Fotoğraf: csgorselarsiv/Esra Tokat
Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Pride yürüyüşü bitti biz de eve gidecektik. Tophane’deki parkın tam karşısında duruyorduk, arkadaşlarımızı bekliyorduk.
“Önce birkaç kişi geldi bize bakmaya başladı sayıları giderek arttı. Çok kalabalık oldular. Bize sözlü ve fiziki olarak saldırmaya başladılar.
“Hepimiz öleceğiz sandık. Esnafa gittik. ‘Bizi öldürecekler yardım edin’ dedik. Ama onlardan da bir destek gelmedi. Can pazarı gibiydi
“Bazı arkadaşlarımız o grubun içinde kalmıştı ve biz oradan ayrılmıştık. Sonradan oraya polisin biber gazla saldırdığını ve arkadaşlarımızın o arada kaçtığını öğrendik.
“İHD’ye başvurduk, savcılığa suç duyurusu yapacağız…”
İstanbul Taksim’de 26 Haziran’da düzenlenen 19. Onur Yürüyüşü’ne katılan lubunyalara Tophane’de bir grup erkek saldırdı.
“Yardım istedik destek gelmedi”
Yaşadıklarını bianet’e anlatan lubunyalar darp raporu aldıklarını ve avukatları aracılığıyla suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti:
“Cumartesi akşam saat 9.30 civarında Tophane’de oldukça işlek bir cadde kenarında 7-8 kişilik bir grup olarak arkadaşımızı bekliyorduk. Sonra karşımızdaki parkta 30’dan fazla kişi toplandılar ve bir arkadaşımızda crop gömlek olduğu için “önünü kapat lan” diye bağırdılar.
“Biz sonrasında ne olduğunu anlayamadan üstümüze koşarak bize saldırdılar. Hepsi küfürler ederek ve sadece kafamıza vurarak bizi dakikalarca dövdüler. Kaçmaya çalışırken girdiğimiz sokaklarda insanlar evlerinden çıkıp bize vurmaya ve saldırmaya devam ettiler.
“Bir arkadaşım kalabalığın arasında kaldı ve onu alamadığımız için esnaftan ve insanlardan kaçabilenler olarak “arkadaşımız ölüyor lütfen yardım edin” çığlığıyla yardım istedik ama kimse kılını kıpırdatmadı.
“Çaresiz bir şekilde kaçıp bütün arkadaşlarımızın kurtulduğunu ummak dışında elimizden hiçbir şey gelmedi. Bunun altını çizmek istiyorum çünkü o anki çaresizliğin ve işlenen nefret suçunun korkunçluğunu herkesin anlamasını istiyorum. Kalabalık arasında kalan diğer arkadaşım kafasını kapatıp sona ermesini beklemek dışında elinden hiçbir şey gelmediğini söyledi.
‘Polis çok geç müdahale etti’
“Özellikle sadece kafamıza vurmaya çok özen gösterdiler. Sonrasında evlerinden koşup gelen biz kaçarken sokakta karşımıza çıkıp bize vuran insanlarla beraber kalabalık gittikçe arttığında, polis biber gazı ve plastik mermi ile müdahale etti ve ancak o şekilde hepimiz kurtulabildik. Dakikalarca dayak yedikten sonra ancak polis müdahale etti. Daha da geç kalsalardı bazılarımız kurtulamayacaktık.
Polis: ‘Abartmayın’
“Nihayetinde olay yerinden uzaklaştığımızda yolun kenarına çöküp şokun etkisiyle ağlarken karşılaştığımız polis bize “Tophane’ye gitmemeniz lazımdı onlar orada -Çukurculuk- oynuyor” ve “bu kadar abartmanıza gerek yok insansınız kavga edebilirsiniz” yanıtlarını verdi.
“Biz 7-8 arkadaş öylece yol kenarında oturup muhabbet ederken bir grup insan tarafından bir arkadaşımız kısa bir gömlek giydiği için linç edildik ve öldürülmek istendik.”
"Nefrete nat yaşasın hayat"
Son olarak nefrete karşı mücadele edeceklerini ve bu saldırıya karşı haklarını arayacaklarını belirten lubunya, şöyle diyor:
“Bu ülkede hükümet ve ona bağlı kolluk kuvvetleri her gün nefret suçu işlemektedir. Bizim de yaşadığımız linç girişiminin en büyük sorumlusu LGBTİ+’lara karşı nefret politikalarını ve söylemlerini gittikçe büyüten hükümettir. Nefrete inat, yaşasın hayat.”
(EMK)