Bu zihniyeti dikkate alın ve AKM'yi yıkmak isteyenlerin yıkılışına dair oyun sahneleyin.
1948 yılında UNESCO tarafından "Uluslararası Tiyatro Enstitüsü" (International Theatre Institute) kuruldu. Hedefleri arasında, "sahne sanatları bağlamında, dünya çapında bilgi ve uygulama alışverişini arttırmak, gelişim sürecinde sanatsal yaratıcılığın ve üretimin gerekliliği konusunda toplumsal bilinci uyandırmak, insanlar arasındaki barış ve dostluğun sağlanması ve artmasını gerçekleştirmek adına karşılıklı anlayışı geliştirmek, UNESCO'nun hedeflerine ulaşmasına katkıda bulunmak" sayılabilir.
Uluslararası Tiyatrolar Birliği, 1961 yılında aldığı bir kararla 27 Mart gününü Dünya Tiyatrolar Günü olarak kabul etti. Her yıl 27 Mart günü kutlanır. Her yıl, dünya çapında başarı kazanmış bir tiyatro oyuncusu, yönetmeni veya yazarının yazdığı evrensel bildirge 27 Mart günü her ülkenin sanat ve tiyatro adamlarınca sahnelerde okunur. Tiyatrolar o gece halka parasız gösteriler düzenler. Tiyatroyu halka sevdirmeye çalışırlar. İlk bildirge 1962'de Jean Cocteau (Fransa) adlı Yönetmen tarafından yazılmıştır. Ülkemizde tiyatro ile ilgili ilk ulusal bildiriyi ise Türk tiyatrosuna yaşamanı adamış olan Muhsin Ertuğrul yazdı.
Türkiye'nin her yerinde "tiyatro"lar kurun. Tüm sivil toplum kuruluşları tiyatroların kuruluşuna destek verin. Ne kadar önemli olduğunu kurduktan sonra fark edersiniz. Tiyatro hayattır. Anadolu'da kurulacak yerel tiyatrolar, ülkenin sanat yoluyla gün ışığına, aydınlığa kavuşması için kilometre taşlarıdır.Tiyatroyu, insanlara götürün.
İşte birisi... İstanbul'da kurulu. Haliç'in öte yakasındaki "Semaver Kumpanya"
Semaver Kumpanya Işıl Kasapoğlu'nun 2002 yazında yaptığı çağrı üzerine bir araya gelmiş tiyatrocuların kumpanyası. Bir eski İstanbul semtine kurulu. Haliç'in öte yanına yerleştiler ve tiyatroya gitmeyenlere tiyatroyu götürdüler. 1974 yılında Altan Erbulak'ın büyük zahmetlerle açtığı Kocamuştafapaşa'daki Çevre Tiyatrosu'nu elden geçirdiler hem evleri, hem tiyatroları yaptılar. Türkiye'nin en iyi tiyatrocularıyla çalışıyorlar...Sigara parasına "Tiyatro Bileti" satıyorlar. Kocamuştapaşa'dan dünyaya açıldılar. Sponsorları veya finansörleri yok. Gişe geliri ve turnelerde oynadıkları oyunların gelirleriyle ayakta duruyorlar...
27 Mart Dünya Tiyatro Gününde Semaver Kumpanya; " TÜM ÖDÜLLERDEN AFFIMIZI İSTİYORUZ..." dedi. Söz onların...
Sevmek ya da Sevmemek: İşte Bütün Mesele!Biz hepimiz tiyatroyu seviyoruz.....Bugün 27 Mart.
Bugün Dünya Tiyatro Günü!
Dünyadaki bütün tiyatrocular ve tüm tiyatro severler için anlamlı bir gün bugün.
Bir bayram mı? Değil! Çünkü bayramda iş yapılmaz, tatil yapılır; oysa 27 Mart'ta tiyatrocular her günkünden daha çok çalışır.
Bir dert anlatma günü mü? Değil!
Çünkü tiyatrocuların o kadar çok derdi var ki, hiç değilse bugün dertleri unutalım diye düşünülür.
Bir başkaldırı mı? Değil!
Çünkü gerçek tiyatrocuların 364 gün başkaldırmaktan başları yorulmuştur, bir gün de başlarını dinlendirmek isterler.
Seyirci için bir kabul günü mü? Değil!
Çünkü her tiyatro gerçek tiyatro severin kendi evidir; kapı onlara hiç kapanmaz.
Oysa 27 Mart'ın anlamı çok başka.
27 Mart, Asya'dan Avrupa'ya, Amerika'dan Afrika'ya, dünyadaki bütün tiyatrocuları ve sadık tiyatro seyircilerini, birbirlerinden ne kadar uzak olurlarsa olsunlar, bir araya getirir. Bu insanları aynı günde bir araya toplayan, yüreklerini aynı hızla attıran şey, hepsi için ortak bir duygudur: Tiyatro Sevgisi!
Semaver Kumpanya olarak bizler, bu yıl 5. yılımızı kutluyoruz. Günler ne kadar çabuk geçiyor? Bundan 5 sene evvel yaklaşık seksen gönüllü olarak bir araya geldiğimizde, hepimizi buluşturan şey yine aynıydı: Tiyatro Sevgisi. Çünkü biz her şeyden, belki de kendimizden de çok, tiyatroyu seviyorduk. İşte bu yüzden 5 senedir biz, her türlü zorluğa, her türlü baskıya, her türlü yoksulluğa, her türlü engellemeye, her türlü yorgunluğa, her türlü yılgınlığa, her türlü yalnızlığa, her türlü zorbalığa, her türlü umutsuzluğa, her türlü rezilliğe karşın, ne olursa olsun tiyatro yapmayı, ne olursa olsun bir arada kalmayı seçtik.
Başardık da!
Çünkü biz tiyatroyu sevdik! Çünkü biz tiyatroyu seveni de sevdik, bizden bildik!
Bu ülkenin tiyatro severleri olarak, yıllardır tiyatronun bin türlü sorununu dinleriz, yeri geldikçe dillendiririz. Ama biz bugün, 5. senesini buruk bir mutlulukla kutlayan genç bir özel tiyatro olarak daha iyi anladık ki, Türkiye'de tiyatronun en büyük sorunu ne devlet, ne eğitim, ne salon, ne para; bugün tiyatronun en büyük sorunu yine tiyatrocular!
Bugün Türk tiyatrosunun en büyük sorunu: sevgisizlik!
Bugün 27 Mart. Bugün Dünya Tiyatro Günü!
Ve bugün biz, Semaver Kumpanya olarak, tüm tiyatro severlere duyuruyoruz ki, bundan böyle tiyatro sevgisinin yerine, sevgisizliğin, nefretin, çekemezliğin, bireysel çekişmelerin, yersiz kavgaların, polemiklerin olduğu her tür ortamdan uzak duracağız. Tiyatroya olan samimi sevgimizi gölgeleyecek her türlü ilişkiden kaçacağız.
İşte bu yüzden biz bağırarak duyuruyoruz ki, bundan böyle Türkiye'de "tiyatro ödülleri" adı altında gerçekleştirilen hiçbir organizasyona katılmayacağız, bu tür ödüllere aday gösterilmek istemiyoruz, aday gösterilsek ve ödüle layık görülsek dahi bu ödülleri almayacağız.
Bundan böyle biz sadece gerçek tiyatro "sever"lerle bir arada bulunacağız.
Yaşasın Tiyatro Sevgisi! Yaşasın Gerçek Tiyatro Sever!
Semaver Kumpanya