Diyarbakır bağımsız milletvekili Leyla Zana ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bugün saat 15.00'te Başbakanlık Konutu'nda görüştü. Görüşmeye Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da katıldı.
Bir buçuk saat süren görüşmenin ardından taraflar herhangi bir açıklama yapmadı.
Görüşme hakkında bianet'e konuşan Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar, Leyla Zana gibi güçlü bir siyasi aktörün Başbakan'la görüşmesini olumlu bulduğunu belirterek, Kürt meselesini tartışarak çözmek dışında hiç bir şansımız olmadığını vurguladı.
Aktar, Diyarbakır'ın görüşmeye temkinli baktığını, geçmiş tecrübelerden yola çıkarak "yoğurdu üfleyerek yediğini" söyledi.
"Önceki deneyimlerden hareketle, Diyarbakır hayatta karşılığı olan somut adımlar görmek istiyor. O olursa Diyarbakır'da iyimser bir hava yayılır. Ancak şu anda bir temkinlilik var."
"Görüşme hakkında açıklama yapılmazsa, taraflar sorgulanır"
Görüşmenin içeriğine ilişkin kamuoyuna açıklama yapılmamasının, "görüşme sır perdesi arkasına mı gizlendi?" sorusunu beraberinde getirdiğini söyleyen Aktar, "Eğer bu uzun süreli olursa ve bundan sonra da olumlu bir gelişme olmazsa, bu görüşme Zana açısından da hükümet açısından da sorgulanacaktır" dedi.
Aktar, görüşmeyle ilgili olarak Zana veya Erdoğan kanadından kısa süre içinde açıklama yapılması gerektiğini, açıklama yapılmaması durumunda ise başka görüşmelerin yapılması ve somut adımların hayata geçirilmesinin şart olduğunu vurguladı.
"Mesela Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecridin kaldırılarak, avukatlarıyla ve ailesiyle görüşmesinin önünün açılması lazım. BDP'yle görüşmelerin parlamento zemininde daha sıklaştırılması ve diyalog geliştirilmesi lazım."
"Ayrıca KCK tutuklamalarına karşı ciddi bir siyasi irade gösterilmesi gerekiyor. Özel Yetkili Mahkemeler kaldırılarak, tutukluluk süreleri kısıtlanarak ve ifade özgürlüğünün sınırları genişletilerek bu siyasi irade gösterilebilir."
"Bu gibi somut adımlar kısa sürede atılırsa, bu görüşmenin olumlu yansımaları olarak hem hayatta hem de toplumda karşılığını bulacaktır."
Zana "Başbakan'a inanıyorum" demişti
Zana 14 Haziran'da Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu ve Ankara temsilcisi Metehan Demir'e verdiği röportajda, Başbakan Erdoğan'ın Türkiye tarihinin en güçlü hükümetinin başı olarak Kürt sorununu çözebilecek yegane kişi olduğunu belirtmiş ve "Ben onun bu işi çözeceğine inanıyorum. Buna dair umudumu da, inancımı da asla yitirmedim. Yitirsem burada olmazdım, yitirmek de istemiyorum" ifadesini kullanmıştı.
Zana dün eski Demokrasi Partisi (DEP) Milletvekili Orhan Doğan'ın mezarı başında yaptığı konuşmada da şunları söylemişti:
"Bu topraklara mutlaka barış gelecek. Barışa olan inancımızı korumalıyız. Hiçbir savaş sonuna kadar devam etmez. Bu topraklara barış mutlaka gelecek. Bir halka saygılı olmak her iki tarafında kazancı olacaktır."
"Ne derlerse desinler, ne olursa olsun, bizim ruhumuz birlik ve beraberlikten yanadır. Bütün hizmetlerimiz halkımız içindir. Dost ve düşman herkes bilsin ki, bu birliktelik bu topraklara mutlaka barışı getirecektir, barış bu topraklarda mutlaka yeşerecektir. Belki bizim ömrümüz yetmez. Ne krallık tahtı, ne iktidarlar devamlı değillerdir." (EKN)