Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Hak savunucusu Özlem Dalkıran, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden mektup gönderdi.
Dalkıran, Agos’a gönderdiği mektubunda içinde bulunduğu durumu absürt olarak ifade ederken, hak mücadelesine olan inancını hiç bir şekilde yitirmediğini belirterek kendileri için gösterilen dayanışmanın içerde daha dayanıklı olmalarını sağladığını söyledi.
Dalkıran mektubunda şu ifadelere yer verdi:
Gözaltına alındığımız andan itibaren, hem ulusal hem de uluslararası insan hakları topluluğundan gördüğümüz olağanüstü dayanışma sayesinde, bugüne dek gücümüzü yitirmeden durabiliyoruz. Kendimize, yaptığımıza, verdiğimiz hak mücadelesine olan inancımızı zaten hiç yitirmedik ama yanımızda durmanız içeride daha da dayanıklı olmamızı sağlıyor.
İçinde bulunduğumuz bu absürt durum ne hak mücadelesinden vazgeçmeme ne de kendimden şüphe etmeme neden olabilir. İlhan Selçuk’un dediği gibi, her insan kendi heykelini yontar ya, ben de benim heykelin bazı kıvrımlarını burada yontacakmışım meğer...
Hrant’ın arkadaşları!
Sizlerle birlikte uzun tartışmaları, kahvaltı sofralarımızı, Çağlayan Adliyesi’ndeki adalet nöbetlerimizi çok özledim. Çıkar çıkmaz, yanınızdayım.
En başından beri söylüyorum, yineleyeyim.
İyi ki varsınız,
İyi ki varız.
Hukuk için, adalet için, insan hakları için...
Özlem Dalkıran hakkında
Yurttaşlık Derneği üyesi.
Çevirmen, yazar ve aktivist. Yurttaşlık Derneği (eski adıyla Helsinki Yurttaşlar Derneği) kurucu üyesi.
Kurucu üyesi olduğu Uluslararası Af Örgütü Türkiye şubesinde iki dönem başkanlık ve basın sözcülüğü görevlerinde bulundu. Açık Toplum Enstitüsü Türkiye Danışmanlık Kurulu üyeliği görevinde bulundu. “Sinema ve İnsan Hakları” adlı bir çalışma yürüttü. Helsinki Yurttaşlar Derneği Mülteci Destek Programı koordinatörlüğü yaptı.
bianet eski çalışanı ve yazarlarından. Uzun yıllar Hrant Dink Vakfı Ödül Komitesi üyesiydi, Vakfa dışarıdan desteğini sürdürüyor. Serbest çevirmen olarak çalışıyor, çaysız yaşayamıyor.
Ne olmuştu?İstanbul Büyükada'da “insan hakları savunucularının korunması dijital güvenliği” konulu bir atölye çalışması için bir otelde biraraya gelen 10 insan hakları savunucusu, 5 Temmuz’da otele düzenlene polis baskınıyla gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınanlardan 30 saat boyunca haber alınamamıştı. Hak savunucularıyla ilgili gözaltı kararının da gözaltına alınmalarından tam beş saat sonra verildiği ortaya çıkmıştı. 10 kişi hakkında yedi gün gözaltı kararı verilmiş, bu süre daha sonra 14 güne uzatılmıştı. 10 hak savunucusu 17 Temmuz’da adliyeye götürülmüş, savcı “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" (TCK 220/6), "silahlı terör örgütüne üyelik" (314/2 ve 314/3) suçlamalarıyla tutuklanmalarını talep etmişti. 18 Temmuz’da İnsan hakları savunucuları İdil Eser (Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü), Özlem Dalkıran (Helsinki Yurttaşlık Derneği), Günal Kurşun (İnsan Hakları Gündemi Derneği), Veli Acu (İnsan Hakları Gündemi Derneği), Ali Garawi (İsveç vatandaşı insan hakları eğitimcisi), Peter Steudtner (Almanya vatandaşı insan hakları eğitimcisi) tutuklandı. İlknur Üstün (Kadın Koalisyonu), Nalan Erkem (Helsinki Yurttaşlık Derneği), Nejat Taştan (Eşit Haklar İzleme Derneği), Şeyhmus Özbekli (Hak İnisiyatifi) yurtdışına çıkış yasağı ve haftada üç gün adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 21 Temmuz’da savcı, dört hak savunucusunun serbest bırakılmasına itiraz etti ve haklarında yakalama kararı çıkartıldı. Evlerinden gözaltına alınan Üstün ve Erkem 23 Temmuz’da tutuklandı. 25 Temmuz'da Nejat Taştan ve Şeyhmus Özbekli haftada iki gün adli kontrol şartıyla ve yurtdışına çıkma yasağıyla serbest bırakıldı. |
(EKN)
* Özlem Dalkıran, Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 9 No’lu Cezaevi C 2/12, Semizkumlar Mah. Çanta Cad. No: 162/888, Silivri - İstanbul