Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu'nun 'sistemin çürümüşlüğü' hakkında söyledikleri bunun tipik bir örneği olsa gerek. Yani sistem her zaman kötüdür ve sorunlar hiçbir zaman bitmeyeceğine göre, sistem de kötü olmaya devam edecek gibi...
Sistem nedir bir düşünelim abiler
Birileri yolsuzluk yaparsa, trafik kazaları artarak devam ediyorsa, anti- demokratik uygulamalar sürüyorsa, sorun mutlaka 'sistemde' görülür. Peki ama nedir,kimdir bu sistem?
Amerika Birleşik Devletlerinin (ABD) Irak saldırısı sırasında gündemde olan piyasa kavramını sorduğum Ankaralılara bu sefer de, Nedir bu sistem Allah aşkına? diye sordum...
Ece Güneş (22), öğrenci: "Sistem, öğeleri olan ve bu öğelerin kendi içinde bir etkileşimi olan ve bu etkileşimin bir takım sonuçlar doğurduğu bir bütünlüktür. Sistem bir kavramdır ve biz sistem kavramı sayesinde bir şeyler düşünürüz."
Özgür Bayyar (27), fotokopici: "Bence sistem hiçbir şey değildir. Hele Türkiye'de hiçbir anlamı yok sistemin. Türkiye'de zaten sistem yok hocam."
Sisteme herkes uyarsa işler iyi gider... Yalan mı?
Ahmet Seven (36), kütüphaneci: "Sistem, var olan durumdan, kimin ne kadar faydalandığını ile ilgili bir terimdir. Çoğu zaman sermayeyi elinde bulunduran grubun çıkarlarının ortaya çıkmış halidir. Belli kuralları vardır. Kurallar da gücü elinde bulunduranların lehine işler."
Kadir Seyidoğlu (24), işsiz: "Bence sistem herkesin kendince kurduğu düşünceye göre yaşanılması gereken durumdur. Sistem iyi bir şeydir. Düzeni sağlar. Çünkü işler dağınık, karman çorman olmamalı. Sisteme herkes saygı duyarsa düzen de gider. Yalan mı abi?"
Şahin Öztekin (30), işçi: "Bak güzel kardeşim, Türkiye'de her şey yolsuzlukla yürüdü. En çok da devlet ihaleleri. Sen daha gençsin bilmezsin, hele bir hayata karış, sistemi o zaman anlarsın.
Şimdi soruyorsun, çok güzel, anlamaya çalışıyorsun. Bak anlatayım güzel kardeşime: Sistemimiz bozuk, sebep ne? Devlette kadrolaşma var mı, var. Yolsuzluk var mı, var. Herkes kendi yandaşına ihaleyi veriyor mu, veriyor. İşte sistem bozukluğu bu. Ama belki söylediklerime aklın yatmaz, valla o da senin bileceğin iş."
Meltem Ortakaya (24), öğrenci: "Sistem konusunda çok şey söyleyemem ama, sistem bence Türkiye'de var olan siyasal partilerin çarpıklığıdır. Yasama, yürütme görevini yürüten organların, koşullar karşısında işlevini yerine getirememesi diye algılıyorum sistemi. Ya da var olan düzene karşılık verememeleri. Düzen derken, Türkiye topraklarında yaşayan insanları kastediyorum. Gerçi çok genel bir tanımlama oldu ama bunu açarsak altından çok şey çıkar"
Ali Karadoğan (34), öğretim görevlisi: "Sistem, belirli kuralları olan, kendi içinde bir bütünlük taşıyan ve aslında arka planında felsefi argümanları olan, ekonomik bir dayanağı olan, siyasal bir bakış açısı olan bir bütünlüğü ifada eder. Liberal bir ekonomik sistem dediğin zaman, bu liberal ekonominin bütün felsefi, ekonomik, siyasal, toplumsal ve diğer bütün argümanları içinde taşır."
