Vartinis Katliamı’nın üzerinden 32 yıl geçti.
Aradan geçen 32 yılda dava süreci, beraat ve zamanaşımı kararlarıyla sonuçlanarak faillerin cezasız kalmasına neden oldu.
Muş Barosu Başkanı ve dosyanın avukatı Kadir Karaçelik, dava dosyasının zamanaşımına uğratılamayacak bir dosya olduğunu, kararı Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıdıklarını ve henüz buradan bir karar çıkmadığını söyledi.
“Cezasızlık kültürü”
Mezopotamya Ajansı’na konuşan Karaçelik, 1993’te yaşanan katliamın, ancak 2013 yılında davaya dönüşebildiğini hatırlatarak özetle şöyle dedi:
“Dosya mağduru taraflar olarak resmen sürgün edildik. Davada delil anlamında çok güçlü bir yerdeydik; ancak cezasızlık kültürüyle karşılaştık. Acele edilmesi talebimize rağmen tüm yargılama süreci çok ağırdan alındı. Verilen yargısal kararlarla sanığın firar etmesine göz yumuldu.
“[Barış] sürecine ilişkin ciddi bir beklenti söz konusu. Bu beklentilerden biri de onarıcı adaletin devreye girmesidir. 1990’lı yıllarda ağır insan hakları ihlallerine sebep olan bu vakaların akıbeti, hakikati bilme hakkı ve yüzleşme bu sürecin en önemli unsurlarından birini teşkil ediyor. Zamanaşımını hemencecik onaylayan bu karar, sürecin toplumsallaşması, inandırıcılık ve güven vericilik ruhuna ters. Vartinis, 1990’lı yılların karanlığında paramiliter ve militer güçlerin gerçekleştirdiği çok önemli bir katliam dosyasıydı. Ancak bu adaleti sağlayacak kararlar alınmadı. Adaletsiz kararların alındığı bir dosyaya dönüştü. Adalet sağlanana kadar hukuki mücadelemiz kaldığı yerden devam edecektir.”

Yargıtay Savcılığı: Dokuz Kişinin Yakıldığı “Vartinis” Etkili Soruşturulsun
Ne olmuştu?
Muş’un Korkut ilçesine bağlı Vartinis köyünde 2 Ekim 1993’te yaşayan katliamda Mehmet Nasir Öğüt, Eşref Oran, Sevda Öğüt, Sevim Öğüt, Mehmet Şakir Öğüt, Mehmet Şirin Öğüt, Aycan Öğüt, Cihan Öğüt ve Cinal Öğüt askerlerce öldürüldü.
Olay, Vartinis’in kuzeyindeki dağlık alanda gündüz meydana gelen çatışmada bir astsubayın yaşamını yitirmesinden sonra gerçekleşti.
Hasköy İlçe Jandarma Komutanı, astsubayın cenazesini alıp Vartinis’in içinden geçerken aracı durdurup “Bu gece bu köyü yakacağım, başınıza yıkacağım,” dedikten sonra birkaç el havaya ateş açıp ayrıldı. Gece saat 2-3 sıralarında beldeye özel harekatçı, komando ve yüzlerce askerle operasyon yapıldı. Nasır Öğüt’ün evi köyün merkezi yerindeki belediye binasına çok yakın mesafedeydi. M. Sıddık Öğüt’e ait evin önünde bir kişinin zafer işareti yaptığı iddiasıyla ev ateşe verildi.
Görgü tanıklarının anlattıklarına göre o sırada evlerden sokaklara çıkanlar elleri yukarı kaldırılıp belediye binasının önünde toplatıldı. Yanan evden gelen çığlıklar üzerine köy halkı kurtarmak için harekete geçti, ancak güvenlik güçleri buna izin vermedi. Evin içindeki anne, baba ve yedi çocuk askerler tarafından yakılarak öldürüldü.
Görgü tanıkları ifadelerinde, küçük çocukların pencere korkuluklarına tırmanmalarına rağmen evden dışarı çıkmalarına izin verilmediğine tanık olduklarını anlattılar. Nasır Öğüt’ün ağabey Eşref Öğüt’ün hak arama girişimleri, “aynı şeyi kendisinin de yaşayacağı” tehdidiyle karşılaştı. Aileden sağ kurtulan tek kişi olan Mehmet Nasır Öğüt’ün kızı Aysel Öğüt suç duyurusunda bulundu. Muş Cumhuriyet Başsavcılığı, evin PKK tarafından yakıldığını söyleyerek dosyayı kapattı.
Vartinis’teki evin enkazı, 2012-2013 yıllarında Nusaybin Belediyesi’nin katkılarıyla müze yaptırıldı.
Aysel Öğüt’ün gücünü toplayıp 2003’te yaptığı ikinci suç duyurusu üzerine dosya yeniden incelendi, dava açıldı. Ancak dava “güvenlik gerekçesiyle” Muş’tan Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi’ne alındı ve ilk duruşma 4 Aralık 2013’te görüldü. Sanıklar ilk ifadelerinde “olayı hatırlamadıklarını” ya da “yangını PKK’nin çıkardığını” söylediler.
Olay tarihinde Hasköy İlçe Jandarma Bölük Komutanı olarak görev yapan Jandarma Yüzbaşı Bülent Karaoğlu, Hasköy İlçe Jandarma Komando Bölük Komutanı Piyede Kıdemli Üstteğmen Hanefi Akyıldız, Muş Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube Müdürü Şerafettin Uz ve Jandarma Başçavuş rütbesiyle Gökyazı Jandarma Karakol Komutanlığı görevini yapan Turhan Nurdoğan sanık olarak yargılandı. Tüm taleplere rağmen dava süresince tutuklanmadılar. “Kasten ev yakmak suretiyle birden çok kişinin ölümüne sebebiyet vermekten” yargılanan tüm sanıklar beraat etti.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı etkili bir soruşturma ve kovuşturma yapılmadığını belirterek beraat kararını bozdu ve yargılanmanın yenilenmesi gerektiğini ifade etti.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi de katliamının sorumlusunun dönemin Hasköy İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Bülent Karaoğlu olduğunu tespit etti.
Yargıtay, mahkemenin Karaoğlu hakkında verdiği beraat kararını “köyün yakılması emrini Yüzbaşı Karaoğlu vermiştir” diyerek bozdu. Bu kararın ardından davanın görülmesine Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden başlandı ve Karaoğlu hakkında yakalama kararı çıkarıldı ancak karar infaz edilemedi. (TY)











