İzmir’in Alsancak semtindeki Bornova Sokak ve çevresindeki transfobik saldırılara bir yenisi daha eklendi.
Son aylarda kimliği belirsiz erkekler tarafından trans kadınlara yönelik gerçekleşen saldırılara ilişkin görüntüler, dün (19 Ocak) 20 Kasım Nefret Suçlarıyla Mücadele Derneği tarafından paylaşıldı.
Derneğin yayınladığı görüntülere göre, 16 Ocak’ta kapüşonlu bir erkek, sokakta duran bir trans kadına hiçbir gerekçe olmaksızın yumruk atarak hızla uzaklaşıyor. 8 Kasım’daki görüntülerde ise iki erkek, iki trans kadına fiziksel saldırıda bulunuyor.
"Bornova Sokak artık dayak yemek istemiyor"
15 Nisan 2024
Alsancak semti, özellikle Bornova Sokak, uzun yıllardır trans kadınlar için önemli bir barınma ve dayanışma alanı. 1980'lerden bu yana trans kadınlar, bu sokakta bir araya gelerek kendi topluluklarını kurdu ve birbirlerine destek sağladı. Sokak, Türkiye LGBTİ+ hareketi için de ayrı bir öneme sahip.
Dernekten açıklama
20 Kasım Nefret Suçlarıyla Mücadele Derneği, transfobik saldırılarla ilgili yaptığı açıklamada şöyle dedi:
“Son zamanlarda Bornova Sokak ve çevresinde yaşanan şiddet olaylarını üzülerek takip ediyoruz. Bu sokakta yaşayan trans kadınlar, ardı arkası kesilmeyen nefret söylemleri ve fiziksel saldırılarla yüz yüze kalmaktadır. Bir ay arayla aynı kişi tarafından meydana gelen iki saldırı vakası, bu sorunun ciddiyetini bir kez daha ortaya koymuştur. Son vakalarda bir saldırganın, sokakta bekleyen trans kadınlara saldırdığını ve bir trans kadının burnunun kırıldığını gösteren görüntüler ortaya çıkmıştır. Aynı saldırganın, daha önce de sokakta bekleyen iki trans kadına fiziksel saldırıda bulunduğu belgelenmiştir.
“Bu olaylar, trans kadınların güvenliğini hiçe sayan, transfobiyle yoğrulmuş bir zihniyetin ürünüdür. Bizler, 20 Kasım Nefret Suçlarıyla Mücadele Derneği olarak bu saldırıları şiddetle kınıyoruz. Trans kadınların yaşam alanlarının sistematik bir biçimde hedef alınması, sıradanı aşan, organize bir nefret işaretidir. Hukuk çerçevesinde bu olayların faillerinin yargı önüne çıkarılmasını talep ediyor ve sürecin takipçisi oluyoruz.
“Yönetim zaafiyeti”
“Bornova Sokak ve çevresi, yıllardır başta transların ve lubunya camiasının dayanışma ile ayakta tuttuğu bir semt olmuştur. Ancak bu dayanışma alanları, gerek nefret çetelerinin fiziksel saldırılarıyla gerekse cezasızlık ve ayrımcı uygulamalarla yok edilmek istenmektedir. Bornova Sokak gibi merkezi bir konumda yaşanan bu olayların faillerine müdahale etmek, suç makinelerini durdurmak yerine, trans kadınları kimliklerinden dolayı çeşitli uygulamalara maruz bırakmak bir yönetim zaafiyetidir.
“Yetkililere soruyoruz: Gündelik hayatının her alanında nefret suçlarıyla yüz yüze kalan biz translar için hangi önlemleri aldınız? Bir kez daha vurgulamak isteriz ki bizler, varoluşumuzdan ve yaşama hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz. 50 yılı aşkın bir süredir bu sokaklarda yaşayan transların dayanışması, tüm bu baskılara ve nefret saldırılarına karşı büyüyerek devam edecektir. Bizlere yönelik her şiddet vakasında sesimizi daha gür çıkaracağız.
"Bu vesileyle yetkililere çağrıda bulunuyoruz: Bornova Sokak ve çevresindeki şiddet olaylarını durdurun. Görüntülerle belgelenmiş olan bu nefret suçlarını failleriyle birlikte adaletin karşısına çıkarın. Transların yaşam alanlarının korunması, temel insan haklarının gereğidir. 20 Kasım Nefret Suçlarıyla Mücadele Derneği olarak, tüm kamuoyunu bu olaylara karşı duyarlı olmaya ve dayanışmaya davet ediyoruz. Adaletin yerini bulması ve nefretin son bulması için mücadelemize devam edeceğiz. Birlikte güçlüyüz!” (TY)