"Poşu davası"nda 11 yıl 3 ay hapis cezası alan öğrenci Cihan Kırmızıgül hakkında mahkeme gerekçeli kararını açıkladı.
Galatasaray Üniversitesi Endüstri Mühendisliği 3.sınıf öğrencisi Cihan Kırmızıgül'ün 11 yıl 3 ay hapis cezası almasının nedeni İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 17 sayfalık gerekçeli kararında şöyle anlatıldı:
Mahkeme, Kırmızıgül'ün yalnızca puşi taktığı için hapiste olmadığını söyleyerek "Sanığın yakalanması esnasında üzerinde sadece puşi olduğu için gözaltına alındığı şeklindeki savunmasına itibar edilmemiştir" dedi.
"Sanığın görüştüğü kişiler arasında terör örgütü lehine birtakım suçlara karışmış kişiler olduğu ve bu kişilerle olan diyaloğu nedeniyle bu yönde bir çevresinin olduğu anlaşılmıştır" ifadelerinin bulunduğu kararda, Kırmızıgül'ün olayla ilgili verdiği ifadelerin çelişkili olduğunu vurgulandı.
Ciddi çelişkiler var
Kararda, "Sanığın olayın başlangıcında söyledikleri, yakalanış anına ilişkin söyledikleri, yakalanmasından sonra gerek olay mahallinde gerekse olaydan sonra polis merkezine götürüldüğü anda yaşadıklarına dair söylediği hususlar arasında ciddi çelişkiler tespit edildi" denildi.
PKK/Kongra-Gel'in, kendi yayın organlarından olay öncesinde "15 Şubat komplosu" olarak adlandırdıkları dönemde eylemler yapılması yönünde çağrılar yaptığı belirtilen kararda, "Sanığın 20 Şubat 2010'da örgüt adına yüzünü olay esnasında puşi tabir edilen bez ile kapatmak suretiyle yasadışı eyleme katılarak BİM markete, önündeki kaldırıma ve yola içinde bulunduğu grupla birlikte molotof kokteyli attığı, olay sonrasında kaçmaya çalışırken yakalandığı anlaşılmıştır" denildi.
Gizli tanığın, emniyet müdürlüğünde yaptığı teşhisin "sanığın olay yerindeki görüntüsüne en yakın olduğu an" olması nedeniyle daha güvenilir olduğu söylenen kararda, "Gizli tanığın anlatımlarının, mahkemede dinlenen olay tutanağı tanıklarının ve özellikle tanık Soner Ergezer'in anlatımlarıyla uyumlu olması, doğrular mahiyette olması bir bütün halinde değerlendirildiğinde gizli tanığın, olay tutanağı tanıklarının anlatımları mahkememizce kabule şayan görülmüştür" denildi.
Ne olmuştu?
Gizli tanık mahkemeye gelen ifadesinde Kırmızıgül'ün teşhisine dair yaptığı tespiti değiştirmişti. Gizli tanığın ilk ifadesi iddianamenin en büyük dayanağıydı. Gizli tanık ikinci ifadesinde, "Benim polis merkezinde teşhis ettiğim sanık bu değildi" demişti.
Kırmızıgül'ü takip ettiği ve yakaladığı iddia edilen yedi polisin olay esnasında olay yerinde bulunmadığı ortaya çıkmıştı. Tanık polisler, Kırmızıgül'ü aradan çok zaman geçtiği gerekçesiyle teşhis edemeyecekleri yönünde ifade vermişti.
16 Kasım 2011'de polislerin dinlendiği duruşmada polislerden Halil Kuloğlu, "Çok zaman geçti, sanığı hatırlamıyorum. Ama tutanağı imzaladıysam teşhis edilen sanık Cihan'dır" deyince, avukat Eren, "Gözaltına aldığı kişi için 'yanlış kişiyi almışız' demez tabii" demişti.
Polisler Erkan Güneş ile Günay Altun ifadelerinde "Cihan'ı hatırlamadıklarını" söylemiş, polis Soner Ergezer, Kımızıgül'ün 20 Şubat'ta Kağıthane'de BİM markete molotof atan grupta olduğunu, "Cihan'ın üzerindeki giysilerden teşhis ettiğini" savunmuştu.
Duruşmada bulunan Kırmızıgül ise "O polisler beni hatırlamıyor ama ben onları iyi tanıyorum. Burada ifade veren iki polis, bana gözaltındayken zorla tutanağı imzalatmaya çalışan, beni döven polisler" demişti. (IC)