"Bayram gelmiş neyime" diyenler için de, demeyenler için de önemlidir bayramlar. Bayramların en büyük güzelliğidir; onar gün öne çekilerek her mevsime ve aya denk gelmesi.
Bayramlar "milat"tır. Doktora sonrasında gidilir, temizlik öncesinde yapılır, düğünler önce ya da sonrasına alınır, ev taşınacaksa öncesinde, ameliyat olunacaksa sonrasında. Şehir dışındaki ailene kavuşmak için ertelersin özlemini.
Bayramlar, hakkını verenler için telaştır, taşkaladır, yorgunluktur ama mutluluktur en fazla.
Bayramlar, temizliktir. Evini dip köşe temizlersin günler öncesinde.
Bayramlar, arınmadır, olumsuz düşüncelerden, sıkıntılardan.
Bayramlar, barışmaktır, kırgın-kızgın olduklarınla.
Bayramlar, paran olsun olmasın masraftır, yeni borç, harç kapısıdır.
Bayramlar, yemektir. Biraz daha fazla yemektir. Yöresel değişiklikler olsa da; her zaman yapılamayan, işi-emeği fazla, herkesin sevdiği ve kalabalıkla yendiğinde daha da lezzet kazanan yemekler yapılır, sunulur ev halkına, konuklara. Keşkek, su böreği, yaprak sarması, yuvalama, içli köfte, Çerkes tavuğu, say sayabildiğin kadar.
Bayramlar, tatlıdır en çok. Sütlü değil, hamur tatlılarıdır bol cevizli, fıstıklı, fındıklı. Günler öncesi düşünülür yapılacak tatlı çeşidi. 2-3 gün önce yapar, arife günü dökersin şurubunu.
Bayramlar, şekerdir, çikolatadır envai çeşidiyle.
Bayramlar, yeni giysilerdir. Kendinden vazgeçsen de, çoluk-çocuğun boynunu bükmesin diye konfeksiyon üst-baş alırsın. Yeni ayakkabı olmazsa olmazıdır bayram çocuklarının. Satın almayıp elbiseler, etekler, bluzlar diktireceksen mahalle terzisine. Günler önce kumaşını sıraya sokar, zamanı gelince provalara gidersin. Çamaşırından çorabına, elbisesinden hırkasına, çantasından ayakkabısına yeni alacak gücün yoksa bir kravat, bir eşarp, bir bluz/gömlek de yeter bayramda yeni bir şey giyme sevinci yaşamak için.
Bayramlar, çoluk çocuğu mutlu etmenin vesilesidir. Pazardan alıp, içine günler öncesinde biriktirdiğin bozuk paraları koyduğun mendilleri verdiğin çocuğun gözlerindeki ışıltı keyiflendirir insanı. Kapıya gelen çocuklara şeker verdiğin için keyfin kaçsa da.
Bayramlar, uzun süredir görmediklerinle bir araya gelip, gülüş ahenk olduğun zamanlardır.
Bayramlar, ordan oraya gitmektir. Evden eve, mahalleden mahalleye, kentten kente seyrü seferdir.
Bayramlar, oyundur çocuklar için. Lunapark'taki uçan sandalyelerdir, çarpışan otomobillerdir, atlı karıncalardır.
Bayramlar, kadınlar için -çoğu kez- yorgunluk olsa da, keyiftir.
Bayramlar, hüzündür. Bir öncekinde olan sevdiğinizin artık sonsuza dek olmadığı ya da sağlığını yitirdiği... Mazeretleri nedeniyle şehir dışındaki sevdiklerinizin yanında olamadığı.
Bayramlar, alışkanlıktır.
Bayramlar, en çok özlemdir eski zamanlarınıza, en çok da çocukluğunuza.
Bayramlar, bir sürü şeydir hakkını verene.
İşte bir bayram daha...
Bayramlar, yıllardır artık benim için 'öylesine' bayram.
Bayramlar, yıllardır artık benim için sadece yitirdiğim sevdiklerime özlem.
Bayramlar, yıllardır artık benim için sadece 'keşke'lerimi bir kez daha hatırladığım zamanlar.
Bayramlar, yıllardır artık benim için sadece tatil.
Bayramlar, yıllardır artık benim için sadece 'bir dahaki sefere' diye ertelediğim şeylere yenilerinin katılması.
Olsun; sağlığım yerinde ya.
Olsun; sevdiklerimin sağlığı yerinde ya.
Olsun; hala sevdiğim ve sevildiğimi bildiğim insanlar var ya çevremde.
Ve hala umudumu tüketmedim ya; benim ve sevdiklerimin tüm yoksu(n-l)uklarından kurtulacağına.
Ve hala umudumu tüketmedim ya; hayatın her alanında ve dünyanın her yerinde barış olduğunda gerçek bayramlar yapacağımıza.
İyi bayramlar olsun sana, bana, ona, bize, size, onlara.
İyi bayramlar olsun herkese, tüm insanlığa. (ŞD/TK)