ÇHD davasında yargılanan avukat Engin Gökoğlu’nun bulunduğu Tekirdağ 2 Nolu T Tipi Hapishanesinden eşine yazdığı mektubun büyük kısmı sansürlenerek gönderildi.
Gökoğlu, eşiyle yaptığı telefon konuşmasında mektupta sansürlenen yerlerin Boğaziçi Üniversitesi’nin atanmış rektörüne “kayyım”, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’na da “devşirme” dediği bölümler olduğunu anlattı.
“İnfial yaratır” diye sansürlendi
Mektubun birçok kısmındaki cümlelerin üzeri “Cezaevi İdaresi Disiplin Kurulu’nun 18.03.2021 tarih ve 2021/231 nolu kararıyla” siyah renkle karalanmış durumda.
Gerekçe ise, “Her ne kadar mektubu eşine gönderiyor da olsa yazının basın organlarında yayınlanması, bunun daha önce örneğinin olduğu, infial yaratma ihtimaline karşı karalama kararı alınması” gösteriliyor.
Avukat Gökoğlu, mektubunun basın yer almasıyla “infial yaratacağı” ihtimaliyle sansürlenme kararına karşı dilekçeyle itirazda bulundu. İtirazı henüz sonuçlanmadı.
Engin Gökoğlu’nun daha önce esprili üslubuyla yazdığı dört yazısı bianet’e yayınlanmıştı.
“O ‘heyecanı’ kendi kadrolarında bile yaratamıyor”
Engin Gökoğlu, sansürlendiği için bazı kısımları eşine ulaşabilen mektubunda İnsan Hakları Eylem Planı’nı değerlendiriyordu. Mektubun sansürlenmeyen kısımları şöyle:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan 9 amaç ve 50 hedeften oluştuğu söylenen, başlığı ‘İnsan Hakları Eylem Planı’ olan Hukukta Reform Paketi’ni açıklandı. İktidar, yönetememe krizi derinleştikçe yeni hikayelerle halkta ‘heyecan’ yaratmaya çalışıyor.
“Fakat artık yalan ve demagojiden başka verecekleri bir şey kalmadığı için o ‘heyecanı’ kendi kadrolarında dahi yaratamıyorlar. Sözde reform paketi 2-3 günlüğüne bile beklenen etkiyi yaratmıyor, yaratamaz.”
“Reform, köklü değişiklikler yapmaktır”
“Çünkü reform olarak pazarlanan ‘yeni’ olan bir şey yoktur. 2019 yılında kamuoyuna açıklanan Yargı Reform Strateji Belgesi’nde de zaten aynı başlıklar mevcuttu. Orada da ‘hak ve özgürlüklerin geliştirilmesinden, yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığından, şeffaflığından, savunma hakkının etkin kullanılmasından’ gibi bolca, kulağa hoş gelen amaçlardan bahsediliyordu. Peki ya gerçekler neydi?
“Reformun kelime anlamı çürüyen, eskiyen, yozlaşmışın yerine yenisini koymak, köklü değişiklikler yapmaktır. Nerede köklü değişiklik, nerede yenilik, iyileşen, düzelen ne? Eğer değişiklik, yenilik, iyileştirme; halk için yapılıyorsa ve ileri yönlüyse o zaman reform adını alır. İktidarın koltuğunu korumak için yaptığı değişikliklere reform denmez, denemez.”
“Halkı aldatamıyoruz bari oyalayalım”
“(Bu paragrafın başındaki cümleler sansürlenmiş) Başka türlü yönetemiyorlar. AKP iktidarının demokrasi oyunu oynayacak, manevra yapacak hiçbir alanı yok, kalmadı.
“Açıkladıklarına göre amaçları özgür birey, güçlü toplum, daha demokratik ülkeymiş. Halkı aldatamıyoruz bari oyalayalım diyorlar. Kimse inanmaz. Ekonomi gittikçe kötüleşiyor, halkın yoksulluğu artıyor. Ama onlar AB’ye, tekellere, kapitalist ülkelerin şirketlerine güvence veriyorlar: ‘Sizin için koşulları oluşturacağız, sizin korkmanıza gerek yok’, diyorlar. ‘Sizinle işbirliğinde, size hizmette kusur etmeyeceğiz, gerekli düzenlemeleri yapıyoruz’, diyorlar.”
“‘Terörist’ ilan etmekten mi vazgeçtiniz?”
“Gizli tanık denen ‘iftiracılık’ ve ‘ispiyonculuk’ uygulamasına son mu verdiniz, sulh cezaları kapatıp tutuklamayı istisna haline mi getirdiniz?
“Düşünen, sorgulayan, hak, özgürlük ve adalet mücadelesi verenlerin masumiyet karinesini ihlal ederek onları ‘terörist’ ilan etmekten mi vazgeçtiniz?
“Kırk yılın başında AYM’den AHİM’den çıkan beğenmediğiniz hak ihlalleri kararlarına koşulsuz uyacağız mı dediniz?
“Nadiren de olsa elinde ki delil durumuna göre karar veren hakim ve savcıların sürgün edilmelerinden, görevli mahkemelerinden alınmalarından mı vazgeçtiniz?”
“Adalet paketlere sığmaz, sonuç ortada”
“Tüm bu saydıklarımızı yapsanız da ‘adaleti’ sağlamış olamazsınız, bozuk düzende sağlam çark olmaz. Türkiye’de gazeteciler hapiste, Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla pek çok aydın, yazar, öğrenci, avukat, sendikacı gözdağı amacıyla tutuklu bulunuyor.
“Türkiye Hukukun Üstünlüğü endeksinde 2020’de 128 ülke arasında 107. Sırada… (Buradaki cümlenin de Disiplin Kurulu’nun 18.03.2021 tarih ve 2021/231 nolu kararıyla karalanmasına karar verilmiş)… AKP iktidarı defalarca göstermelik yargı paketleri çıkardı.
“Adalet paketlere sığmaz. Sonuç ortada. (Buradaki cümleler de aynı kararla sansürlü)… Demokratik Türkiye ancak böyle kurulur.”
Mektubun diğer birçok başka yerinde de sık sık karalanmış cümleler yer alıyor.
(AS)