Muhittin Erdoğan (39), kamu çalışanı: "Yuvarlak hesap, kabaca şöyle tanımlıyorum sistemi; Türkiye'deki siyasetçi, devlet politikaları olması gerektiği gibi değil. Sistemden kasıt o. En tepeye konulan politika tabanın, sistemin oluşmasını sağlar. Tavanı iyi oluşturulamadığı için, doğal olarak taban da bundan yüzde yüz etkilenir ve 'sistem bozuktur' kavramı ortaya çıkar."
Aytül Tamer (26), asistan: "Dünya, var olduğun, yaşadığın dünyadır sistem. Her şeyiyle, politikasıyla, bilimiyle, cinsel ilişkileriyle, her şeyiyle sistem. Seni hem üreten hem tüketen bir şey. Tüm kurallarına zaman zaman gönüllü, zaman zaman mecbur olarak uyduğun kurallar bütünüdür sistem."
"Sistem kötüyse insanlar da kötüdür"
Erdinç Aydın (30), Internet kafe işçisi: "Sistem, alt yapı üst yapı sorunu bence. Kastım, var olan devletin ekonomik doktrinin tercih olarak ortaya koyduğu başkalaşım biçimidir. İnsanın emeğine yabancılaşmasıyla başlayan çürümedir. Bunun da gerçek sıkıntısı var olan - tercih edilen- ekonomik yapının bizatihi kendi içindeki çelişkidir..."
Harun Filizkök (39), bilardo salonu işletmecisi: "Sistem iyi bir şeydir. Ama valla ben bu sistemden hiç bir şey anlamıyorum, yalan yok bizde!"
Polat Akbıyık (33), inşaat işçisi: "Sistem bir işin yapılması, yürütülmesi, sonuca ulaşılması için kurulmuş düzenektir. Sistemi insanlar yapar. O kötüyse insanlar da kötüdür. Yani sistemin ne suçu var?"
Münir Özdemir (37), çay ocağı işçisi: "Kardaş açıkçası sistemde hiç bir şey yoktur. Bazı kişilerin menfaati üzerinde kurulan bir şeydir. Başkasının cebinin dolmasıdır yani."
Ali Hamza Alparslan (46), kamu çalışanı - ayakkabı boyacısı: "Sistem, bozukluk demek. Maaş sistemine bakıyorsun sıfır. Biri alıyor yüz milyon, öbürü alıyor iki yüz milyon, diğeri alıyor on milyar. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar derler ya, yanlış. Bütün köylerden kovarlar. Ben mesela, memurlar sendikasının sistemine karşıyım. Sendikalar topluyor memuru, ha işte hükümetten şunu alacağız bunu alacağız diye. Ama bir şey yok ortalıkta. Akıl var ilim var. Bunun yanı sıra kalem kağıt denen bir hesap sistemi var. Devletin hesap kitap yapması lazım ki sistem yürüsün."
Hüsnü Karahanoğlu (41), çakmakçı: "Sistem öyle bir şey ki... Yani öyle anahtar bir sözcük soruyorsun ki her bir konuya giriyor. Kısacası sana sistemin çürük olduğunu söyleyebilirim. Mesela insanlar eğitilmemiş, bilinçlenmemiş. Hep cahillikten çıkıyor sistem. Misal, şu çakmağı sana veriyorum. Ama sana öyle vermiyorum. Nasıl kullanacağını, boşalınca nasıl doldurulacağını, mekanizmayı söylüyorum. Ee, sen yine de kullanamazsan tabii sistem bozulur."
Pınar Okan (23), öğrenci: "Sistem her yerde hakim olan bir şey. Geçerli olan ideolojidir."
Doç. Dr Ayşe İnal, öğretim üyesi: "Ne bileyim, sistem o kadar geniş bir şey ki. Yani parçaları birbirine uyumlu, bir şekilde işlemesi beklenen bir bütünlük tasarımı. Siyasal sistem deyince öyle, vücudumuz deyince öyle bir şey."
Fatih İşçi (24), öğrenci: "Ya hocam, birileri tarafından belirlenmiş yürütme ve yönetim bütünlüğüdür sistem."(NK/BB)