"ABD Ortadoğu Türkiye" kitabının yazarı Doç. Dr. Haluk Gerger, Türkiye'nin İsrail-Filistin sorunundaki rolünün, eskiden beri İsrail ve ABD stratejisinin "truva atı" olduğunu söylüyor.
bianet'in sorularını yanıtlayan Gerger'e göre, İsrail'in amacı, Filistinlilerin direniş dinamiklerini kırmak, Türkiye'nin politikası da, bunun "yumuşak güçle sağlanmasını bölge ülkelerine telkin etmek."
Gerger, Başbakan Erdoğan'ın bugün Suriye'yle başladığı, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan'la devam edeceği ziyaretlerin karakterinin bu telkin politikası olduğunu söylüyor.
Erdoğan yine "saygısızlık" dedi
Erdoğan bugün Ankara'da, yola çıkmadan önce yaptığı basın toplantısında, İsrail Başbakanı Ehud Olmert'le Türkiye'nin arabulucu olduğu İsrail-Suriye görüşmelerini konuştuğunu söyledikten sonra, " kendilerine özellikle 'Filistin-İsrail noktasındaki sıkıntılarda Türkiye olarak barışın sağlanmasına yönelik yardımcı olmaya çalışabiliriz' dedik. Bunu farklı yerlere çekmeyi samimiyetsiz buluyorum. Özellikle bu görüşmeleri yaptıktan 3-4 gün sonra Gazze'ye yapılan bu acımasız operasyonlar bize karşı bir saygısızlıktır" dedi.
Gerger: İkiyüzlülük
Bu tavrı "ikiyüzlülük" olarak değerlendiren Gerger, Başbakan'a şu soruyu soruyor: "Bugün Gazze'yi bombalayan pilotlar Türkiye'de eğitildi mi, eğitilmedi mi? Bunlara izin verirken başka nereyi bombalayacaklarını düşünüp de izin verdiniz?"
Gerger'in Türkiye'nin İsrail-Filistin sorunuyla ilgili tutumuna dair diğer saptamaları şöyle.
İsrail Filistin direnişini kırmaya çalışıyor: İsrail, Gazze ve Batı Şeria'dan çekilirken, "askeri yöntemlerle burayı zapturapt altına alamayız" diyordu. "İnat edersek bu İsrail'in sonu olur" deniliyordu. Buldukları çözüm, Filistin'de bir bağımsız devleti tanımak ama bunu bir uyduya dönüştürmek, İsrail'in dolaylı genişlemesinin aracı yapmak oldu. Yaptıkları duvar da bunun ürünü.
Bunun önündeki temel engel Filistin direnişi. Hamas bu direnişin örgütlü hali, ama tek başına bir şey ifade etmiyor. İdeolojik güç değil. Filistin'de işgale karşı 1948'den beri bir direniş, deneyim ve bellek var. Bu direnişin örgütlü simgeleri ve araçları değişiyor. Arafat, FKÖ, Komünistler, şimdi de Hamas. Mesele, Hamas'ın saldırması falan değil, bu direnişi kırmak.
İsrail'in çekicine örs olmak: Ortadoğu'da İsrail ve ABD ne istiyorsa, Türkiye de onun propagandasını yapıyor. Erdoğan İran'a "nükleer silah yapma, ABD'yi kızdırma", Suriye'ye "ABD'yle iyi geçin", Hamas'a "saldırıları durdur, İsrail'le anlaş" diyor. Şimdi de ülkeleri yumuşatmaya gidiyor; yumuşatsınlar ki İsrail de direniş iradesini kırsın. Türkiye, İsrail'in çekicine örs oluyor.
Erdoğan'ın telaşı suç ortaklığından: "Saygısızlıktır" açıklamasındaki telaşı suçüstü yakalanmaktan. Bu açıklama daha çok, seçim öncesi telaşıyla kendi tabanına seslenmek. Hamas'la görüşmeleri de İslam ülkeleri arasında telkin ve Türkiye'de kendi tabanına mesajdı. Peki İsrail'e niye kızıyor? Çünkü İsrail "aşırı şiddet" kullanarak Türkiye'nin kendisini savunmasını zorlaştırıyor. Erdoğan "Bunu yumuşak güçle yapalım" demeye getiriyor. (TK)