak sunulur. Peki, on dokuz yaşındaki bir kızın özgür iradeye sahip olduğundan söz edilebilir mi? ABD’nin dünyayı etkisi altına alan kültür endüstrisinin yönlendirmesinden kaçabilmek kolay mı?
Feminist hareketin bile liberal görüşle uzlaştığı bir toplumsal iklimde birey , o iradeyi nereden bulacak? Bella için olsa olsa, kültürel zorbalık altında bu işe sıvandığının farkında değil; özgürlük yanılsaması yaşıyor, yorumu yapılabilir.
Fragmandaki reklamda da film, “Modern porno endüstrisinde bugüne kadar yapılmış en dürüst yapım” olarak tanıtılır. Buna da katılmak mümkün değil.
Büyük paraların döndüğü bu sanayi, salt erkek müşteriye hizmet amacı güttüğünden insan hakları, kadın hakları , cinsel yönelimi farklı olanların hakları da neymiş pervasızlığıyla hareket eder. Çekimlerde her şey mübahtır, Yalnızca cinsiyetçilik , kadın düşmanlığı değil, ırkçılık da sözgelimi.
Cinsel olmaktan çok dünyanın günümüz siyasi ikliminin “erkeklik kaybı” yaşattığı erkeğe , erkeksi özgüvenini abartılı bir biçimde hissedebilmesi için, kadını insanlıktan uzaklaştıran porno filmlerindeki bu imge kadını daha ne kadar aşağılayabilir acaba? Demokrasi, özgürlük, insan hakları söz konusu olduğunda mangalda kül bırakmayan Batı’da ben insanım diyen bir erkek nasıl içine sindirir bu durumu?
Gidişata dur diyecek ne yasal denetim ne de feminist hareket gibi etkili politik bir tavra maruz kalmayan pornocular da işleri sorunsuzca yürütmektedir.
Sonuç olarak, filme eğitici bir belgesel havası verilmek istenmiş ama aşırı sahnelerin de gösterdiği gibi cinsiyetçiliği, kadın düşmanlığını yeniden üretmekten başka bir işe yaramayan bir film çıkmış ortaya.
Meraklısı için notlar:
Pornografinin tarihçesine bakıldığında, Venüs heykelcikleri gibi, cinsel nitelikli görselliklerin varlığının tarih öncesi çağlara dayandığı görülür.
Fotoğrafın bulunmasından sonra fotoğraf pornosu geliştirilir. Fotoğraf pornosunun toplumda yaygınlık kazanmasıyla hukuki baskılar ve sansür başlar.
1895’te sinemanın ortaya çıkışı porno filmlerin üretimine hız kazandırır. Bunlar, cinsel uyarılma amacıyla yapılmış gösterileri içeren filmlerdir. 20. yüzyılın ilk yarısında ,başını ABD’nin çektiği üretimi ve tüketimiyle artık bir porno sanayisinden söz edilmektedir. Günümüzdeyse sanal alemde ticarete dönüşmüş, porno siteleri pıtrak gibi çoğalmaktadır. Artık kontrolden çıkmış olan pornografi ; çocuk, yaşlı, ırklar arası, tecavüz pornosu v.b.çeşitli türleri kapsamaktadır.
Pornorafinin yasal statüsü ülkeden ülkeye değişmektedir. Bazılarında yasaktır; ancak çocuk pornosunun dünya genelinde yaygınlığına bakılırsa, dağıtımında alınacak yöntemler yetersiz kalmaktadır.
Pornografi erotizmden farklıdır. Pornonun salt fiziksel cinsel eyleme yönelik içeriğine karşılık, erotizm aynı zamanda duygulara da hitap ederek, bu yönüyle sanata yaklaşır.
Pornografiye ilişkin görüşlere bir göz atarsak; ABD’li bazı feministler, pornografinin kadına yönelik şiddeti, cinsel tacizi ve tecavüzü teşvik ettiğini savunurlar; çarpıtılmış cinsel ilişki imgesinin kadınların, erkek izleyenin arzularını yerine getirebilecek bir tutum sergiledikleri için eleştirirler.
Kadın yapımcı ve yönetmenlerin porno sanayisine girmeleriyle , bu kez kadın izleyenin bedeninin cinsel açıdan güçlendirici olabileceği görüşü ortaya çıkar.
Kuşkusuz pornografi konusu, çekimlerde yer alan kadın ve erkeklerin sağlık, hijyen, güvenli cinsellik – ki filmde müşteriye en çok hazzın verilmesi için kondom kullanılmıyordu- ekonomik, sosyal, hukuksal hakları v.b. pek çok yönden incelenmeyi gereksiniyor.
Dünyanın istisnasız her yerinde giderek tırmanan kadın düşmanlığını pekiştirdiği için de ideolojik mücadeleyi ve bu konuda bir kamuoyu oluşturulmasını bekliyor. (TT/EMK)