Patlamada zarar gören buğday silosu (2022) (Fotoğraf: AA)
Bugün, 4 Ağustos 2022.
Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta 300 bin kişiyi yerinden eden, 218 kişiyi öldüren, 7 bin kişiyi yaralayan patlamanın üzerinden iki yıl geçti.
Birleşmiş Milletler (BM) insan hakları uzmanları, bu bağlamda dün bir açıklama yaparak BM İnsan Hakları Konseyi'nden Beyrut limanında gerçekleşen patlamaya ilişkin uluslararası inceleme talep etti.
Patlama, tarımda yüksek nitratlı bir gübre olarak kullanılan, ancak aynı zamanda patlayıcı üretmek için de kullanılabilen yanıcı bir kimyasal bileşik olan tonlarca amonyum nitratın patlamasından kaynaklanmıştı.
BM uzmanlarından yapılan yazılı açıklamada da söz konusu olayın nükleer olmayan en büyük patlamalardan biri olduğu vurgulandı ve "Patlamanın neden meydana geldiğini öğrenmek için şimdiye kadar hiçbir şey yapılmadı" değerlendirmesinde bulunuldu.
Patlamanın ikinci yılında Lübnan halkının, hayatını kaybedenler için hâlâ adalet beklediğini söyleyen BM uzmanları, "Uluslararası incelemenin gecikme olmaksızın başlatılması çağrısında bulunuyoruz" dedi.
Ölenlerin yakınlarından soruşturma talebi
Birleşmiş Milletler'in patlamadan sonra Lübnan hükümetine olayın incelenmesi için çağrıda bulunduğu, fakat sürecin birkaç defa engellendiğini hatırlatan BM insan hakları uzmanları, ayrıca şu bilgiyi paylaştı:
"Hayatını kaybedenlerin yakınları, Lübnanlı yetkililerin vermekte yetersiz kaldığı cevapları çok taraflı bir sistemin yürüttüğü soruşturma yoluyla alabilme umuduyla, İnsan Hakları Konseyi himayesinde bağımsız bir soruşturma başlatılabilmesi için uluslararası camiaya çağrıda bulundu."
Açıklamada, BM İnsan Hakları Konseyinin söz konusu uluslarası inceleme çağrılarını dikkate alarak gerekeni yapması talep edildi.
İki yılda ne oldu?Beyrut limamındaki patlamanın yaşandığı günden bu yana yasal soruşturma sürecini, bu sürecin neden tıkandığını ve olası durumları inceleyen Anadolu Ajansı'nın (AA) aktardığına göre, patlamaya ilişkin soruşturma, olayın yaşandığı tarihten bu yana Lübnan'daki adli mercilerce yürütülse de geçen kişilerin Mecliste dokunulmazlıklarının bulunması veya arkalarındaki güçlü siyasi partilerin desteğinin bulunması söz konusu soruşturmayı sekteye uğratıyor. "Mezhebe dayalı siyasi partilerin soruşturma sürecine müdahil olması, söz konusu dosyanın askıya alınmasına veya herhangi bir ilerleme kaydedilmemesine neden oluyor" değerlendirmesiyle birlikte AA yasal süreçle ilgili özetle şu bilgileri paylaştı: Patlamanın ardından olaya ilişkin soruşturmayı yürütmek üzere 13 Ağustos 2020'de yargıç Fadi Savvan görevlendirildi. Savvan, yaptığı çalışmaların ardından 10 Aralık 2020'de eski Başbakan Hassan Diyab'ın yanı sıra eski Maliye Bakanı Ali Hasan Halil, eski Bayındırlık ve Ulaştırma bakanları Gazi Zuaytir ile Yusuf Finyanus'u "yüzlerce kişinin yaşamını yitirmesine ve yaralanmasına yol açan olayda ihmali ve kusuru bulunmakla" suçladı. Ancak bu suçlama ülkede tartışmalara neden oldu ve süreç yargıç Savvan'ın görevine son verilmesiyle sonuçlandı. Lübnan Yüksek Yargı Konseyi, 20 Şubat 2021'de Savvan'ın yerine yargıç Tarık el-Bitar'ı atadı. Bitar da siyasilere yönelik kararlarından sonra hedef haline geldi. Lübnan Cumhuriyet Savcısı Gassan Uveydat, yargıç Bitar'dan Hizbullah'ın kendisini tehdit ettiğine dair iddialar hakkında bir rapor hazırlamasını istedi. Eski İçişleri Bakanı Maşnuk, 27 Eylül 2021'de Bitar'ın görevden alınması talebiyle dava açtı. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, 11 Ekim 2021'de televizyonda yaptığı konuşmada, "Beyrut Limanı patlaması davasını araştıran hakimin siyasi hedefleri var." diyerek Bitar'ı yeniden hedef gösterdi. Yargıç Bitar'ın Hizbullah ve müttefiki siyasileri ısrarla ifadeye çağırmak istemesi, ülkede silahlı çatışmaların yaşanmasına yol açtı. Patlamanın 2. yılına günler kalan 2 Ağustos'ta Lübnan'daki "El Nida Vatan" gazetesine kısa bir demeç veren Bitar, soruşturmanın akıbeti hakkında değerlendirmelerde bulundu. Adli sürecin akamete uğraması ve ilerleme kaydedilmemesi için hakkında sürekli davalar açıldığını ve bunların hepsinin siyasi hedeflerinin bulunduğunu hatırlatan Bitar, "Hiç kimse benden kurtulamaz ya da beni aşağıya çekemez." dedi. İddiaların aksine hiçbir siyasi parti veya güvenlik kurumlarıyla bağlantısının olmadığını belirten Bitar, "Bana siyasi bağlantım olduğunu söyleyenlere meydan okuyorum." ifadesini kullandı. Soruşturmanın sonuçlanması için bedel ödemeye hazır olduğunu vurgulayan Bitar, soruşturmanın ileride daha zor bir süreçten geçeceği uyarısında bulundu. Patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları, Beyrut Limanı'na patlayıcı madde getirdikleri iddiasıyla ABD-Norveç firması aleyhine de 250 milyon dolarlık tazminat davası açtı. |
(SD)