Ağrı'nın Bezirhane (Bezirgane) köyünde 15 Haziran 2018'de kaybolan ve 18 gün sonra cansız bedenine ulaşılan 4 yaşındaki Leyla Aydemir cinayetinde müebbet hapis cezası alan amca Yusuf Aydemir'in tahliyesine karar verildi.
TIKLAYIN - Amca Yusuf Aydemir'e ağırlaştırılmış müebbet hapis
UCİM (Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği) Genel Başkan Danışmanı Avukat Ayşegül Aydoğan, karara itiraz edeceklerini belirterek, "Leyla sanki kendi kendine ölmüş gibi bir izlenim yaratılıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1'inci Ceza Dairesi, Leyla Aydemir'in öldürülmesine ilişkin yargılanan 7 sanık hakkında yerel mahkemenin verdiği kararı bozdu.
Ağrı'da kaybolduktan 18 gün sonra cesedi bulunan Leyla Aydemir cinayetiyle ilgili "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan amca Yusuf Aydemir ve beraat eden 6 sanıkla ilgili Ağrı 1'inci Ağrı Ceza Mahkemesinin verdiği karar, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1'inci Ceza Dairesince değerlendirildi.
Mahkeme: Tutukluluk tedbir amaçlı
Yüksek mahkeme değerlendirme sonucu yerel mahkemenin kararını çeşitli usül eksikleri yüzünden tüm sanıklar yönünden bozdu.
Bozma kararı doğrultusunda, dava kapsamında tutuklu bulunan amca Yusuf Aydemir'in tutukluluk halinin devamına karar verilmesinin ileride telafisi güç mağduriyete sebebiyet verebileceğine ve tutuklamanın bir ceza değil tedbir niteliğinde olduğuna işaret eden Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1'inci Ceza Dairesi, bu nedenle Aydemir'in tahliyesine karar verdi.
Avukat Aydoğan: İstinaf çok hızlı şekilde karar verdi
UCİM (Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği) Genel Başkan Danışmanı Avukat Ayşegül Aydoğan tahliye kararının vicdanları yaraladığını belirterek şöyle konuştu:
"Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yani yerel mahkemede toplam 7 sanıktan sadece 1'i olan Yusuf Aydemir için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmişti. Diğer 6 sanık için beraat kararı verilmişti. Fakat tüm sanıkların ağırlaştırılmış müebbet ile cezalandırılması için dosyayı İstinafa taşımıştık. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesine geldi dosya.
"Dosyayı incelediğimizde tüm sanıkların Leyla'yı elbirliğiyle öldürdüğü kararına vardık. Somut deliller vardı. Gerek telefon konuşmaları gerek sanıkların beyanları bunu gösteriyordu.
"İstinaf Mahkemesi çok hızlı şekilde karar verdi. Biz hepsinin tutuklanması kararını beklerken, üstüne tutuklu olan sanığın da salıverilmesine karar vermesi vicdanı yaraladı.
"İtiraz dilekçesini hazırlıyoruz"
"İstinaf, tutuklamanın sadece bir tedbir olduğu ve Yusuf Aydemir'in tekrar yapılacak olan yargılamada suçsuz çıkabileceği ve bu nedenle güvenlik gerekçesiyle tutuklanmasının artık gerekli olmadığına karar vermiş. TCK'ya göre evet, tutuklama bir tedbir fakat eğer sanıkların kaçma şüphesi varsa ya da olayda kuvvetli suç şüphesi varsa kişi salıverilemez. Üstüne bir de bu kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan bir sanık. Bir anda salıverilmesi pek görülmüş bir şey değil. Biz bunu kabul etmedik. Tahliye kararıyla ilgili itiraz dilekçemizi hazırlıyoruz.
'Herkese beraat verilmeliydi' izlenimi
"Öte yandan Mahkeme diğer sanıklar için beraat kararını bozdu. Ve yargılamanın baştan yapılması gerektiğini ve Mahkemenin eksik inceleme yaptığını belirterek dosyayı Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesine geri gönderdi. Eğer ki bu sanıklar hakkında mahkeme çok düzgün bir inceleme yaparsa, cezalarına hükmedebilir. Bu açıdan beraatin bozulması iyi görünebilir, ancak kararı incelediğimizde hiç o yöne gitmiyor dava. Sanki 'herkese beraat verilmeliydi, o nedenle baştan yap yargılamayı' der gibi bir izlenim var.
