Antalya TED Koleji’nde Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak görev yapan E. K., Cumhuriyet'in 100. yılı kutlamalarında yaptığı konuşma nedeniyle Muratpaşa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından görevden alındı.
Cumhuriyet Bayramı’nda yaptığı konuşmanın ardından sosyal medyada hedef gösterilen öğretmen bir gün sonra gözaltına alındı ve hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” iddiasıyla soruşturma başlatıldı.
Muratpaşa İlçe Milli Müdürlüğü de Kasım 2023’te öğretmenle ilgili disiplin soruşturması yürüttü.
29 Ekim'deki konuşması nedeniyle gözaltına alınan öğretmen adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı
"Devlet büyüklerini hedef aldığı" iddia edildi
İlçe Milli Eğitim, yürüttüğü soruşturma sonucunda öğretmenin konuşmasının “ifade özgürlüğü” kapsamında olmadığını iddia etti ve konuşmanın siyasi içerikli olduğunu öne sürdü.
Öğretmenin “devlet büyüklerini ve toplumun bir kesimini hedef aldığını” ileri süren Müdürlük, kararda “Hükümetin ve devletimizin referans projelerini ve uygulamalarını içeren Türkiye Yüzyılı vizyonunu küçümseyen, itibarsızlaştıran ifadelere yer verdiği sabit olup…” dedi. Öğretmenin işine son verilmesini ve maaşının kesilmesini istedi.
TED Koleji’ne geçtiğimiz günlerde gönderilen kararda 12 Ocak’a kadar öğretmenle ilgili işlem yapılması istendi.
Kararı alan Kolej yönetimi, öğretmenin iş akdini sonlandırdı ve maaşını kesti.
Avukat: İfade özgürlüğü sınırlarını aşmıyor
Öğretmen E.K.’nin avukatı Ali Çelik bianet’e konuştu. Çelik, Milli Eğitim Müdürlüğü’nün kendisini mahkeme yerine koyarak karar verdiğini söyledi ve kararı yargı yoluna taşıdıklarını belirtti.
Anayasanın ifade özgürlüğünü kapsayan 26. Maddesini hatırlatan avukat Çelik, öğretmenin konuşmasında herhangi bir şiddet unsuru olmadığını ve ifade özgürlüğü sınırlarını aşmadığını vurguladı.
"İdare kendiliğinden yorum yapamaz"
Çelik, şöyle devam etti: “İdare mahkemesine iki ayrı dava açtık. İş akdinin feshini buyuran yazının yetkisiz ve hukuka aykırı olduğunu belirttik. Ayrıca maaş kesintisine ilişkin yine idare mahkemesine başvurduk.
Bir de işe iade için arabuculuk yapacağız, muhtemelen olumsuz sonuçlanacak ve işe iade davası açacağız. Şu an mahkemeye geniş bir dilekçe sunduk. İfade özgürlüğünün aşıp aşmadığı ancak bir mahkeme kararıyla belirlenebilir. İdare, kendiliğinden böyle bir yorum yapamaz. Öğretmenimiz o konuşmadan sonra zaten gözaltına alınmıştı.
Bir ceza soruşturması var fakat henüz iddianame dahi hazırlanmadı. Eğer bir iddianame hazırlanır ve yargılama yapılırsa; ‘sözlerinde suç unsuru var mıdır, ifade özgürlüğünü aşıyor mu, aşmıyor mu’ bu mahkeme tarafından tespit edilir. Henüz mahkemenin verdiği bir karar yokken, idare alelacele böyle bir sonuca varamaz, karar alamaz.”
Öğretmen ne demişti?
Öğretmen E.K., 29 Ekim 2023'te yapılan Cumhuriyeti'n 100. yılı kutlamalarında şunları söylemişti:
“Onun için canını vermeye hazır olanların yanında onun adını anmaktan imtina edenlerle beraber, Cumhuriyet’in bütün nimetlerinden faydalanıp onu yok etmeye çalışıyorlar. Bir yanda 100 yıl önce Anayasa’ya Cumhuriyet yazdırmak için ömrünü feda edenler, bir yanda bugün onu yok etmeye çalışan, Türkiye Yüzyılı masalına herkesi inandırmaya çalışanlar. Peki tüm bunlar olurken sen neredesin? Bildin mi 100 yıl önce kurulmuş Cumhuriyeti’nin değerini? Özgürlük kelimesinin anlamını kavrayabildin mi gerçekten? Kula kulluk etmediğini her gün için şükrettin mi yaradana? Koskoca ülken Araplar için darphane, Bulgarlar için AVM, Suriyeliler için doğumhane, bizim için tımarhaneye dönüştürülmeye çalışılırken sen neredesin?
Tabelalardan Türkiye Cumhuriyeti ibaresi sökülürken, milli marşını kâğıda bakmadan okuyamayan ya da milli marşı okunurken ayağa kalkmaya tenezzül etmeyen bir güruh, gencecik kadın sporcularını yaftalayıp millilikten söz ederken sen neredesin? Cumhuriyet’in göz bebeği bütün fabrikaları bir bir yabancılara satılırken, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı parası olan herkese çerez gibi dağıtılırken, yabancılar ülkende imtiyazlarla sefa sürerken, parası olan her şeye hüküm verirken, memurun, doktorun, işçin, öğretmenin kendi ülkesinde ikinci sınıf vatandaş muamelesi görürken ve en önemli geleceğim dediğin gençler umutsuzca ülkeden gitmenin yollarını ararken sen neredesin?”
Anayasa Madde 26: Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir.