Antalya Finike’de öldürülen doğa savunucusu Büyüknohutçu çifti için, ekolojist platformlar çağrı yaptı. Çağrı metninde “bu cinayete sessiz kalmak istemeyen herkes” imzacı olmaya ve 27-28 Mayıs’ta Finike’de gerçekleşecek olan basın açıklamasına davet edildi.
bianet’e Ali Ulvi Büyüknohutçu ve Ayşin Büyüknohutçu çiftinin kızı Emine Büyüknohutçu ise, taş ocaklarının yakınında bir kamp kuracaklarını ancak önceliklerinin orada okunacak basın açıklaması olduğunu söyledi.
“Soruşturmanın gidişatını etkilememek için bütün sıkıntımıza rağmen susmaya çalışıyoruz. Fakat sosyal medyada ve basında doğru olan haberlerin yanı sıra çok fazla bilgi kirliliği de var. Bu nedenle hem süreci aktarmak, hem onların mücadelelerini sahiplenmek için katılımın olması ve imzacıların artması bizim için çok önemli.”
Büyüknohutçu, cinayetin azmettiricisi olarak bilinen “Çirkin” lakaplı kişinin henüz yakalanmadığını da kaydederken bu kişinin, babası Ali Ulvi Büyüknohutçu ailesinin kapattırdığı Bartu Mermer Ocağı’nda çalıştığını belirtti.
Yaşam savunucuları: Bu bir dönüm noktasıdır
“Türkiye, tarihinin en büyük çevre sorunlarını yaşarken, yaşamı korumaya çalışanlar ise ilk kez bir cinayete kurban gitmişlerdir. Antalya Finike Kızılcık yaylasında mermer ocaklarına karşı mücadele veren Ali Ulvi Büyüknohutçu ve Eşi Ayşin Büyüknohutçu dağ evinde silahla öldürülmüşlerdir. Yaşam savunucularının silahla cinayete kurban gitmeleri bir ilktir ve de bir dönüm noktasıdır!
“Bu nokta, sistem değişikliğinin yaşandığı referandumun kazanılmasına rağmen kağıt üzerinde kaybedildiği bir döneme de rastlamıştır(!)
“Bir ülkede, bir seçimin sonuçları bile hukukla düzeltilemezken, çevreci cinayetinin aydınlatılması şöyle dursun, bundan böyle daha da vahim durumlarla karşılaşmak mümkün olabilecektir. Böyle bir iklim yaratılmak istenmektedir. Buna izin verilmemelidir.
“Hukukun aciz kaldığı dönemin çevreciler açısından bir başka önemi daha vardır: Yaşam savunucularının küçücük bir parkı korumak için başlattığı direniş, "koskoca bir gezi" ruhunu ortaya çıkarmış, ama bunun karşısında da, her yaptığı koruma eylem ve faaliyetlerin de eleştiri, hakaret ve aşağılanmaya karşılaşmıştır. Böylelikle de çevrecilere karşı adı henüz konulmayan garip bir iklim oluşturmaya başlanmıştır. Oluşan iklim son cinayetle yeni bir aşamaya evrilmiştir.
“Büyük risk altındayız”
“Bizler doğa dostu, ekolojist, çevreci ve doğa korumacılar olarak bu yeni duruma karşı yeni bir duruş ve yeni bir tavır alışı hayata geçirme zorunluluğunda olduğumuzu idrak etmekteyiz. Bizler bir yandan doğada yaşam kuran, bir yandan da gözlerden uzak yerlerde bazen tek başına doğa koruma mücadelesi verenleriz.
“Oluşan iklimle büyük bir risk altındayız. Bu nedenle sesimizi duyurmalı ve bizimle aynı durumu paylaşan geniş halk yığınlarına da kendi durumumuzu iyi anlatmalıyız.
“Bu amaçla, cinayetin yaşandığı Antalya’da Türkiye’nin dört bir yanından; Trakya’dan, Marmara’dan, Ege’den, Karadeniz’den, Doğu’dan, Batı’dan, Kuzey’den Güney’den bir araya gelerek hem güvenlik sorunlarımızı hem de kurmak istediğimiz geleceğin hayallerini seslendirmeliyiz.
