Gündem Çocuk Derneği, Konya'da 17 kız öğrencinin öldüğü Kuran kursu yurdunun çökmesinden, geçmişteki benzer olaylara rağmen gerekli düzenlemeleri ve denetimi yapmayan hükümetin sorumlu olduğunu söyledi.
Dernek, yaptığı yazılı açıklamada "Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) Özel Eğitim Kurumları’nı denetlemek için kullandığı yönetmelik ve Özel Eğitim Kurumlarına Ait Standartlar Yönergesi içler acısıdır" dedi.
"İlgili yönerge okullarda hangi odada kaç çöp kutusu, kaç portmanto olması gerektiği ayrıntısı ile düzenlemekte ancak örneğin yangın güvenliği ile ilgili birer cümle ile geçiştirmektedir. Binanın sağlamlığı ile ilgili ise ne referans ne standart ne de tek bir kelime şart yoktur. Denetimlerde binaların yapı ruhsatı olup olmadığı, deprem yönetmeliğine uyup uymadığı sorulmamaktadır.
Üstelik aynı yönergenin son maddesinde bu yönergeye bile uymayan yapılara hazırlanacak 'bir inceleme raporu' ile ruhsat verilebilmesinin yolu açılmıştır. Bir eğitim kurumunun standartlara uymadığı durumda eğitime devam etmesinin şartı noterden vereceği taahhütnameye bağlanmıştır."
"Sorumlular belli"
Dernek "Türkiye’de son altı orta-büyük depremde 130 okul tamamen yıkıldı. Yüzlercesi kullanılamaz hale geldi. Binlerce çocuk enkaz altında kaldı; can verdi, sakat kaldı" dedi.
2003’te depremde yıkılan Bingöl Çeltiksuyu Yatılı İlköğretim Okulu’nda 84 öğrenci ve bir öğretmenin öldüğünü hatırlatan dernek o gün hükümet yetkililerince verilen sözlerin hiçbirinin tutulmadığını ekledi ve şöyle dedi:
- Baş sorumlu; varolanların yaşamını bile güvence altına alamayan ama her fırsatta üç çocuk yapma öğütleri veren başbakan Tayyip Erdoğan’dır;
- Bakanlığına bağlı eğitim kurumlarını “tam” denetlemeyen milli eğitim bakanı Hüseyin Çelik’tir;
- “çocuktan sorumlu bakan olmayı” SHÇEK'in kapısından giren çocuklarla sınırlı tutmakta ısrar eden devlet bakanı Nimet Çubukçu’dur.
Eğitim-Sen'in talebi
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) de yaptığı açıklamada sorumlular hakkında soruşturma açılmasını istedi.
"Türkiye’de kimi vakıf ve cemaatlere ait çok sayıda yurt bulunmaktadır. Bunların tamamının yasal olmadığı bilinmektedir. Dolayısıyla yasa dışı olarak faaliyet yürüten kuran kursu binalarının uzmanlarca resmi olarak denetimden geçirilmemesi, bu tür üzücü olayların yaşanmasına neden olabilmekte, bu sorumsuzlukların cezasını çocuk yaşta yaşamını yitiren öğrenciler ödemektedir."(EÜ/EZÖ)