"Kadınların siyasete katılımı, bunu sağlamak için parti ya da Meclis kotası uygulamak önemli, kadınlar daha görünür olmalı. Fakat kadınlar siyasette kirli politikaları örtecek 'hoş bir estetik' olarak kullanılabiliyor. Böylece kadın mücadelesinin de anlamı boşaltılıyor, tüketiliyor. Hillary Clinton'ın kadın olmasının uyguladığı politikaları örtmesine izin verilemez."
Sosyolog Pınar Selek, Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) gelecek yıl yapılacak başkanlık seçimleri için Demokratik Parti'den New York senatörü Clinton'ın diğer adaylardan önde gitmesini ve kadın olmasının öne çıkışını bianet'e değerlendirdi. Selek'e göre "kadın olmak" feministler için de tek kıstas değil.
"Feministler bir kadının başkan olmasını elbette destekler ama Clinton kadınlık durumunun yanı sıra tüm şiddet ve savaş politikalarına karşı bir duruş sergilemeli. Aksi tavır cinsiyet mücadelesine de zarar veriyor."
Durum ne?
Kamuoyu yoklamalarına göre Demokrat Parti’den başkan adaylığına en yakın kişi Clinton. Hürriyet gazetesi, onu Senatör Barack Obama ve Senatör John Edwards'ın izlediğini aktarıyor. Ocak ayında Parti önseçim sürecine girecek.
MSNBC’nin yedi Demokrat Parti başkan aday adayı arasında yaptığı tartışma programında adaylar, geleceğe yönelik vizyonlarını ve politikalarını tartışmaktansa olumsuzluklar üzerine yoğunlaşmayı ve özellikle de Clinton’ı hedef almayı seçti.
Obama, Clinton'ı beş yıl önce ABD Başkanı George W.Bush’a Irak’a yönelik müdahale için yeşil ışık yakmakla suçladı. Edwards da "Hillary Clinton sürekli, Başkan Bush’un karşıtı olacağını söylüyor, ama söz konusu Irak olduğunda aynı çizgide yer alıyor" diye eleştiriye devam etti. (GG)