Bu hafta kurulan "Hayvan Partisi" internet sitelerinden amaçlarını, "Biz hayvanları sevelim, sevdirelim amacıyla toplanmış bir grup değiliz. Amacımız, insan merkezli işleyen dünyada unuttuğumuz, görmezden geldiğimiz, zarar verdiğimiz diğer canlıları gündeme taşımak" olarak özetliyor.
Hayvan Partisi faaliyetlerine bu hafta başladı. Üyelerden Neslihan Demir, bianet'e yaptığı açıklamada hayvanları sevdirmek gibi bir amaçlarının olmadığını, sadece dünyaya insan odaklı bakan insanlara hayvanların varlığını, birlikte yaşadığımızı hatırlatmayı hedeflediklerini söyledi.
Demir, Hayvan Partisi'nin Genç Siviller grubunun fikri olduğunu, ancak bu gruba bağlı bir oluşum olmadığını, farklı kesimlerden insanların destek verdiğini belirtti.
"Vicdani siyasetin parçasıyız"
Dünyada pek çok ülkede de Hayvan Partisi oluşumlarının yer aldığını söyleyen Demir, bu oluşumlarla ortak hareket etmediklerini ama onlardan esinlediklerini ifade etti.
"Hollanda'da mecliste Hayvan Partisi'nden iki milletvekili var. Bizim meclise girmek gibi bir hedefimiz yok ama yeni anayasa ile ilgili çalışma yürüteceğiz. Biz vicdani siyasetin bir parçası olarak Hayvan Partisi'ni kurduk."
Demir, "hayvan" adını kullandıkları için bazı alaycı tepkilerle karşılaştıklarını ve insanların "Hayvan da neymiş, önce insanlara bakın" dediğini anlatıyor.
"Geçmişte böyle değildi. Mesela Osmanlı'da hayvan haklarıyla ilgili olarak padişah fermanları var, binek hayvanlarıyla ilgili düzenlenmiş yasalar var. Ayrıca yine Osmanlı'da kuşlar, kediler, köpekler için kurulan vakıflar var."
"Hayvanlar eşya olarak algılanıyor"
Demir, avcılığa, kürke, kuşlara zarar veren havai fişeklere, petshop'lara karşı olduklarını söylüyor.
Bu alanlarda zamanla çalışmalara başlayacaklarını söyleyen Demir, temel çıkış noktalarından birinin, hayvanın eşya olarak algılanması olduğunu söylüyor.
Demir, ilgili yasa maddelerinde sahipli hayvana zarar verildiğinde "mala zarar vermekten" dava açıldığını, sahipsiz hayvana yapılan kötü muamelenin ise Kabahatler Kanunu kapsamında çok düşük para cezalarıyla karşılık bulduğunu hatırlatıyor ve ekliyor:
"Hayvana eziyet ve kötü muamelenin kabahatler kanunundan çıkartılarak ceza kanununa geçirilmesi için en önemli adımlardan birini CHP milletvekili Melda Onur attı. Onları destekliyoruz."
"Hayvanları çok sevme mecburiyetiniz yok"
Hayvan Partisi'nin internet sitesinde partinin hayvan haklarına bakışı şu sözlerle özetleniyor:
* Tek istediğimiz, hepimizin dünyaya fırlatılmış varlıklar olduğumuzu ve biçimlerimizin varlığımızın önemini ya da değerini belirlemediğini herkese hatırlatmak.
* Kendimiz için istemediğimizi bir başka varlık için de istemiyoruz ve uğradıkları kötü muameleye, haksızlığa karşı seslerini herhangi bir insan dilinde ifade edemeyenlerin adına diğer insanlarla yaşam kontratları yapmaya yelteniyoruz.
* "Dikkat geyik çıkabilir" (Yani yolunuza geyik çıkabilir. Siz de çarpıp kaza yapabilirsiniz. Bu, size ve arabanıza zarar verebilir) tabelalarını söküp yerlerine "Dikkat Geyiklerin yaşam alanından geçiyorsunuz" (Yani bu yol geyiklerin yurdunun ortasında geçiyor. Dikkatli olun ve hiçbirine zarar vermeyin) tabelaları asmak istiyoruz.
* Hayvan Partisi'ne üye olmak için, evinizde bir hayvanla yaşıyor olmak zorunda değilsiniz. Sokakta gördüğünüz kedilerin gıdısını, köpeklerin göbeğini okşamak durumunda da değilsiniz. Hatta genel olarak hayvanları hiç de o kadar çok sevme mecburiyetiniz yok.
* Hayvan Partisi'nin sizden beklediği tek şey, insan odaklı gözlüklerinizi çöpe atıp dünyayı sadece sizin türünüz için değil tüm türler için adaletin olması gereken bir yer olarak algılamanız. (EKN)
* Hayvan Partisi'nin ilk organizasyonu "Köpek Konferansı" olacak. Şehir ve Köpek, Tarihte Köpekler, İslam ve Köpek, Dilimizde-Filmlerimizde Köpekler başlıklı konferans 24 Mart Cumartesi saat 10.30-16.00 arasında Şehir Üniversitesi'nde.