“Hunharca öldürülen Ali Ulvi Büyüknohutçu ve Ayşin Büyüknohutçu gibi acıların yaşanmaması için ağaçlardan, sulara, yollardan, yaylalara varıncaya kadar herkese dillendirmeliyiz. Finike mermer ocaklarına karşı verilen mücadelenin sonuna kadar sürdürüleceğini, ocaklar kapanıncaya kadar takip edeceğimizi ve ülkenin dört bir yanındaki sorunlara karşı aynı kararlılığımızı sürdüreceğimizi duyurmalıyız!
“27-28 Mayıs 2017 tarihinde, doğa için emek harcayan sizleri, herkesi ülkemizin dört bir yandan gelerek Antalya’da buluşmaya ve yanlışlara karşı sözümüzü söylemeye davet ediyoruz. Bizleri öldürmeye cüret edenlere de bizler; BİR ÖLÜR, BİN DOĞARIZ! demeye davet ediyoruz.
İmzacılar: EGEÇEP (Bütün bileşenleri ile), Munzur Koruma Kurulu (DEDEF), Fındıklı Dereleri Koruma Platformu, A Platformu, Yaşam ve Dayanışma Yolcuları, Perisuyu Koruma Platformu, Yeşil ve Sol, Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇEP), Loç Vadisi Koruma Platformu, Trakya Termik Santrallere Hayır Platformu, Senoz Vadisi Koruma Platformu, Silivri Çevre Derneği, İğneada Doğa Elçileri, Burhaniye Çevre Platformu (BURÇEP), Kömüre Hayır Platformu, Boğazpınar Köyü HES Karşıtı Platform, Yeşil Direniş Ekoloji ve Yaşam Gazetesi, Yeşilırmak Tozanlı Çevre Platformu, Yeşil Gerze Çevre Platformu (YEGEP), Bartın Çevre Kültür ve Doğal Varlıkları Koruma Derneği, Amasra’da Termik Santral İstemiyoruz Platformu, Amasra’ya Dokunma İnisiyatifi, Yukarı Köprüçay Havzası Koruma Platformu, Sütçülerliler Dayanışma Platformu, Mersin Çevre Dostları Derneği, Fatsa Derelerin Kardeşliği Platformu, Karadeniz Çevre Haberleri, Anıtpark Direniş, Gaia Dergi, İnadına Haber, Parklar Bizim Ankara
Ne olmuştu?
Toroslar ve Akdeniz Kıyıları Çevre Derneği Taş Ocaklarıyla Mücadele Platformu Sözcüsü Ali Ulvi Büyüknohutçu ve eşi Ayşin Büyüknohutçu Finike Kızılcadağ’da yaşadıkları dağ evinde ölü bulundu.
Büyüknohutçu çifti bölgedeki taş ocaklarına karşı mücadele veriyordu. Açtıkları dava ile bir ocağın kapanmasını sağlamışlardı.
9 Mayıs’ta yakınlarının aileye ulaşamadığı bilgisiyle çiftin evine giden komşuları jandarmaya haber verdi. Jandarma istihbarat ekipleri tarafından yapılan ilk incelemede cinayet olduğu tespit edilen olayla ilgili aynı bölgede oturan Ali Yumaç isimli kişi gözaltına alındı.
Yumaç, jandarmaya verdiği ilk ifadesinde işsiz olduğunu ve cinayetleri evden para almak için işlediğini söyledi.
Katil zanlısı Yumaç, 18 Mayıs’ta (dün) çıktığı savcılıkta ve mahkemede jandarmadaki ifadesini değiştirdi. Yumaç’ın son ifadesine göre, kapatılan taş ocağında çalışan “Çirkin” lakaplı bir kişi kendisine çifti öldürmesi için para teklif etmiş, o da bu teklifi kabul ederek çifti öldürdükten sonra olaya hırsızlık süsü vermişti. (TP/HK)