Haberin Kürtçesi / Türçesi için tıklayın
Şırnak’ın Cizre ilçesinde, 12 yaşındayken polisin vurup öldürdüğü Nihat Kazanhan’la ilgili davanın bugün Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 10. duruşmasında karar verildi.
Kazanhan ailesinin avukatlarından, Diyarbakır Barosu’ndan Nahit Eren bianet’e yaptığı açıklamada, sanık polis M.N.B.’ye verilen cezanın ağırlaştırılmış müebbet hapisten, 13 yıl 4 aya nasıl düştüğünü şöyle anlattı:
“Tutuklu olarak ‘kasten öldürmekten’ yargılanan polis M.N.B.’ye mahkeme önce ağırlaştırılmış müebbet cezası verdi, daha sonra mahkeme cinayetin olası kast ile işlendiğine hükmederek bu cezayı müebbet hapse indirdi. Ardından ‘haksız tahrik’ indirimi uygulanan ceza 16 yıl hapse dönüştürüldü. Mahkeme heyeti, ‘sanığın duruşmalardaki iyi halini’de göz önüne alarak nihai cezayı 13 yıl 4 ay olarak açıkladı.”
Duruşmalara Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla tutuklu bulunduğu Ankara’daki hapishaneden katılan sanık polis M.N.B.’nin tutukluluk haline de devam edilmesi kararı verildi.
Polisler U.İ, G.T, O.Ç. ve H.V. de davada, “kamu personeline suçu bildirmemekten” tutuksuz yargılanıyordu. Bir polis bu suçlamadan mahkum oldu ve hakkında 5 ay hapis cezasına hükmedildi, ceza hükmün açıklanması geri bırakılarak ertelendi.
Üç polis ise beraat etti.
Eren: Haksız tahrike dair hiçbir delil yok
Avukat Eren, “Kararın adilane ve toplum vicdanında kabul edilebilir olmadığını düşünüyoruz” değerlendirmesini yaptı ve kararı temyiz edeceklerini söyledi:
“Cinayetin kasten işlendiğini davanın başından beri söylüyoruz, ‘olası kast’ değerlendirmesini ve ‘haksız tahrik’ indirimlerinin uygulanmasını kabul etmemiz mümkün değil.
“Dava dosyasında, polisin ‘haksız tahrikine’ dair hiçbir delil yok. Bu kararı veren mahkemenin, gerekçeli kararında bu delilleri de açıklamasını bekliyoruz.
“12 yaşındaki çocuk bir polis memuruna nasıl haksız tahrik oluşturacak?”
“Kasıt yoksa polisler neden kaçtı?”
Nahit Eren ayrıca kamera görüntülerinde de olayın nasıl gerçekleştiğinin açık olduğunu ifade etti:
“Zaten görüntülerde de Nihat Kazanhan’ın polise yönelik tek bir davranışı olmadığın görülüyor. Buna rağmen nasıl haksız tahrike hükmedildi?
“Ayrıca polislerin Nihat vurulduktan sonra olay yerini hemen terk etmeleri, gereken müdahaleyi yapmamaları, doktora götürmemeleri, kaçıp gitmeleri cinayetin bilerek, isteyerek işlendiğinin en büyük kanıtı.
“Mahkemede de cinayetin kasıtlı olduğuna dair somut delil olarak bu görüntüleri sunmuştuk.
“Kamera görüntüsü olmasaydı belki bu polisler yargı önüne bile çıkmayacaktı.”
Ne olmuştu? |
12 yaşındaki Nihat Kazanhan Şırnak’ın Cizre ilçesinde 14 Ocak 2015’te polisin açtığı ateş sonucu hayatını kaybetmişti. Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kazanhan’ın ölümünde polisin sorumluluğu olmadığını iddia etmiş ancak kısa süre sonra Nihat’ın polislerce öldürüldüğüne dair polis kamerası görüntüleri basın aracılığıyla kamuoyuyla paylaşılmıştı. TIKLAYIN - TAHİR ELÇİ: BİR ÇOCUK ÖLÜMÜNDE GİZLİLİK KARARIYLA NE SAKLANIR? Olay günü görev yapan özel harekat polislerinden H.V. Kazanhan’ın ölümünden sorumlu tutularak 29 Ocak’ta Mardin’de tutuklandı. Aynı polis daha sonra olayla ilgili Cizre Cumhuriyet Savcısı ve Cizre Sulh Ceza Mahkemesi’ne verdiği ifadede Nihat’ı bir başka polisin vurduğunu söyleyince tahliye edildi. Suçlanan diğer polis memuru M.N.G. tutuklu yargılanmak üzere cezaevine gönderildi. Nihat vurulurken olay yerinde bulunan ve tutuklanıp serbest bırakılan polis ve diğer üç polis memuru hakkında da Cizre Ağır Ceza Mahkemesi tarafından ‘kamu görevlisinin suçu bildirmeme’ suçuyla dava açıldı. TIKLAYIN - "KAZANHAN'I POLİS ÖLDÜRMEDİ" DİYEN DAVUTOĞLU ÖZÜR DİLEYECEK Mİ? TIKLAYIN - “KİMSE TUTUKLANMAZ DİYE DÜŞÜNÜYORDUK” H.V. ifadesinde “biz bu dosyada kimsenin tutuklanmayacağını düşünüyorduk” demişti. |
(AS)