ABD Başkanı Donald Trump tarafından duyurulan saldırının ardından çok sayıda ülke saldırıya tepki gösterdi. Açıklamalarda gerçekleştirilen saldırının savaşı daha da büyüteceği vurgusu öne çıktı.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, ABD'nin İran'daki üç nükleer tesise düzenlediği saldırılardan derin endişe duyduğunu bildirdi. BM Genel Sekreteri Guterres, saldırının ardından yazılı bir açıklama yayınladı.
Saldırının halen gergin durumdaki bölgede tehlikeli bir tırmanış olduğunu vurgulayan Guterres; "İran’a karşı güç kullanılmasından derin endişe duyuyorum. Bu, uluslararası barış ile güvenliğe doğrudan bir tehdittir." ifadelerini kullandı.
Guterres, çatışmanın hızla kontrolden çıkma riskinin arttığına dikkati çekerek, bunun siviller, bölge ve dünya açısından felaket sonuçları olacağı uyarısında bulundu.
AB
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, ABD'nin İran'daki nükleer tesislere saldırılarına ilişkin açıklamasında, tüm tarafları müzakere masasına dönmeye davet etti. Kallas, ABD'nin İran'a yönelik saldırılarıyla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı.
"İran'ın nükleer silah geliştirmesine izin verilmemeli, çünkü bu uluslararası güvenliğe tehdit oluşturacaktır" ifadesini kullanan Kallas, "tüm tarafları" geri çekilmeye, müzakere masasına dönmeye ve gerilimin daha fazla tırmanmasını önlemeye çağırdı.
ABD Kongresi
ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'a saldırı kararı, "anayasaya aykırı" olduğu gerekçesiyle Kongre üyelerinin eleştirilerinin hedefi oldu. The Hill gazetesinin haberine göre, ABD'li Senatör Bernie Sanders, Oklahoma eyaletinde bir miting sırasında Başkan Trump'ın İran'a saldırı kararının "anayasaya son derece aykırı" olduğunu belirtti.
Sanders, "Hepinizin bildiği üzere ülkeyi savaşa götürecek tek varlık ABD Kongresidir. Başkan'ın böyle bir hakkı yok." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhuriyetçi Kongre üyeleri de eleştirdi
Temsilciler Meclisi Başkanı Cumhuriyetçi Partili Mike Johnson gibi Cumhuriyetçi Partiden birçok Kongre üyesi İran'a saldırı kararını desteklese de eleştirenler de var. Temsilciler Meclisi üyesi, Cumhuriyetçi Thomas Massie, sosyal medya platformu X'ten İran'a saldırıya ilişkin yaptığı açıklamada, bunun "anayasaya aykırı" olduğunu belirtti.
Bir diğer Temsilciler Meclisi üyesi Warren Davidson X'ten yaptığı açıklamada, "Başkan Trump'ın kararı adil olsa da anayasaya uygun bir gerekçe düşünmek zor." değerlendirmesinde bulundu.
Demokrat üyelerden "Kongre, Trump'a yetki vermedi." eleştirisi
Temsilciler Meclisi üyesi, Demokrat Partili Yassamin Ansari, X'teki paylaşımında, "Donald Trump, Kongre yetkilendirmesi olmadan ve başka bir sonsuz savaşa sürüklenme riskiyle İran'a karşı yasa dışı olarak askeri eylemde bulundu. Kongre'de Savaş Yetkileri Kararı için oy vermek üzere acil oturum çağrısı yapıyorum." ifadelerini kullandı.
Demokrat üye Alexandria Ocasio-Cortez de X'te yaptığı paylaşımda, Trump'ın kararının "kesinlikle ve açıkça azil için temel oluşturduğunu" belirtti.
Ocasio-Cortez, Trump'ın nesillerce ABD'yi hapsedecek bir savaş başlatma riski aldığını ifade etti.
Demokrat Temsilciler Meclisi üyesi Don Beyer de X'te yaptığı açıklamada, "Başkan Trump'ın, Kongre yetkilendirmeden bizi İran'la savaş götürecek anayasal yetkisi yok ve Kongre bu yetkiyi vermedi." değerlendirmesinde bulundu.
Bu arada, Demokrat Senatör Tim Kaine, 16 Haziran'da ABD'nin, Kongre onayı olmadan İran ile askeri bir çatışmaya girmesini önlemek amacıyla "Savaş Yetkileri Kararı" adlı karar tasarısı sunmuştu.
SUUDİ ARABİSTAN
Suudi Arabistan, ABD'nin İran'daki nükleer tesisleri hedef alan saldırılarını kınayarak bölgede "istikrarı sağlayacak siyasi çözüm" çağrısında bulundu.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada "Riyad'ın ABD'nin nükleer tesislerini hedef aldığı kardeş ülke İran'daki gelişmeleri büyük kaygıyla takip ettiği" belirtildi.
