Dönmezer'in toplam 120 milyar tazminat istemiyle açtığı hakaret davasının üçüncü duruşması dün Şişli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görüldü.
Bayraktar: Kişilik hakkına saldırı var
Ruhat Mengi'yi TCK Kadın Platformu kurucularından ve Kadın Hakları Uygulama Merkezi avukatlarından Canan Arın ve Hülya Gülbahar, İstanbul Barosu Kadın Komisyonu'ndan Av. Şükran Eroğlu ve Av. Aydeniz Tusbah, eski bakanlardan Önay Alpago, gazete avukatı olarak Recep Köse ve sivil toplum temsilcisi avukatlar katıldılar.
Prof. Dönmezer'in katılmadığı duruşmada, avukatı Köksal Bayraktar söz alarak, müvekkilinin Mengi'nin yazıları nedeniyle sokakta kadınların hakaretlerine maruz kaldığını ve kişilik haklarının saldırıda bulunulduğunu savundu.
Gülbahar: Saldırı kadınların haklarına
Buna tepki gösteren Av. Gülbahar ise, Dönmezer'in, medyadaki olanakları kullanarak bütün kadınların gözlerinin içine baka baka bakire kadını kimse almaz, çocukların ırzına geçilmesinde çocuğun rızasının olabileceği, evlilk içinde kocasının eşine tecavüz etmesinin suç olmayacağı, namus nedeniyle karısına sadece tokat atmakla yetinen Türk erkeklerine millet boynuzlu der" şeklinde ifadeler kullandığını iddia etti.
"Hepimiz infial içinde dinledik bunları" diyen Gülbahar, bu sözlerin tüm kadınların ve Mengi'nin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğini, yazarın da bir anne, bir kadın olarak buna tepkisini ifade ettiğini savundu.
Av. Arın da, televizyonda Dönmezer'in yaptığı konuşmaları ise milyonlarca insanın izlediğini, Dönmezer'in sokakta yürüyemez duruma gelmesinin televizyonlardaki bu sözlerinin etkisi bulunduğunu açıkladı.
Bilirkişi talebi reddedildi
Av. Tusbah'ın dosyanın bilirkişiye gönderilmesi yolundaki talebini Yargıç Nermin Ceylan reddetti. Ceylan, gazetei Mengi'yi toplam 40 milyar tazminat ödemeye mahkum etti.
Av. Gülbahar, bianet'e gerekçeli karar açıklanır açıklanmaz kararı temyiz edeceklerini açıkladı.
Mengi de, "Bu dava benim için bir 'para kazanma-kaybetme' davası değil, topluma, ülkemin geleceğine hizmet davasıdır, bu nedenle kaybedilmiş bir dava olarak bakmıyorum. TCK çağdaş bir ülkeye yakışır şekilde değiştiği gün kimin kazanıp kimin kaybettiği ortaya çıkacaktır" dedi. (EÖ/BB)