AKP iktidarının sessiz ve derinden yürüttüğü toplumu İslamlaştırma projesinin içki yasağı ayağında, fiili yasaklamaların yanında ekonomik güçlükler yaratmak da var.
Fiyatları tırmandıran vergilemeyle içkiyi pahalılaştırıp tüketimini caydırmaya çalışan AKP'nin iktidar olduğu 2003'ten 2007'ye Yeni Rakı fiyatları yüzde 92, şarap fiyatları yüzde 78, bira fiyatları yüzde 64, viski fiyatları yüzde 53 artmış bulunuyor.
AKP iktidarının içkiye karşı yürüttüğü sessiz ve derinden yasakçı tavır yavaş yavaş pervasızlaşmaya başladı. Spor kulüplerinin işlettiği restoranlara konan içki yasağını, içki markalarının spor karşılaşmalarına sponsorluğunun engellenmesi izlemişti. Bunların ardından gelenler ise şöyle:
RTÜK marifetiyle, TV'lerde içkili sahneleri engelleniyor, Efe Rakı'ya ait, Atatürk Havalimanı Gümrüksüz Satış Mağazası önündeki rakı panosu "kamuya ait yerde içki reklamı yapılamaz" denerek kaldırıldı. Buna üretici firmalardan bir itiraz gelmemesi de şaşırtıcı...
Mayıs ayında yürürlüğe girecek sigara yasağıyla ilgili düzenlemeye konan, içki sponsorluk ve reklamlarının masraf olarak vergiden düşülememesi hükmü, bütün olup bitenlere tüy dikiyor...
Bunlara, esas olarak fiyat ve vergi yüklerini eklememiz gerekiyor.
TÜİK’in tüketici fiyat endekslerinden anlıyoruz ki, AKP'nin iktidar olduğu 2003'ten 2007'ye Yeni Rakı fiyatları yüzde 92, şarap fiyatları yüzde 78, bira fiyatları yüzde 64, viski fiyatları yüzde 53 artmıştır.
2003-2007 döneminde yıllık ortalama artışlara bakıldığında rakı fiyatlarının yılda ortalama yüzde 18, viski fiyatlarının yüzde 11, şarap fiyatlarının yüzde 16, bira fiyatlarının da yüzde 14 arttığı görülmektedir. Bunlar, yıllık ortalama tüketici fiyatlarının çok çok üstünde artışlar.
Özel tüketim vergisi ana araç
Alkol tüketimini fiyatları artırarak caydırmada özel tüketim vergisi ana araç. Alkollü içkilerden 2007'den bütçeye kesilen vergi 1 milyar 890 milyon YTL'yi bulmuş görünüyor. Bu vergi az buz değil.
Benzer miktarda birkaç vergi örneği verelim. AKP iktidarı, beyanla gelirini bildirenlerden geçen yıl sadece 1,5 milyar YTL, cep telefonu operatörü işletmelerden 1,5 milyar YTL, dayanıklı tüketim malları tüketiminden ise 1 milyar YTL dolayında vergi aldı. Bu kıyaslamalardan alkole karşı "vurun abalıya"nın anlamını siz çıkarın.
İçkiden kesilen verginin aylara göre dağılımı, içki tüketiminin mevsimsel seyrini de veriyor. Tüketim yaz aylarında zirve yapıyor. Yani turizmin tepe aylarında. Bunu anlamak mümkün. Dibe vurduğu ay ise ramazana denk gelen ekim.
İçkiye getirilen vergi yükü, özellikle “her şey dahil” usulü iş yapan turizm işletmelerini kaçağa yönlendiriyor. Bir yerlerden dökme içki geliyor ve tüketiliyor. Çok sıhhatsiz ve hijyenik riskler taşıyor. Yarın bir gün, kaçak içkiden zehirlenmeler olursa, turizm büyük zarar görür. Bu aşırı vergileme, başka tür kaçakçılıkları da kışkırtacak, görürsünüz.
AKP’liler, her ayın ramazan gibi olmasını istiyorlar. Sessiz kalındıkça, tepki verilmedikçe, her ayı ramazan yapacaklar. Şaka değil, gerçek… (MS/TK)