Hakkında “basın yoluyla örgüt propagandası yaptığı” iddiasıyla dava açılan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur-Fincancı, 23 Aralık’ta hakim karşısına çıkacak.
TTB eski Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, 7 yıl 6 ay hapis cezası istenen meslektaşı Korur- Fincancı hakkındaki davayı bianet’e yorumladı.
Prof. Dr. Aktan, “TTB başkanının kurmuş olduğu bir cümle nedeni tutuklu olması akla ve mantığa sığmaz. Tek mantığa uyan durum ise bu işlerin Türkiye’de olması” dedi.
TIKLAYIN-"Baskılar hekim dayanışmasıyla etkisiz kalacak"
"Ülkenin en güvenilir kurumlarından"
Korur- Fincancı’nın tutuklanmasının TTB’ye yönelik yıllardır devam eden baskının bir sonucu olduğunu belirten Prof. Dr. Aktan, şunları söyledi:
“Uluslararası tanınırlığı olan insan hakları savunucusu TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın bir cümlesinden yola çıkarak hem kendisini ve hem de TTB’yi yok etmeye çalışmak tam da bu ülkeye has bir davranış şekli.
“TTB yıllardır ülkenin en güvenilir kurumlarının ön sıralarında yer alıyor. Bu Gezi Direnişi sırasında da böyleydi, pandemi sırasında da öyle oldu. İdam cezasına karşı çıktığında da tehdit edildi, “Savaş bir halk sağlığı sorunudur” dediğinde de.
TIKLAYIN-"Bu karanlık günler geçecek, biz Şebnem'in yanında olalım"
"TTB'de mahkemeye çıkmayan yoktur"
“TTB daha önce de mahkeme kapılarında sıkça görüldü. Aslında TTB veya tabip odalarında yönetici olup da mahkemeye çıkmamış birini bulamazsınız. Mahkeme sıradanlaştı, ‘Savaş halk sağlığı sorunudur’ diyen TTB yöneticileri uzun bir göz altı süresi yaşadılar.
"Fakat hükümet ne yaparsa yapsın hekimler, zaman zaman hepsi aynı fikirde olmasa da, meslek örgütlerine sahip çıkmışlardır, bundan sonra da böyle devam edecektir.”
TIKLAYIN-"Şebnem'e yapılan yargısız infaza karşı sesimizi yükseltmeliyiz"
TIKLAYIN-"İktidarın güç gösterisine karşı Şebnem ile dayanışma içinde olmalıyız"
"Haberin veriliş biçimine eleştirim var" |
Korur-Fincancı, Medya Haber’de yaptığı değerlendirmeler ile ilgili bianet’e şu açıklamayı yapmıştı: “Yayınlanan görüntülerde, kasılmaları ve istemsiz hareketleri olan insanlar görülüyor ve kimyasal silah kullanıldığı iddia ediliyor. Ben, katıldığım yayında bu istemsiz hareketlerin sinir sistemini tutan bir kimyasalın etkisiyle olabileceğini belirttim ve bir kimyasal kullanıldığı iddiası varsa da bununla ilgili etkili bir soruşturma yapılması gerektiğini ifade ettim. “Ölüm meydana gelmişse; Minnesota Protokolü'ne göre tıbbi bir araştırma yapılması gerektiğini, bağımsız kurumlar tarafından da bir soruşturma yapılmasının zorunluluk olduğunu çünkü bunun Cenevre Sözleşmesi kapsamında savaş suçu olarak değerlendirildiğini söyledim. Ancak haber, benim bu olayı kanıtladığım şeklinde yansıtılmış, yani pek doğru yansıtılmadı.” TIKLAYIN - Şebnem Korur- Fincancı: Susmadığımı defalarca kez kanıtladım |
Ne olmuştu? |
Medya Haber'e konuşan Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Şebnem Korur-Fincancı, TSK'nın askeri operasyonlarda kimyasal silah kullandığı iddialarına ilişkin görüntüleri incelediğini belirtti: "Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik-zehirli kimyasal gazlardan biri kullanılmış durumda. Her ne kadar kullanılması yasak olsa da çatışmalarda kullanıldığını görüyoruz." Bağımsız heyetlerin bölgede inceleme yapmasının uluslararası sözleşmeler gereği zorunlu olduğunu belirten Prof. Dr. Şebnem Korur-Fincancı, "Uluslararası sözleşmelerin uygulanması ve kimyasal silahların kullanımını yasaklayan Cenevre Sözleşmesi kapsamında böyle bir iddia ortaya çıktığında nasıl bir araştırma yapılacağı da Minnesota Protokolü'nün ilkelerinin ele alınması gerekiyor" dedi. Korur-Fincancı bu açıklamalarının ardından iktidara yakın medya kuruluşlarınca hedef gösterildi. Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Savunma Bakanı Hulusi Akar da kimyasal silah iddialarını yalanlayan açıklamalar yaptı. Ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı hakkında "Terör Örgütü Propagandası Yapmak", "Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama" suçlamalarından soruşturma başlattığını açıkladı. Korur-Fincancı'nın soruşturma kapsamında ifade vermesi bekleniyordu. Fakat 26 Ekim'de polisin evine yaptığı baskınla gözaltına alındı ve Ankara'ya götürüldü. Şebnem Korur-Fincancı, 27 Ekim'de "örgüt propagandası" suçlamasıyla tutuklandı. |
(RT)