İtalya'da 9 Aralık Pazartesi günü başlayan eylemler üçüncü gününe ulaştı. Otoyollar kapatıldı, meydanlar eylemlere tanıklık etti, pazarlar açılmadı, dükkanlar kepenklerini indirdi ve zaman zaman polis ile çatışmalar oldu. Kimliği çok açık olmayan, hedefleri kesin anlaşılmayan, hakkında çok varsayım öne atılan ancak sebepleri malum olan bu hareket tüm İtalya’yı kaplamak üzere.
Son olarak 2010 yılı Ocak ayında Sicilya eyaletinden yola çıkarak bilhassa kamyon şoförlerinin ve tarım işçilerinin öncülüğü ile başlayan eylem, bu sene de aynı grubun katkısı ile yola çıktı. Kendilerine Movimento dei Forconi yani Yaba* Hareketi ismini veren bu hareket mevcut hükümetin kemer sıkma siyasetine ve onun yarattığı bunalıma karşı tüm İtalya’yı durduracak bir eylem yapacağını geçen hafta ilan etti. İlk olarak sadece 9 Aralık günü dükkanların kapanması, pazarların açılmaması ve yollarda trafiğin engellenmesi ile yola çıkılsa da günden güne yeni boyutlar almaya başladı.
Kamyon şoförleri ve tarım işçileri öncü
Arkasında resmi bir kimlik olmayan bu hareketi güncel pratiklerle tanımak gerekiyor. Bilhassa ağ ortamında dolaşan ilanlar, programlar ve hedef listelerine bakılırsa hareketin çıkış noktası olarak ülkenin bir çok kısmının dert edindiği iktisadi sorunlar gözüküyor. Ancak askeri bir devrim yapılma hedefi, meclisin işgali, mevcut yönetim sınıfının ortadan kaldırılması ve hatta greve katılmayan dükkan sahiplerine zorla kepenk indirtilmesi de ortaya çıkan bildirilerin arasında.
Kuzeyden güneye bilhassa kamyon şoförleri ve tarım işçilerinin öncülüğünü yaptığı hareket hızla ulusal bir doku aldı. Il Giornale gazetesinden Clarissa Gigante’nin hazırladığı çalışmaya göre Yaba Hareketi’nin hatta Augusto Zaccardelli ve Mariano Ferro gibi kuzey ve güney sorumluları da var. Ancak bu bilgi de henüz tamamen doğrulanmış bir durumda değil.
Torino'da raylarda işgal
Öte yandan eylemlerin en şiddetli ve sürekli olduğu ve İtalya’nın en önemli ve ekonomik darda olan kenti Torino’da tren yolu işgalleri sırasında nasyonel sosyalist hareketin semboli Forza Nuova bayrakları görüldü.
Roma’da ise bir diğer sağcı yapılanma olan CasaPound kentin bazı bölgelerinde astığı afişlerle eyleme destek verdi hatta aynı yapılanma Parma kentinde eylemlere aktif olarak katılırken Il Fatto Quotidiano gazetesinden Silvia Bia’nın haberine göre antıfaşist eylemciler tarafından tartaklandı.
Gösterilerin yapıldığı kentlerde zaman zaman sendikalara hakarette bulunan afişler de göze çarpıyor. Hatta Salı günü Piemonte Eyaleti Meclis Binası önünde eylem yapan metalmekanik sendikası FIOM’a bağlı çalışanların Bella Ciao söylediği anda Yaba Hareketi katılanları ile aralarında küçük çaplı gerginlik yaşandı.
El ilanlarında "İtalyan Olmak"
Il Messaggero gazetesinin bugün yayınladığı bir habere göre ulusal bazda hareketin öncüsü olarak Danilo Calvani lanse edildi ancak haberde Yaba Hareketi yerine Dokuz Aralık Koordinasyonu’ndan bahsediliyor.
Genova kentine Jaguar marka arabası ile gelip konuşma yapan Calvani, mevcut hükümeti anayasayı ihlal edip Cumhuriyet’i ve aileleri harap etmekle suçlarken hareketin üzerine atılan şiddet yanlısı, faşist veya mafya destekli olma suçlamalarını kabul etmedi. Öte yandan Calvani şu anda tek güvendiği kurumun "güvenlik kuvvetleri" olduğunu belirtti.
Son günlerde yaşanan olayların profili ve arkasındaki güçler hakkında ortaya atılan bir çok savın başında şiddet yanlısı ve faşist yapılı olduğu var. El ilanlarında "İtalyan olmak" üzerine beyanların mevcut olması, kepenk indirmeyen dükkan sahiplerine yöneltilen tehditler, yazılan afişlerdeki tipik sağ parti söylemleri ve karakterleri, bazı kentlerde resmen sağ partilerin destek vermiş olması ve sendikalara karşı duruş bu savları destekler anlamda. Bunun yanında muhtemel en güçlü gerçek halkı sokaklara indiren sebepler.
Günden güne etkilerini hayatın her köşesinde arttıran ekonomik kriz, ülkenin yarını görmesini artık imkansız hale getirmiş durumda. Buna ek olarak son ulusal seçimlerden halkı tatmin eden bir hükümetin çıkmaması, mevcut koalisyon hükümetinin gerekli önlemleri almaması, ülkenin siyasi açıdan Berlusconi ve seçim yasası arasında sıkışıp kalması da hoşnutsuzluğun tuzu biberi oluyor. Her şeye rağmen satın alınan F-35 savaş uçakları için harcanan paralar veya siyasi sınıfın kazandığı ücretlerin ülke gerçeğinden çok yukarıda olması da halk arasında hakim güçlere karşı siniri arttırıyor.
"Krizin bedelini biz ödemeyeceğiz"
Nitekim bu ulusal hoşnutsuzluk yavaş yavaş son günlerde yaşananları fırsat bilerek kendini gösteriyor gibi. Torino, Roma, Ancona, Bologna, Latina, Milano, Genova, Imperia, Savona, Ventimiglia, Parma, Lecce ve Palermo’da bilhassa ortaokul ve lise öğrencileri meydanlara inmeye başladı.
Radio Onda d'Urto’nun bugün farklı kentlerden yaptığı bağlantılarda meydanlarda işsiz kalan yurttaşların, emeklilerin, işçilerin ve üniversite öğrencilerinin de olduğu anlaşıldı. Ortak slogan gene aynı; ‘hükümet istifa’ ve ‘krizin bedelini biz ödemeyeceğiz’. Bu sırada CGIL, CISL ve UIL konfederal sendikaları 14 Aralık Cumartesi günü Roma’da ulusal bazda ve diğer eyaletlerde yerel eylemler yapmaya karar verdi. Sendika genel sekreterleri Susanna Camusso, Raffaele Bonanni ve Luigi Angeletti’nin imzasını taşıyan bildiride hedef hükümet ve kemer sıkma uygulamaları.
Bu sırada 11 Aralık Çarşamba günü Enrico Letta’nın başbakanlığını yaptığı koalisyon hükümeti geçen hafta Silvio Berlusconi’ye bağlı milletvekillerinin hükümetten desteğini çekmesi üzerine yapılan güven oylamasını 379 oyla başarıyla geçti. Mevcut siyasi sınıf ülkenin sesine bir kez daha kulaklarını kapatmış gözüküyor ancak bu sırada İtalya’yı gelecek günlerde büyümesi beklenen kitlesel halk hareketleri bekliyor. (MÇ/HK)
* Çatal şeklindeki bir ziraat aleti