"Davanın başka ile taşınması için dilekçe verdik"
"Dosya beraate gidiyor gibi. Biz bunun önüne geçmek için Adalet Bakanlığı'na hitaben bir dilekçe hazırladık. Ağrı ilinin küçük olması, sanıkların birbiriyle kardeş, tanıdık olması, hem sanıkların mahkeme içinde ve dışında saldırgan tutum sergilemeleri nedeniyle Ağrı'daki mahkemede sağıklı bir şekilde yargılamanın yapılamayacağı kanaati uyandırdı bizde. Dava bu tip durumlarda başka bir yere taşınabilir. Dosyanın Ağrı'da değil de başka bir yerde görülmesini istedik. Bu şekilde davanın daha sağlıklı ilerleyeceğini düşünüyoruz.
Şu an baktığımızda sanki leyla kendi kendine ölmüş gibi bir izlenim var. Oysa bu suçu işleyenler dışarıda."
Şüpheler
Avukat Aydoğan sanıklar hakkındaki bazı şüpheleri, delilleri de şöyle sıraladı:
"Cinayeti sanıkların elbirliğiyle işlediğine dair iki tane gizli tanık beyanı var.
"Panikle çocuk şurubu aramış"
"Sanıklardan biri Leyla'nın kaybolmasından iki, üç gün sonra çocuksuz olmasına rağmen panik bir şekilde eczanelerde ateş düşürücü çocuk şurubu aramış. Bir anda sanıkların arasında daha öncesinde böyle bir şey görülmemişken sabah 4'lere, 5'lere kadar uzun uzun telefon konuşmaları yapmışlar. Fakat yargılamada inkar etmelerine rağmen mahkeme bunun detaylarını sormadı.
"Cesedin çıplak olduğunu sadece kolluk biliyordu"
"Leyla'nın cesedinin bulunduğu gün, cesedin çıplak olduğunu sadece kolluk biliyordu. Ancak sanıklardan biri henüz ortada kimse yokken cesedin bulunduğu yere doğru giderken 'Leyla'nın kıyafetleri yok, ben bulaacğım' demesi ve bu detay sorulduğunda bunu açıklayamaması...
"DNA incelemesi yapılmadı"
"Cesedin bulunmasından 4 gün sonra Facebook'ta bir paylaşım yapılması. Dört gün sonra dere kenarında cesedi bulunmuştur diyor paylaşım. Hesap kaldırılmış ama Mahkeme bunu da sormadı. Otopsi, çocuk öldükten sonra uzun bir süre soğuk bir yerde bekletildiğini işaret ediyor. Köyde sadece bir yerde buzdolabı var. O da sanıklardan birisinin evi. Onun içinde DNA incelemesi dahi yaptırılmadığını görüyoruz. Başka bir yargılamada o sanıkların tutuklu yargılanması için bütün bunlar kuvvetli suç şüphesidir."
Ne olmuştu?
Ağrı'da 15 Haziran 2018'de Ramazan Bayramı dolayısıyla ailesiyle dedesine ziyarete gittiği Bezirhane köyünde kaybolan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in bulunması için çalışma başlatılmıştı. Leyla Aydemir'in cesedi, kaybolduktan 18 gün sonra köye 2 kilometre mesafede, kent merkezine giden yolun yakınında akarsu kenarındaki ağaçların arasında bulunmuş, vücudunda darp ya da yara izine rastlanmayan çocuğun cenazesi Bezirhane köyünde toprağa verilmişti.
Ağrı 1'inci Ağır Ceza Mahkemesince karara bağlanan davada tutuklu sanık Aydemir "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "cebir ve hile ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 4 yıl hapis cezasına çarptırılmış, tutuksuz yargılanan 6 sanık ise delil yetersizliğinden beraat etmişti.
(AÖ)