Haberin İngilizcesi için tıklayın
Diken muhabiri Canan Coşun ile Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Adalet Bakan Yardımcısı yaptığı eski ağır ceza hakimi Akın Gürlek’in şikayetiyle yargılanan gazetecilerden sadece ikisiydi.
Coşkun ve Pehlivan, Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) yöneticileri hakkında "PKK için faaliyet yürüttüğü" suçlamasıyla açılan davanın iddianamesini yazmıştı.
İddianameyi kabul eden İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinin Başkanı da Gülek’ti.
Coşkun ve Pehlivan ‘terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermekten (TMK 6/1)’ üç yıla kadar hapis istemiyle yargılandı. Dava 13 Haziran’da bitti. Gazeteciler beraat etti.
Mahkeme beraat gerekçesinde Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/2a maddesi uyarınca “üzerlerine atılı fiilin kanunda suç olarak tanımlanmasını” gösterdi. Gerekçeli kararı daha sonra açıklayacağını duyurdu.
Mahkeme o gerekçeli kararı yeni açıkladı. Dokuz sayfadan oluşan gerekçeli kararda iki gazetecinin beyanları, savcının esas hakkındaki mütalaası, delillerin değerlendirilmesi, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları yer aldı.
Mahkeme esas olarak yaptığı değerlendirmede TMK 6/1’ için sadece Akın Gürlek’in isminin bir haberde geçmesinin suç unsuru sayılamayacağına hükmetti. Onun için de şöyle dedi:
TMK 6/1 kısaca, terörle mücadele görev alanların korunmasına yönelik olarak düzenlenmiştir. Hem terörle mücadelede görev alan kamu görevlileri hem de muhbirlerin korunması bu kapsamda değerlendirilir. Maddenin ilk fıkrasında, terörle mücadelede görev alanların kimliklerinin açıklanması, ikinci fıkrasında ise terör örgütlerinin propagandası niteliğindeki açıklamaların yayınlanması suç olarak düzenlemiştir. Sadece ismin zikredilmesinin bu suçun oluşumu açısından yeterli olmadığı mahkememizce değerlendirilmiştir.
TMK 6/1’den gazeteciler yargılanmaya devam ediyor
Canan Coşkun ve Barış Pehlivan bu suçlamayla yargılanan ilk gazeteciler değil. Daha bugün Akın Gürlek’in şikayetiyle bianet insan hakları editörü Ayça Söylemez’e dava açıldı. Dava gerekçesi Söylemez’in 18 Şubat 2020’de BirGün’de kaleme aldığı ‘Yetenekli hâkim bey’ başlıklı makale.
TIKLAYIN - Gazeteci Ayça Söylemez'e "hedef gösterme" davası
Diğer yandan yine bu hafta aynı suçlamayla bianet Kadın ve LGBTİ+ hakları editörü Evrim Kepenek, T24 editörü Sibel Yükler, Mezopotamya Ajansı muhabiri Fırat Can Arslan, Delal Akyüz ile gazeteci Evrim Deniz gözaltına alındı. Fırat Can Arslan tutuklandı. Üstelik Arslan 1991’den bu yana yürürlükte olan bu kanunla tutuklanan ilk gazeteci.
Arslan’ın tutuklanmasına gerekçe Diyarbakır’da Haziran 2022’den Temmuz 2023’e kadar hapis tutulan 16 (yargılanan 18) gazetecinin iddianamesini hazırlayan savcı ile mahkeme heyetindeki eşinin Samsun Vezirköprü’ye tayin edilmesini yazması. Diğer gazetecilerin gözaltı gerekçesi ise Arslan’ın haberini retweet etmeleri.
TIKLAYIN - Gazeteci Fırat Can Arslan tutuklandı, Sibel Yükler, Evrim Deniz, Delal Akyüz serbest
TIKLAYIN - Gazeteci Evrim Kepenek serbest bırakıldı
(HA)