Maraş: Şimdi enkazların arasından plastik ve kağıt toplayan Muhammed, maalesef münferit bir örnek değil.
Adıyaman: Depremden önce fabrikada çalışıyormuş. Depremde fabrika yıkıldığı için şimdilerde günlük işlerde çalışmak zorunda kaldığını belirtti.
Hatay: Deprem sonrası çocuk işçiliğinin arttığını gözlemiyoruz. Çünkü temel ihtiyaçların bile karşılanmasında zorluklar yaşanıyor.
Sosyal çalışmacı ve psikologlar Hayata Destek derneği adına deprem nedeniyle okuldan kopan ve çalışmak zorunda kalan çocuklarla bir araya geldi.
Saha ekipleri, afet bölgesinde çocuk işçiliğiyle mücadele için ayrı bir hassasiyet gösterilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Çocukların işe değil, okula yönlendirilmesi, bunu mümkün kılmak için ise ihtiyaç sahibi ailelere ve çocuklara yönelik çok boyutlu bir sosyal destek mekanizmasının hayata geçirilmesinin de çözümler arasında olduğunu belirtiyorlar.
Hayata Destek, depremden sonra çocuk işçiliğinin daha da ağırlaşmasından endişe duyulduğunun altını çizerek şu açıklamayı yaptı:
"Özellikle afet bölgesindeki çocuklar, bir yandan eğitime erişimdeki sıkıntılar, bir yandan derinleşen yoksulluk nedeniyle çalıştırılma riskine daha da açık hale geliyor.
"Okulu yıkılan, çadır dersliği kurulmayan, kurulu olana gidemeyen, öğretmeni gelmeyen, gittiği yeni şehirde okul kaydını tamamlayamayan, tamamlasa da kaynaşamayan, psikolojik sebeple eğitime ve geleceğe ilgisini yitiren çocukların çalıştırılma riski altında olduğu gözleniyor. Afet bölgesinde geçim kaynaklarının ciddi oranda kaybı ve çocukların 'ucuz iş gücü' olarak görülmesi, çocukların merdiven altı atölyelerde kayıt dışı işlerde, enkaz aralarında hayati riski yüksek işlerde çalıştırılmasına neden oluyor.
"Çocuk işçiliğinin olumsuz izleri bir ömür boyu devam ederken, bedensel, zihinsel, ruhsal, davranışsal ve toplumsal gelişime zarar veriyor. Bu süreçte çocukların okulla bağı da kopabiliyor. Çocukluğunu yaşayaman çocuklar, potansiyelini ortaya çıkarmakta zorlanıyor. Afet koşullarında ise bu olumsuz etkilerin çocuğa katmerlenerek yansıma olasılığı artıyor."
Deprem bölgesinde çocuk işçiliği
"Maalesef münferit değil"
"Ziyaret ettiğimiz her beş çadırdan ikisinde, deprem sonrası okula gidemeyen bir çocukla karşılaşıyoruz. Nakledilen okullara uzaklık ve öğretmen eksikliği, depremden travmatize olan çocukların binalara girmek istememesi gibi nedenleri sıklıkla duyuyoruz. Ekonomik sıkıntılar da çocukların eğitimden koparken çalışmak zorunda kalmasına neden oluyor. 13 yaşındaki Muhammed gibi. Babasını Suriye savaşında kaybeden, annesi, engelli abisi ve 5 yaşındaki yeğeniyle çadırda yaşayan Muhammed, deprem öncesi ara ara çalışıyor ama okula da devam ediyormuş. Ama depremden sonra ailenin yoksulluğunun derinleşmesi, Muhammed'in okuldan tamamen kopmasına neden olmuş. Şimdi enkazların arasından plastik ve kağıt toplayan Muhammed, maalesef münferit bir örnek değil. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bildirim yaptığımız Muhammed'in okula tekrar başlayabilmesi için süreci takip ediyoruz." (Neval Güzel, Psikolog, Maraş)
"Eğitim sistemindeki aksamalar"
Adıyaman'da geçim kaynaklarının depremde zarar görmesi ve yoksulluğun artması çocuk işçiliğinde artışın en önemli nedeni. Deprem bölgesinde eğitim sistemindeki aksamalar, öğretmen eksikliği gibi nedenler çocukların eğitimden daha da uzaklaşmasına neden oluyor. Öte yandan, deprem öncesi çalışmak zorunda kalan çocukların işyerlerinin zarar görmesinin, bu çocuklarda ayrıca bir iş bulma kaygısına neden olduğunu da gözlemliyoruz. Örneğin destek olduğumuz bir ailenin çocuğu, uzun zamandır okula gitmiyor, depremden önce fabrikada çalışıyormuş. Depremde fabrika yıkıldığı için günlük işlerde çalışmak zorunda kaldığını belirtti. (Feride Öztürk, sosyal çalışmacı, Adıyaman)
"Bir baş etme mekanizması"
Depremin yarattığı yıkım Hatay'da hâlâ çok net hissediliyor. Ve deprem sonrası çocuk işçiliğinin arttığını gözlemiyoruz. Çünkü temel ihtiyaçların bile karşılanmasında zorluklar yaşanıyor ve ailelerin ekonomik zorluklarla olumsuz bir baş etme mekanizması olarak çocuklar çalıştırılıyor. Yakın zamanda çok çarpıcı bir örnekle karşılaştık. Hatay'da çocuklarla psikososyal destek etkinliği yapabilecek bir alan ararken, bir yerde çocukların olduğu söylendi. Bu alana gittiğimizde bir tekstil atölyesi olduğunu ve bahsedilen çocukların da çalıştırıldığını gördük. Bunun üzerine Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bildirimde bulunduk; süreci takip ediyoruz. Çocukların bu tür risklere karşı güçlü hale getirilmesi çok boyutlu bir süreç. (Gizem Havare, Psikolog, Hatay)
Çadır bekçisi çocuklar
"Adana'da, hem mevsimlik tarım alanlarında hem de şehir merkezinde çocukların iyilik hallerini artırmak için çalışıyoruz. Depremin ardından, evini ve geçim kaynaklarını kaybeden çok sayıda ailenin hayatlarını sürdürebilmek için Kahramanmaraş, Hatay, Gaziantep, Şanlıurfa ve Malatya'dan mevsimlik tarım alanlarına göç ettiğini tespit ettik. Tarım alanlarında çocuklar tarlada ya da çadır bekçiliği gibi işlerde çalıştırılıyor. Biz mevsimlik tarım alanlarında bulunan çocukların iyilik hallerini güçlendirmek için psikososyal destek çalışmaları yapıyor, bireysel psikolojik danışmanlık hizmeti veriyor; çocukların işe değil okula gidebilmesi için okula kayıt sürecini yürütüyoruz. Özellikle bu kriz dönemlerinde hepimize çok daha fazla görev ve sorumluluk düşüyor. Hep söylediğimiz gibi, bu iş çocuk oyuncağı değil." (Süleyman Mutlu, Saha Çalışanı, Adana)
(AÖ)