Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesiyle ilgili soruşturmada, olay yerinde ateş eden polislerin ifade vermediği iddia edildi. Polislerin olay sonrası verdiği ileri sürülen ifadeler ise basına yansımıştı.
Ayrıca soruşturma kapsamında taksi şoförünün ifadesi de alındı, şoför, “polislerin bilgisi dahilinde hareket ettiği” iddiasını kabul etmedi.
“Alınmışsa da bize verilmedi”
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında Elçi'nin hayatını kaybetmesine neden olan kurşunun kim tarafından atıldığının belirlenmesi için bazı polislerin ifadelerinin alındığı basına yansımıştı.
Radikal’den İsmail Saymaz’ın haberine göre ise Elçi Ailesi'nin avukatlığını yapan Neşet Girasun, dosyada polislerin ifadelerinin yer almadığını söyledi.
Dosyanın bir örneğini aldıklarını dile getiren Girasun, ateş ederken görülen polislerin gözaltına alındığına ya da şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alındığına dair dosyada bir evrakın, ifade tutanağının bulunmadığını söyledi:
“Tahir Bey'in öldürüldüğü noktaya 3-4 metre mesafede olan polisler en kuvvetli şüphelilerken, bunların ifadesi alınmamış veya alınmışsa bile bize verilmemiştir. Bunların şüpheli sıfatıyla gözaltında olması ve ifadelerinin alınması gerekirken, bu konuda dosyada bir işlem bulunmamaktadır.”
“Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bu polislerin de fail olabileceğini belirttiği halde gözaltına alınmamış ve ifadelerine başvurulmamış olması ciddi kuşku ve güvensizlik yaratmakta, soruşturmanın sağlıklı ve hukuka uygun biçimde yürümediğini ortaya koymaktadır.”
Polis: Dikkatim dağıldı
Habertürk gazetesinden Ahmet Yukuş, polislerin olayın ardından savcılığa ifade verdiğini yazmıştı.
Yukuş’un haberine göre, Güvenlik Şube’de görev yapan ve kimliği gizli tutulan polis şunları söyledi: “Silah sesi geldikten sonra ne olduğunu anlayamadım. Önce kaçan kişiyi fark etmedim. İkinci saldırganı fark ettim. Hareket halinde olduğu için ve üzerime silahı fırlatınca dikkatim dağıldı, vuramadım.”
Diğer polis memuruysa, “Ateş ettim ancak vurup vurmadığım konusunda emin değilim. Mermilerim bitince, yere düşen arkadaşımın silahını aldım” diye konuştu. Görüntülerde deşifre olan polis memurlarının başka illere tayinleri çıkarılacağı açıklandı.
Taksi şoförü de ifade verdi
Elçi’nin öldürüldüğü sokağın başında polislerin durdurduğu taksiyi kullanan şoförün “sivil polis olduğu” veya “polislerin bilgisi dahilinde hareket ettiği” iddia edilmişti.
Cumhuriyet’ten Kemal Göktaş’ın ulaştığı şoför A.S.’nin Terörle Mücadele Şubesi’nde verdiği ifadede bu yönde herhangi bir bilgi yer almadı. Avukatı da bu iddiayı yalanladı.
Polise şüpheli olarak ifade veren A.S. şunları söyledi:
“Balıkçılarbaşı mevkiinde Gazi Caddesi ile Melik Ahmet Caddesi kesişiminde bulunan taksi durakları civarına geldiğimde önde oturan şahıs ‘Bizi burada indir’ dedi. Ben de aracı yolun sağına çekerek durdum. Ön koltuktaki şahıs 50 TL verdi, taksimetredeki meblağ 16.25 TL’ydi. Paranın üstünü vermek istedim, bozuk param yoktu. Aracın önünde bulunan kendisini tanımadığım 55-60 yaşlarında bir şahsa bozuk para olup olmadığını sorduğum esnada aracın sol tarafından iki polis yaklaştı. Polislerden biri benim tarafıma, diğeri sağ ön kapı tarafına geçti. Yolcu tarafından gelen polis, şahıslara araçtan inmelerini söyledi. Bu esnada yoğun bir silah sesi duydum.”
Şoför, taksisine binen kişileri daha önce görmediğini, şimdi görse de tanıyamayacağını söyledi. (AS)
* Fotoğraf: Kaan Bozdoğan / AA