Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
İstanbul, Büyükada’daki eğitim toplantısında gözaltına alınan insan hakları savunucuları hakkında yedi gün daha ek gözaltı kararı çıkarıldı.
5 Temmuz’da gözaltına alınan ve “silahlı terör örgütüne üyelik”le suçlanarak haklarında yedi gün gözaltı kararı verilen insan hakları savunucularının yarın gözaltı süresinin bitmesi bekleniyordu.
Soruşturmayı yürüten İstanbul Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu savcılarından Can Tuncay ikinci kez yedi gün ek gözaltı süresi aldı. Gözaltındaki hak savunucularının evlerinde de dün akşam aramalar yapıldı
İnsan hakları savunucularının avukatlarından Oya Meriç Eyüboğlu bianet'e,"Ortada suç yok ama 'Nasıl suç bulsak?' diye arayış olduğu kaygısını yaşıyoruz" dedi.
"Bu arayıştan da bir şey çıkmayacak kuşkusuz. Müvekkillerimizin moralleri yerinde, sürecin sona ermesini bekliyorlar."
Gözaltındakiler
İdil Eser (Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü), İlknur Üstün (Kadın Koalisyonu), Nalan Erkem (Helsinki Yurttaşlık Derneği), Özlem Dalkıran (Helsinki Yurttaşlık Derneği), Günal Kurşun (İnsan Hakları Gündemi Derneği), Veli Acu (İnsan Hakları Gündemi Derneği), Nejat Taştan(Eşit Haklar İzleme Derneği), Şeyhmuz Özbekli (Hak İnisiyatifi), Ali Garawi (İsveç vatandaşı insan hakları eğitimcisi), Peter Steudtner (Almanya vatandaşı insan hakları eğitimcisi)
"Nasıl suç bulsak?' arayışı olduğu kaygısındayız"
Eyüboğlu, gözaltı süresinin uzamasını şöyle yorumladı:
"Vatan Caddesi İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde Cuma gününden itibaren süren temaslarımızda ek gözaltı süresi alma olasılığının yüksek olduğunu söylüyorlardı.
"Savcılık temaslarında da bir yandan işlemi hızlandırmak istediklerini bir yandan da yetişme ihtimalinin uzak olduğunu ve sürecin uzayabileceğini söylemişlerdi. Ev aramaları ile birlikte oradan alınan materyallerin de ekleneceği düşünülünce ek süre sürpriz olmadı. Gözaltındaki arkadaşlarımıza da sürenin uzayabileceğini söylüyorduk.
“Ortada suç yok ama ‘Nasıl suç bulsak?’ diye arayış olduğu kaygısını yaşıyoruz. Ev aramalarını buna yoruyoruz. Bunun getirdiği hoşnutsuzluk içidneyiz. Bu arayıştan da bir şey çıkmayacak kuşkusuz ama gözaltı süresi anlamsız şekilde uzamış oldu.
“Müvekkillerimizin moralleri köyü değil. Sürecin sonlanmasını ekliyorlar. Sürenin sonunda adliyeden hep birlikte çıkacağımızı umuyoruz."
"Ev aramalarında itirazlarımızı kaydettik"
Eyüboğlu, dün akşam saatlerinde gözaltındaki hak savunucularının evlerinde yapılan aramalara dair şu bilgileri paylaştı:
"Dün akşam saatlerinde İstanbul, Ankara ve İzmir’de ev aramaları oldu. Aramalardan, Nalan Erkem avukat olduğu ve avukatların ev aramasının özel usulü olduğu için polisler eve gelip çilingir çağırmaya niyetlendiklerinde haberimiz oldu. Böylece sürece müdahil olduk.
“Nalan Erkem’in ev aramasının prosedüre uygun işletilmesi için gece yarısına dek uğraşıldı. Normalde savcının baroya haber vermesi ve baronun avukat görevlendirmesi yapması gerekiyor. Polisler bu prosedür işletilmeden gelmişlerdi. İtirazımız üzerine süreç işledi, polisler baronun avukat görevlendirmesinin ardından aramaya başladı.
“Diğer evlere gittiğimizde ise aramalar başlamıştı. O aşamadan sonrasına eşlik ettik. Tutanaklara şerh ve itirazlarımızı kaydettik.
“Ben ağırlıklı olarak Özlem Dalkıran’ın evindeki aramaya eşlik ettim. Aramalarda dijital araçlar, varsa harddisk, CD, flash bellek gibi eşyalara el kondu.
“Şu ana ulaştığımız sınırlı sayıdaki belgede dek ‘terör örgütü üyeliği’nden söz ediliyordu. Dün akşam polislerin ellerindeki arama kağıdında suçun konusu ‘terör örgütüne yardım’ yazıyordu. Bunun bir dikkatsizlik mi olduğunu geeçeği mi işaret ettiğini bilmiyoruz.”
Cumhuriyet'ten Canan Coşkun'un haberine göre Kadın Koalisyonu'ndan İlknur Üstün'ün evinde yapılan aramada aralarında Ece Temelkuran'ın "Biz Burada Devrim Yapıyoruz Sinyorita" isimli kitabının da yer aldığı üç kitaba, Üstün'ün kadın çalışmaları ile ilgili video ve fotoğraflarının yer aldığı CD'lere, SİM kartlarına, iki adet eski telefonu ile dijital materyallere de el konuldu.
"Gözaltına itiraza ret"
Eyüboğlu, gözaltı yakalama, ek süre ve kısıtlama kararı ve diğer hukuki aykırılıklara ilişkin itirazlarının dün itibariyle reddedildiğini söyledi.
“Gözaltı sırasındaki el konulan dijital materyallerin imajlarının alınması sırasında avukatlar olarak olmak istediğimizi bildiren, imajlardan örneğin verilmesini isteyen başvurularda bulunduk. Bu taleplerimiz de dün itibariyle savcılıktan emniyet müdürlüğüne iletildi.
“Dosyadaki kısıtlama durumunda dahi alabileceğimiz gözaltı, ifade, üst arama tutanakları gibi belgeleri de bu sabah itibariyle aldık." (BK)