Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) 17 Ağustos depremi üzerine gönderdiği açıklamada depremle ilgili bazı noktalara ve yapılan yanlışlara dikkat çekti.
EGEÇEP yaptığı açıklamada,medyanın Türkiye'yi sadece İstanbul'dan ibaret sandığını oysa ki Türkiye'nin yüzde 98'inin deprem bölgesi olduğunu ve sanayinin, büyük yerleşim yerlerinin çok önemli bir kısmı da birinci derecede deprem bölgesinde yer aldığının altını çizdi.
İzmir'de deprem riski var
İzmir'in de birinci derecede deprem bölgesinde olduğunu hatırlatan EGEÇEP şu açıklamada bulundu;
'İzmir yöresini tehdit eden çok ciddi fay hatları da bulunmaktadır. Balçova’dan geçen İzmir Fayı, Doğanbey Fayı, Kemalpaşa-Bornova-Aliağa Fayı, Karaburun Fayı, Gediz, Büyük ve Küçük Menderes çöküntülerini oluşturan faylar ki bunların her birisi başlı başına büyük deprem üretme potansiyeline sahiptir.Basında “Ege’nin altı fokur fokur kaynadığı” sık sık yer alır, doğrudur. Jeotermal zengini bölgemizde, bu jeotermal kaynakların oluşmasını sağlayan olgu ise yukarıda bir kısmını saydığımız ve irili ufaklı daha pek çoğunun olduğu faylardır.
Madenler de tehlike altında
EGEÇEP,Küçük depremler meydana geldiği için büyük deprem olmaz algısının yanlış olduğuna dikkat çekti.
'Küçük depremler, kısa fay kırılmalarından oluşuyor. Oysa, tarihsel veriler, 1688 Balçova depreminin 20000 kişinin ölümüne neden olduğunu gösteriyor. Daha yakın tarihli Ayvalık, Bergama-Dikili depremleri de oldukça büyük depremlerdir. Bergama deyince, hemen burada işletilmekte olan Ovacık Koza Altın İşletmesi akla gelir ki az önce sözünü ettiğimiz Bergama-Dikili Fayı, bu işletmenin çok yakınındadır. Esasen, bir maden oluşumuında fayların rolü büyüktür ve bu nedenle de sadece Bergama değil, Eşme-Kışladağ, Efem Çukuru başta olmak üzere altın madeni çıkarılan pek çok yer de tehlike altındadır. Oluşacak büyük bir depremde, siyanürün yanı sıra, toprağa karışabilecek çeşitli ağır metallerin onlarca yıl suyumuzu toprağımızı zehirleme riski nasıl göze alınabilir anlamak mümkün değil.'
Sismik risk haritası hazırlanmalı
Tüpraş'ın da bulunduğu Aliağa termik santralinin de tehlike içinde bulunduğunu belirten EGEÇEP,risk taşıyan aynı bölgeye yeni termik santraller yapılmak istenmesini vurdumduymazlık olarak adlandırdı.
İzmir Deprem Master Planı verileri de riskleri ortaya koymuş olmasına karşın gerekli önlemler hala alınmadığına dikkat çeken EGEÇEP. bilim insanlarının önerileri çerçevesinde, sismik risk haritası hazırlanmasını, sismik bölgeleme yapılmasını talep etti.(NK/EÜ)