Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Tülay Hatimoğulları, yayınladığı yazılı bir açıklama ile Diyarbakır’da yaptığı konuşmasının bazı medya organları ve sosyal medya kullanıcıları tarafından çarpıtıldığını açıkladı. Hatimoğulları, "Hiç kimsenin gücü bizlerin barış ısrarını ve sözünü çarpıtmaya yetmeyecektir” dedi.
“Barışçı çözüm her türlü yıkımdan da kaçınmanın tek yoludur”
Hatimoğulları açıklamasında şunları belirti:
"Son söyleyeceğimi öne alarak başlamak istiyorum: Hiç kimsenin gücü bizlerin barış ısrarını ve sözünü çarpıtmaya yetmeyecektir. Tüm çabamız onurlu bir barış içindir. Nokta.
Dün Diyarbakır’da yaptığım bir konuşmada söylediğim sözler, kimi medya organlarında ve sosyal medya mecralarında çarpıtılmış, anlamından uzaklaştırılarak “tehdit” amaçlı kullandığım iddia edilmiştir.
Bu tanım ve yaklaşım ile söylediklerimin en ufak bir ilgisi yoktur. Bu kadar kritik ve önemli bir dönemde tam anlamıyla sorumlu ve özenli yaklaştığımızın bilinmesi gerekir.
Bugün olması gereken, hem Türkiye sınırları içinde hem de Ortadoğu’da Kürt sorununun demokratik ve barışçı çözümünün sağlanmasıdır. Sadece yerel değil aynı zamanda bölgesel bir mesele olan Kürt sorununun çözümü için parti olarak elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu her konuşmamızda belirtiyoruz. Barışçı çözüm her türlü yıkımdan da kaçınmanın tek yoludur. Vurgulamak istediğim de bu konudur.
Böyle bir dönemde tepki veya tehdit dili ile herhangi bir çözüm elde edilemeyeceğini tecrübelerle bilen bir partiyiz. Esas meselemiz, en sağlıklı şekilde barışçı ve demokratik çözümün gerçekleşmesi için adımlar atılmasıdır. Kamuoyuna saygılarımla sunarım."
AKADEMİSYEN ESRA ELMAS YANITLADI
Kürt meselesi çözülmeden yeni bir siyaset mümkün mü?
Hatimoğulları ne söylemişti?
Hatimoğulları, DBP’nin Diyarbakır’daki Halk Buluşmasında konuşmuştu ve şunları söylemişti:
Değerli Kürt halkı, özellikle başta sizler olmak üzere ama Türkiye’de yaşayan diğer bütün halkların da merakla ve dikkatle izlediği yeni gelişmeler var. Bu gelişmeleri biliyoruz. En çok siz değerli Kürt halkı büyük bir heyecanla takip ediyorsunuz. İmralı kapıları şimdilik açılmıştır. DEM Parti heyeti Sayın Öcalan'ı İmralı'da ziyaret etmiştir. Sayın Öcalan’ın heyetimize söylediği bir iki noktayı sizlerle paylaşmak istiyorum. 7 maddelik açıklamayı yaptık onları elbette izlediniz. Sayın Öcalan şunu söylüyor, "Suriye'deki gelişmeleri herkes yakinen takip etmelidir. Filistin’deki, Gazze’deki gelişmeleri herkes yakinen takip etmelidir. Bugün emperyalist güçlerin bölgede oynamak istediği oyunlara baktığımızda Türkiye Kürdistanını da diğer bölgeleri de her yeri Gazze'ye çevirmek istiyorlar. Bu nedenle Kürt sorunu çözülmelidir. Bu nedenle onurlu bir barışa imza atılmalıdır" diyor. Bizler de bu sözlerin arkasındayız. Bir şey daha iletti, bizler de elçi olarak onu sizlere iletmek isteriz. "Dışarıda onurlu halkımıza, mücadeleden asla vazgeçmeyen, İmralı kapılarının açılmasına vesile olan değerli halkımıza selam ve sevgilerimi iletiyorum" dedi.
Devlet aklı gelişmelerden ders çıkarmalı ve barışın önünü açmalıdır
Biz de bütün bunlardan hareketle devlet aklına sesleniyoruz. Suriye'deki gelişmeleri de Kızıldeniz'den bu topraklara kadar her kesimdeki gelişmeleri yakından izlemekteyiz. Devletin aklı bunları analiz etmelidir. Kürt halkı 40 yılı aşkın devam eden saldırılara, savaşa, çatışmalara rağmen 4 parça Kürdistan’da varlık mücadelesini sürdürdü, mücadelesini büyüttü. Şimdi özerk yönetimini Rojava’da oluşturabilecek seviyeye geldiyse burada Kürt halkının çok önemli bir başarısı vardır. Tarihsel bir kırılma anından geçiyoruz. Bu tarihsel kırılmada ya pozitif bir şekilde kırılma gerçekleşecek barışı inşa edeceğiz ya negatif yönde kırılmalar gerçekleşecek ve her yer Gazze olacak. O nedenle devlet aklına biz buradan seslenmek istiyoruz bir daha. İmralı'da gerçekleşen bu görüşme yetmez, İmralı kapıları açılmalıdır, Sayın Öcalan’ın barış için, sadece Türkiye barışı değil bütün Ortadoğu barışı için de çalışabileceği fiziki koşulların sağlanması gerekir. Burada Kürdistan’ın kalbinden Amed’ten halkın iradesini temsil eden bu salondan bizler hep birlikte İmralı’ya selamlarımızı ve saygılarımızı sunuyoruz.
(EMK)