Dürzi askeri ve ruhani liderler Ahmed El-Şara'yı ve anayasasını reddediyor

Suriye'deki Dürzi cemaatinin ruhani lideri Hikmet el-Hicri, Perşembe günü Suveyda kentindeki toplumsal mücadele güçleriyle yaptığı görüşmede, Suriye geçiş hükümetini "kelimenin tam anlamıyla aşırıcı [radikal] bir hükümet" olarak değerlendirdi. "Uluslararası ceza [mahkemesi] tarafından aranıyorl[lar] ve bu konuda herhangi bir müsamaha [gösterilmesi] Suriyeliler olarak bizim için kabul edilemez."
"Var olma ya da olmama aşamasındayız, bir topluluk olarak [kendi] çıkarlarımız için çabalıyoruz ve her topluluğun zenginliği kendi insanları, kadroları ve doğru ulusal mirasıyla kaimdir" dedi.
El-Hicri, "Bu aşamada ve bu atmosferde ilerleyeceğiz, ancak bazı şeyler değişmezliğini koruyor; Şam'daki mevcut hükümetle herhangi bir anlayış veya mutabakat [birliği] yok, bu hükümet kelimenin tam anlamıyla aşırıcı [radikal) bir hükümet." diye ekledi.
Dürzi Harekat Komutanı Baha el-Cemal: "Colani'yi tanımıyoruz"
Bu arada, Süveyda Dürzi Harekat Komutanı Baha el-Cemal de Ahmed eş-Şara'yı Cumhurbaşkanı olarak tanımadıklarını ve "Anayasal Bildirge Taslağı"nı kabul etmediklerini açıkladı.
El-Cemal, "herhangi bir siyasal veya yasal düzenlemenin Dürzi toplumunun ruhani lideri [el-Hicri ] tarafından onaylanması gerektiğini" vurguladı.
Baha el-Cemal, ayrıca "Adil seçimlerle seçilecek bir cumhurbaşkanını tanıyacağız. Bir teröristi tanımıyoruz." dedi.
Komutan Batı Suriye'nin Alevilerin çoğunlukla yaşadıkları kıyı bölgelerinde patlak veren katliamları da kınadı. "[Öldürülenlerin] silahsız siviller" olduğunu ve "Şara ve HTŞ'nin iddia ettiği gibi [Esad] rejiminin kalıntıları olmadığını" vurguladı. Alevilerin çoğunlukta olduğu kıyı şeridindeki şiddetin Suriye'deki diğer topluluklar arasında güvenlik endişelerini körüklediğini de sözlerine ekleyen komutan, Dürzilerin "hazırlıklı olduğunu, binlerce askeri personel[leri] olduğunu, ancak ilk saldırıyı başlatmayaca[klarını]" vurguladı. "Ancak askeri saldırıya uğrarsak kendimizi savunma hakkımız var." dedi.
Süveyda'da ikilik
El-Hicri'nin açıklamasının videoları sosyal medyada aktivistlerce dolaştırılırken, Süveyda sokaklarında Şam yönetimi konusunda karşıt görüşler işitiliyor.
İki gün önce Süveyda'da "Haysiyetli İnsanlar Hareketi" liderliğindeki hizipler Şam yönetimiyle anlaşmaya varmış ve ilde bu doğrultuda uygulamaya girişmişlerdi.

VALİLİK BİNASINA SURİYE BAYRAĞI ÇEKİLDİ
Şam, Dürzilerle de anlaştı
Süveyda'daki en büyük askeri yapı olan "Haysiyetli İnsanlar Hareketi" sözcüsü Bassem Ebu Fakir, dijital haber mecrası Enab Baladi'ye Suriye İçişleri Bakanlığının ildeki Genel Güvenlik Kuvvetlerinin faaliyetlerini, ilde yaşayanlardan oluşturulan yerel personelle sürdürmeye başladığını açıklamıştı.
Hareket, yaptığı açıklamada, Genel Güvenlik'in eyalete girişinin, bir tarafta Haysiyetli İnsanlar Hareketi, İtibarlılar Misafirhanesi [Madafat al-Karama] ve Arap Dağı Özgür İnsanları Topluluğu (Ahrar Cebel el-Arab) ve diğer yanda İçişleri Bakanlığının oluşturdukları eşgüdümle sağlandığını bliritmişti.
İsrail de üst düzey yetkililerinin açıklamalarıyla Suriye'deki Dürzi toplumunu etkilemeye çalışıyor, Dürzi topluluğunun üyeleri, 100 önemli Dürzi şahsiyetin, İsrail'in "Dürzi azınlığa" destek jesti olarak işgal altındaki Golan Tepeleri'ni ziyaret etmesine izin vermesinin beklendiğini söylüyor.
El-Hicri'nin açıklamalarıysa, 12 Mart'ta yayınlanan ve ilin sorunlarını çözmek üzere Süveyda valisiyle mutabakat anlaşması imzalamaya varan birkaç gün önceki hamleleriyle çelişiyor.
Süveyda valiliğinin açıklamasına göre, mutabakat anlaşması taraflarca karşılıklı kabul edildi. Anlaşma yargı gücünün harekete geçirilmesi, İçişleri Bakanlığındaki polis ve güvenlik dosyasının ele alınması, Savunma Bakanlığından [8 Aralık öncesinde] firar etmiş memurları, bireyleri ve tüm silahlı grupların yeniden organize edilmesi, çalışanlara gecikmiş maaş ödemelerinin gerçekleştirilmesi, ve Esad rejimi devrilmeden önce işten çıkarılanların statüsünü yeniden gözden geçirilmesi gibi konuları kapsıyordu.
Anlaşma ayrıca, çalışanların gereksinimlerinin karşılanması için geçici yürütme dairesi görevlilerinin atanmasının hızlandırılması, toplumsal barışın korunması ve kamusal ve özel mülkiyete yönelik ihlallerin önlenmesini vurgularken, hükümet kurumlarında mali ve idari reform gerçekleştirilmesini de içeriyordu.
Anlaşmanın koşulları arasında, planlı bir strateji uyarınca devlet mülkiyetine tecavüzlerin sona erdirilerek alternatifler yaratılmasını, ayrıca eski Baas partisi binasının ilin üniversitesinin merkez binası olarak belirlenmesi de vardı.
Anlaşma, El-Kanavat'taki Dürzi cemaati ruhani liderliği konutunda düzenlenen ve Ulusal Diyalog Konferansı sırasında Suveyda'yı temsil eden bazı üyelerin katıldıkları ve Suveyda'daki koşulların ele alındığı bir örgütsel ve idari toplantıda gerçekleştirilmişti.
(AEK)