Sol şerit bomboş, çünkü bütün araçlar Hakkari'ye doğru gidiyor. Fistanlı bir kadın konvoya yetişmeye çalışıyor, bıraksalar Hakkari'ye kadar peşimizden gelecek gibi...
Alkışlar eşliğinde çarşıya
Başkale'de kaçak mazot alıyoruz, buralarda her şeyin kaçağı makbul, çay gibi mesela... Ferhat Tunç, "Tekler ülkesine giriyoruz" diyor, Murat Çelikkan'a dağa, taşa "Tek Ülke, Tek Bayrak, Tek Dil" yazılarını göstererek, 'Tekler Ülkesi'nin kurallarını anlatıyorum.
Nihayet Büyükçiftlik beldesine yaklaşıyoruz. Cadde boyunca konvoyu zafer işaretiyle selamlıyorlar. Konvoyu karşılamaya gelen araçlardan biri Zap Suyu'na uçmuş, 16 yaşında bir çocuk ölmüş. Çarşı'ya alkışlar eşliğinde giriyoruz, güzergahımız Yüksekova...
Tepeyi geçtikten sonra tarifi mümkün olmayan bir manzarayla karşılaşıyoruz.
Şair der ya
Hadi anlatmayı deneyeyim: Şair der ya! Gemliğe doğru denizi göreceksin sakın şaşırma, "Garip şairine" bir katkı da benden, tepeye aşıp vadiye baktığında binlerce insan göreceksin sakın şaşırma...
Havaalanı denilen yerde 70 bin kişi olduğu söyleniyor, adının havaalanı olduğuna bakmayın, havası gitmiş, silme insandan dolu bir "alan" var karşımızda...
Havada yeşil, sarı kırmızı renkler uçuşuyor, gülenler, ağlayanlar, otobüsten bir ses yükseliyor; DEHAP'ın kalesine hoş geldiniz..."
Tekler Ülkesini geçtik mi ? acaba...
Yüksekova'ya giriyoruz...Anavatan Partisi'nin (ANAP) binasından karanfiller yağıyor üstümüze, Pinyanişi Aşireti'ne bağlı olduğu söylenen korucular zafer işareti yapıyor...
Belli ki, ilkokul çocuğundan, korucusuna kadar herkes önce parmakların dilini öğreniyor... Şöyle ortadan iki parmak yana açılacak...
Yüksekovalılar saat 7'den beri konvoyu beklemişler, Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) Genel Başkanı Akın Birdal, manzara muhteşem diyor... Şairleri anma günümde miyim ne?, Memleketimden İnsan Manzaraları geliyor aklıma... Korkak, cahil, cesur çocuklar...
Çelikkan, "bir vadi dolu insan var burada" diyor... Bir vadi dolusu insan kaç insan yapar acaba?
Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) Genel Sekreteri Mahmut Şakar, "Pek çok yörede bu tür karşılamalar gördük. Yüksekova'da yaşadığımız kelimelerle ifade edilemez. Yıllardır baskının oluşturduğu renkler bugün ortaya çıktı" diyor...
Yüksekova'dan Hakkari'ye yola çıkan 6180 araç sayılmış. Hakkari girişindeki tepecikleri, fistanlı yeşil sarı kırmızılı kadınlarla süslüyor.
Çoklar ülkesine hoş geldiniz!
Konvoy polis tarafından durduruluyor, "yeşil, sarı kırmızı şeylerin sallanmasını istemediğini" söylüyor bir görevli, eski HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak, araya giriyor, konvoy yoluna devam ediyor.
Çocuklar Biji DEHAP diye bağırıyor, bağırmayı bile çoktan unutmuş kadınlar gözyaşı döküyor, gençler zafer işareti yapıyor, Koma Azad sahneye çıkıyor "Daye... Daye"... Çoklar ülkesine hoş geldiniz!... (NK)