Çavdar'ın "İş Bilir Bürokrat", "İSKİ Unutulmamalı" ve "Yetimhaneden miras mı veriliyor?" başlıklı yazıları nedeniyle hem yazar hem de gazete sahibi Naci Alan, Eylül ve Ekim aylarında hakim karşısına çıkacaklar.
"Siyasal iktidarı uyarmak için yazdım"
Ankara Basın Savcılarına "Enerji Operasyonu başlayınca daha önce bana gelen bilgiler ışığında şüphelerimi dile getirip gerek siyasal iktidarı gerekse diğer ilgilileri uyarmak için yazıları yazdım" şeklinde ifade veren Çavdar'ın aynı yazılarından dolayı savcılardan Hamza Uçar, 7 Nisan'da dava açtı.
Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 482/1-4 ve 273. maddeleri uyarınca cezalandırma istenen iddianamede, "yayın yoluyla hararet edildiği, her ne kadar sanık ve vekili hakaret kasti ile hareket etmediklerini savunmakta iseler de; şikayet konusu yazıların içeriği bir bütün olarak değerlendirildiğin de eleştiri sınırlarının aşıldığı ve hakaret kastı ile hareket edildiğini kabulü gerektiği bütün evrak içeriğinden anlaşılmış bulunmaktadır" denildi.
Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 9 Haziran'da başlayan davaya, 20 Eylül'de devam edilecek. Aynı konuyla ilgili aynı mahkemede görülen diğer bir ceza davası da 7 Haziran'da görüldü. Bu duruşmada avukatının temsil ettiği yazar Çavdar'ın 27 Eylül'deki duruşmada bulundurulması için "polis zoruyla ifadesinin alınması, gelmemesi halinde tutuklanarak getirilmesi" şeklinde polise yazı yazıldı.
Yazara iki de tazminat davası
Taşkıran aynı yazılar nedeniyle, ayrıca iki de tazminat davası açtı. Taşkıran'ın avukatı kanalıyla yaptığı şikayette, "Müvekkilin kişilik hakkına, şeref ve hasiyetine, özel hayatına ve aile değerlerine açıkça tecavüz edilmiştir. Şöyle ki; gerçekte bu yönde hiçbir kanıt, resmi yazı, belge ve müvekkil aleyhine açılan hiçbir soruşturma olmamasına rağmen enerji operasyonu ile ilişkilendirilmekte, görevini kötüye kullanmak ve makamının gereklerini kendi özel çıkarlarına alet etmekle suçlanmaktadır" denildi.
Şikayet dilekçesinde, "İlgili köşe yazısında müvekkilin ismi açıkça zikredilmese de yapılan imalar, müvekkilin kişisel özelliklerinin vurgulanması ve açıkça makam belirtilmesi, müvekkili manen zarara uğratmış ve duyduğu derin üzüntü psikolojisini fevkalade olumsuz etkilemiştir" denilerek 5 milyar 500 milyon lira (5 bin 500 YTL) tazminat davası açtı.
Ankara 13.Asliye hukuk Mahkemesi'nde görülmeye başlanan tazminat davalarından ilki, 28 Eylül'e, Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde devam eden diğer dava ise 6 Ekim'e bırakıldı. (EÖ)