“Ne yapalım acımız büyük. Sabırla gerçeğin açığa çıkartılmasını istiyoruz. Biz olayın cinayet olduğunu düşünüyoruz. Babasını arıyor ve ‘tehdit ediliyorum’ diyor. Ertesi gün de ölmüş halde bulunuyor. Bizim bu konuda şüphelerimiz var.
"İzmir'deki askeri birlik ve görevli personel hakkında suç duyurusu yaptık ve olayın açığa çıkartılmasını araştırılmasını istiyoruz."
İzmir Aliağa Kapalı Cezaevi’nde askerlik yaparken yaşamını yitirmiş halde bulunan Jandarma Er Osman Özçalımlı’nın amcası Ali Özçalımlı bianet’e konuştu. Amca Özçalımlı, en az on avukatın da konuya dahil olduğunu ve Osman Özçalımlı'nın ölümüne dair şüphelerin giderilmesi gerektiğini söyledi.
Ailesinin tehdit edildiğini açıkladığı Er Özçalımlı, önceki gün Kars’ın Digor ilçesi Kocaköy (Naxşan) köyünde defnedilmişti.
“Baba ben burada zordayım”
Er Özçamlı’nın Yeni Yaşam gazetesine konuşan babası Ahmet Özçalımlı da oğlunun ölümünden kendisini arayan komutanı sorumlu tuttu. Özçamlı şunları söyledi:
“Baba ben burada zordayım. Bana burada kafa tutuyorlar. Hakaret ediyorlar” dedi. Gel dedim ‘nasıl geleyim?’ dedi.
“Dedim sabret, önce bir üstlerinle görüşeyim, konuşayım. Belki vicdanlı insanlardır, bir öğreneyim nedir ne değildir. O gün üç kez aradım. Ulaşamadım kimseye. 156’yı aradım. Sonradan birine bağlandım. ‘Yok, bilmiyorum’, ‘subay yok’, ‘ufak tefek bir şeydir çözülür’, ‘halledilir’, ‘ben bakarım’ dediler. Bayramdır diyerek beni oyaladılar. Ta akşama kadar uğraştım. Bir türlü kimse benimle ilgilenmedi. Akşam, sanırım saat 10 olması lazım.
“Sonra baktım bir tanesi beni aradı. Dedi ben uzman çavuş Abdullah. Bölük komutanıyım. ‘Senin oğlunla ilgili herhangi bir problem yok’ dedi. İçime biraz su serpti ama içime kuşku da düştü. Ben de yalvardım. Dedim oğlum diyor ki ben zor durumdayım. Hakarete uğruyorum. Bana vatan haini diyorlar. ‘Yok öyle bir şey’ dedi. ‘Onunla konuşmuşum, ufak bir şeydir, büyütülecek bir şey değildir’ dedi. ‘Tamam, amca sen merak etme’ dedi bana komutan.
“Bilmiyorum belki de beni avuttu. Ya da kandırdı. Çünkü sen bölük komutanı isen oğlum sana emanet. Dedim bak oğluma sahip çık, askere yolladım. Geceydi zaten fazla yapacağım bir şey de yoktu. Ama komutanın telefonundan sonra herhalde o saattedir. Gece saatlerinde infaz ediyorlar. Öldürmüşler.”
HDP'den soru önergesi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm de konuyu Meclis'e taşıdı. Gülüm, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar tarafından cevaplanması istemiyle soru önergesi verdi.
Gülüm, önergesinde, Milli Savunma Bakanlığı’nın verilerine göre 2002–2013 yılları arasında bin 35 askerin intihar ettiğini de belirtti. Şöyle dedi:
“Ancak kamuoyunda bu intiharların büyük bir kısmının şüpheli ölüm olduğuna inanılmaktadır. Buna rağmen çoğu kez söz konusu ölümlere ilişkin gerçekler iktidar tarafından açığa çıkarılmamakta, sorumlu kişiler cezalandırılmamakta ve şüpheli ölümlerin üstü kapatılmaktadır."
Gülüm şu soruların yanıtlanmasını istedi:
* İzmir Aliağa Kapalı Cezaevi’nde Jandarma Er Osman Özçalımlı’nın ölüm nedeni nedir? Ölüm nedenine ilişkin Adli Tıp Kurumu’nun raporu çıkmış mıdır? Çıkmadıysa ailesine ölüm nedeni olarak neden kalp krizi denilmiştir? Osman Özçalımlı’nın gerçek ölüm nedeni neden saklanmaktadır?
* Er Osman Özçalımlı’nın ölümü ile ilgili bir soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatıldıysa soruşturma hangi aşamadadır? Özçalımlı’nın ölümüne ilişkin ifadesine başvurulan kaç kişi vardır? Bunlar kimlerdir?
* Er Osman Özçalımlı’nın babasıyla yaptığı telefon görüşmesinde kendisine baskı kurulduğunu ve tehdit edildiğini ifade etmiştir. Osman Özçalımlı’ı ölümle tehdit edenler tespit edilmiş midir? Bu kişilerin Özçalımlı’nın ölümüyle bağlantıları araştırılmış mıdır?
* Şüpheli asker ölümlerinin çoğunun Kürtlerden ve Alevilerden oluşması tesadüf müdür? Askerde etnik ve inançsal ayrımcılık ve hak ihlali uygulamalarına dair bakanlığınız tarafından bir kayıt tutulmakta mıdır? Bu tür ayrımcı uygulamalara karşı bir tedbiriniz var mıdır?
* 2002 yılından bu yana şüpheli asker intiharları veya şüpheli kazalar sonucunda yaşamını yitiren askerlerle ilgili kaç soruşturma ve kovuşturma yapılmıştır? Söz konusu ölümlere ilişkin sorumluluğu nedeniyle ceza verilen veya görevden alınan kişi sayısı kaçtır?
* 2002 yılından bu yana kışlalarda yaşamını yitiren asker sayısı kaçtır? Bunlardan kaçının ölüm nedeni kayıtlara ‘intihar’ olarak geçirilmiştir?" (EMK)
* Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı