* Fotoğraf: Ekoloji Birliği
Kazdağları‘nda, Cengiz Holding’in Halilağa Bakır Maden Ocağı ve Zenginleştirme Tesisi Projesi için TEMA Vakfı ve Çan Çevre Derneği’nin açtığı davanın bilirkişi keşfi dün (21 Kasım) protestolar altında yapıldı.
Keşfin Hacıbekirler köyünden başlaması beklenirken, 10 kilometre uzaklıktaki Muratlar köyünden başlatıldı. Hacıbekirler köyünde bekleyen kalabalık grup da Muratlar Köyü’ne geçti. Davacıların, keşfe müdahil olma isteği bilirkişi hâkimi tarafından reddedildi. Çevreciler ve köylüler, Cengiz Holding’i açtıkları pankart ve dövizler ile protesto etti.
“Kazdağları’ndan defol Cengiz”, “Cengiz Holding, Kazdağları’nı terk et” yazılı pankart taşıyan köylüler ve doğa savunucuları, Kazdağları’nın madenlerle zehirlenmesine izin vermeyeceklerini söyledi.
Doğan: Bakır görünümlü altın madeni
Konuya ilişkin açıklama yapan Ekoloji Birliği Eş Sözcüsü ve Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, bakır ile altın madenlerinin birlikte yürütüldüğüne dikkat çekerek şunları söyledi:
“Kamuoyunun tepkisinden kurtulmak için altın yerine bakır deniyor. Bakır görünümlü altın madeni yapmak istiyorlar. Çok büyük bir alan. 5 bin hektarın üzerinde ruhsat alanı, bunun içinde de 600 hektarın üzerinde ÇED alanı var. Bu maden Kazdağları’nı talan edecek projelerden sadece biri. Cengiz Holding’i ve diğer doğa talanı projeleri Kazdağları’nda istemiyoruz.”
Özaydın: Suya ağır metal karışacak
TEMA Vakfı, Çan Çevre Derneği ve davacılar adına konuşan avukat Burcu Özaydın ise şu açıklamaları yaptı:
“Biz altı tane STK ve 80 yurttaş olarak ayrı bir dava açtık. Bizim davamızda olacağı için bu rapor, bilirkişi keşfine katılmak istediğimizi belirten bir dilekçe verdik ancak, hakim keşfe katılma talebimizi reddetti. Sadece gözlemci olarak katılabildik.
“Temel içme suyu kaynakları maden alanında kalıyor. ÇED raporunda da ‘evet bu köylerin su kaynakları maden alanında ama biz köylere başka yerden su getireceğiz’ deniliyor. Nereden su getirecekler hiç belli değil. Zaten bu madenin kurulması durumunda yer altı sularına ciddi oranda ağır metaller kimyasallar, zehirler karışacak.
“Üç köy haritadan silinecek”
“Madenleri ayrıştırmak için siyanür havuzları, yüzlerce metre derine inen cehennem çukurları açılıyor. Yeraltına sularına doğrudan ağır zehirler karışıyor. Sadece bu üç köy değil bütün Ezine ovası, Bayramiç ovacı yeraltına karışan kimyasallardan dolayı zehirlenecek. Ne içme ne kullanma suyu kalacak, üç köy haritadan silinecek.
“Köylüler, başından beri bu projeye itiraz ettiklerini istemediklerini belirtiyorlar. Bütün Bayramiç halkı, Çanakkale halkı her yerde ifade etmesine rağmen ısrarla bu proje yapılmak isteniyor. Sadece 15 yıl buradan altın ve bakır madeni çıkarabilmek için bütün bu ovayı dağı, yüzlerce dönem araziyi, binlerce hektarlık alanı yok edecekler.”
“Su kaynakları yok olacak”
Avukat Özaydın, proje alanının Halilağa, Hacıbekirler ve Muratlar köylerinin içme suyu kaynakları üzerinde bulunduğunu ifade ederek, şirketin de bunu ÇED raporunda kabul ettiğini de ifade etti:
“Madenin Hacıbekirler Köyü’ne uzaklığı 750 metre. Hacıbekirler Köyü’nde yaşanması mümkün değil, bu köy taşınmak zorunda. Halilağa ve Muratlar Köyü de yine maden sahası içinde ve atık havuzlarına çok yakın köyler.
“Şirket, üç köyün suyunu kullanacağını söylüyor, köylere başka bir kaynaktan su getireceğini ifade ediyor. Ama o suyu nereden getireceğini söylemiyor. Çünkü zaten maden bölgesi, bu bölgenin temel su kaynağı. Başka bir yerden su getirebilmeleri mümkün değil.”
Cengiz’in projesi
Çanakkale Kazdağları’nda, Kanadalı Alamos Gold ve yerli iştiraki Doğu Biga Madencilik A.Ş.’nin çevreye verdiği tahribatın ardından, Cengiz Holding 2019 yılında Halilağa Bakır Ocağı Tesisini 55 milyon dolara satın alarak, Kapasite Artışı, Cevher Zenginleştirme Tesisi ve Atık Depolama Tesisi Projesi için çalışma başlatmıştı.
TIKLAYIN - Cengiz Holding "meyve verecek ağaçları" nasıl yok etti?
2 yıl inşaat dönemi, 15 yıl işletme dönemi ve 2 yıl kapatma döneminin planlandığı 'Halilağa Bakır Projesi' için, her ne kadar "bakır madeni projesi" dense de proje alanında 2012 yılında "Halilağa Altın Madeni Projesi" ismiyle ÇED süreci yürütülmüştü. O proje de ÇED olumlu kararı almıştı. Ancak yine, yöre halkı ve çevre örgütlerinin tepkisi bu projenin gerçekleşmesini engellemişti.
Çanakkale’nin yıllık su ihtiyacı 12 milyon ton. Cengiz Holding’in Kazdağları’ndaki bakır madeni projesi için yıllık 4,1 milyon ton su kullanacağı ileri sürülüyor. Bedelinin 923 milyon TL olduğu çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) dosyasında ifade edilen projede, ÇED izni alanı yaklaşık 600 hektar ve üç poligondan oluşuyor.
Projeye karşı üç ayrı dava açıldı. Birinci dava TEMA ve Çan Çevre Derneği'nin, ikincisi 6 tane kurumsal ve 80’in üzerinde vatandaşın katılımcısı olduğu dava, üçüncüsü ise Ziraat Mühendisleri Odasının davası. Davalardan ikisi için ara karar verilerek yürütmeyi durdurma kararı TEMA’nın açtığı davadaki bilirkişi incelemesi için bekletiliyor.
(TP)