Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türk Veteriner Hekimleri Birliği, Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği ve Veteriner Hekimler Derneği bugün yayımladıkları ortak açıklama ile kuduz konusunda önleyici ve eğitici halk sağlığı çalışmalarının bilimsel olarak ciddiyetle ele alınmasının önemine dikkat çekti.
Hekimler, kuduzun doğru yaklaşımlarla önlenebilir bir hastalık olduğunu söyleyerek kedi ve köpekler ile uyumlu ve doğa ile bütünleşik bir yaşamın mümkün olduğunu belirtti.
Doğa ve hayvanlarla ilişki
Dört meslek örgütünün imzacı olduğu açıklama özetle şöyle:
“Türkiye’de son dönemde kuduz vaka sayısının gözle görülür biçimde artması endişe vericidir. Artan vaka sayısının arkasında ise doğa ve hayvanlarla ilişkilerden, toplumun sınıfsal yapısına, eğitim ve sağlık sistemine kadar uzun bir liste yer almaktadır.
“Kamu otoritesinin sağlık sistemini düşürdüğü durum, son derece temel bir sağlık hizmeti olan riskli temas sonrası doğru profilaksi uygulanmasında ve hasta takibi konularında dahi ciddi zafiyetler yaratmış durumdadır. Merkezlerde zaman zaman aşı ve özellikle immunoglobulin bulunmasında sorun yaşanmaktadır. Çok defa tekrarladığımız gibi aşının kullanıma girmesinden 138 yıl sonra hâlâ kuduz kaynaklı ölümlerin yaşanması kesinlikle kabul edilemez.
Program yok
“Bununla birlikte asıl koruyucu önlem olan hayvanlar ile riskli temasın azaltılması konusunda kamuoyunda ciddi bir kafa karışıklığının mevcut olduğunu gözlemliyoruz. Ülkemizde riskli temas ve ısırılma sonucu acil servise başvurular dünya ortalamasının bir hayli üzerinde seyretmektedir. Bu durumun temel sebebi kamu otoritesinin bu soruna dair tek sağlık uygulaması gerektiren herhangi bir programı olmamasıdır.
“Bugün ülkemizde kuduz başta olmak üzere hayvanlardan geçebilecek hastalıkları önlemek için en önemli hizmeti sağlayacak olan veteriner halk sağlığı otoritesi ne yazık ki yoktur. Hayvanlardan insanlara geçen kuduz ve diğer tüm hastalıklarda ilk ve en önemli savunma hatlarından biri veteriner hekimliktir. Bu sistem içerisinde veteriner hizmetleri ile ilgili düzenleme gerektiren önemli eksiklikler söz konusudur.
Tartışmaları kaygıyla izliyoruz
“Belli gruplarca kışkırtılan, evrensel hekimlik değerleri çerçevesinde asla kabul edilemez olan ve yeni ekolojik krizlerin kapısını aralayacak toplu hayvan itlafı gibi tartışmaları kaygıyla izliyoruz. Diğer taraftan sayıları son derece yetersiz olan ve hayvanlar için yaşamdan ziyade ölümü ifade eden hayvan barınakları da çözüme katkı sunmak bir tarafa sorunu katmerleştirmektedir.
"Sorunun çözümü için bize ışık tutacak olan kuduz riskli temas ve kuduz vakaları hakkındaki verilerinin Sağlık Bakanlığı tarafından ayrıntılı haliyle kamuoyuyla paylaşılması ve kuduzla mücadele eden kurumların koordinasyon ve desteklenmesinin yanında; hayvanların aşılarının yapılması, üremelerinin kontrol edilmesi, sahiplenilmiş hayvanlara uygulanan çip uygulamasındaki eksiklerin giderilmesi, hayvanlara işkence uygulayanlara ve sahiplenilen hayvanları sokağa terk edenlere dönük cezai müeyyidelerin uygulanması, vahşi hayvan kuduzunun kontrol altına alınması hızla hayata geçirilebilecek önlemlerdir. Kamu otoritesinin bu iradeyi göstermesi halinde önlemlerin alınmasına destek verebilecek önemli miktarda gönüllü hayvanseverin varlığı da göz ardı edilmemelidir.”
(TY)