İran'ın egemenliğinin ihlali kınanan açıklamada, itidal, sükunet ve gerginliği tırmandırmaktan kaçınılması için her türlü çabanın gösterilmesi gerektiği kaydedildi.
İNGİLTERE
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, İran'ın nükleer programının dünya için tehdit olduğunu belirterek, "ABD bu tehdidi hafifletmek için harekete geçti." açıklamasını yaptı.
Starmer, ABD'nin İran'daki nükleer tesislere yönelik saldırısıyla ilgili X'ten açıklamada bulundu.
Keir Starmer "İran'ın nükleer programı uluslararası güvenlik için bir tehdit oluşturmaktadır. İran'ın nükleer silah geliştirmesine asla izin verilemez ve ABD bu tehdidi hafifletmek için harekete geçti." ifadesini kullandı.
Orta Doğu'da istikrarın bir öncelik olduğunu vurgulayan Starmer, "İran'ı müzakere masasına dönmeye ve bu krizi sona erdirmek için diplomatik bir çözüm bulmaya çağırıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
ÇİN
ABD'nin İran'daki 3 nükleer tesise düzenlediği saldırının ardından Çin devlet medyasında Washington yönetiminin 2003'te Irak'ı işgal ederek yaptığı hatayı İran'da tekrarladığı uyarısında bulunuldu.
Çin Küresel Televizyon Ağının (CGTN), saldırıların ardından yayımladığı yorum yazısında, ABD'nin İsrail ile İran arasındaki savaşı sonlandırmak üzere savaşa başvurduğu, bunun halihazırda kırılgan durumdaki Orta Doğu'da tehlikeli bir dönüm noktası olduğu belirtildi.
LATİN AMERİKA
Şili, Küba, Venezuela ve Kolombiya, ABD'nin İran'daki üç nükleer tesise düzenlediği saldırılara tepki gösterdi.
Şili Devlet Başkanı Gabriel Boric, X sosyal medya platformundaki açıklamasında, ABD'nin İran'a saldırısını kınadı.
Nükleer enerji santrallerine saldırının uluslararası hukuk tarafından yasaklandığını hatırlatan Boric, "Şili, ABD tarafından gerçekleştirilen bu saldırıyı kınıyor. Uluslararası insancıl hukuka saygıyı her durumda savunacağız. Güce sahip olmak, onu insanlık olarak kendimize koyduğumuz kuralları ihlal ederek kullanma yetkisi vermez, ABD bile olsanız. Barış talep ediyoruz ve barışa ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.
Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz Canel de X'ten ABD'ye tepki göstererek, Orta Doğu'daki çatışmanın tehlikeli şekilde tırmanmasını "şiddetle" kınadıklarını belirtti.
Canel, "Saldırganlık, Birleşmiş Milletler Şartı'nı ve uluslararası hukuku ciddi şekilde ihlal etmekte ve insanlığı geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açacak bir krize sürüklüyor." açıklamasında bulundu.
Venezuela Dışişleri Bakanlığının internet sitesinde yer verilen açıklamada, ABD'nin İran'a yönelik saldırısının, BM Şartı’nı, uluslararası hukuku ve devletlerin egemenliğine ilişkin temel ilkeleri "açık ve yasa dışı" biçimde ihlal ettiği belirtildi.
Açıklamada, "İnsan hayatı ve bölgenin çevresel dengesi açısından ciddi riskler taşıyan nükleer tesislerin bombalanması, küresel istikrarı tehdit eden ve öngörülemez sonuçlara yol açabilecek son derece sorumsuz bir tırmanmadır. Bu durum, uluslararası barışa yönelik doğrudan bir tehdittir." değerlendirmesinde bulunuldu.
Venezuela'nın, İran halkıyla "dayanışma" içinde olduğu vurgulanan açıklamada, "Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti, ABD ordusu tarafından, İsrail Devletinin talebi üzerine, İran İslam Cumhuriyeti’ndeki Fordow, Natanz ve İsfahan nükleer tesisleri de dahil olmak üzere çeşitli hedeflere yönelik gerçekleştirilen bombardımanı kesin ve kararlı bir biçimde kınamaktadır." ifadelerine yer verildi.
Kolombiya Dışişleri Bakanlığının internet sitesinden yapılan açıklamada da Orta Doğu'daki son gelişmelerin "derin" endişeyle takip edildiği belirtildi.
Açıklamada, taraflara müzakere çağrısı yapılarak, şu ifadelere yer verildi:
"Kolombiya, özellikle BM Şartı'nda yer alan temel ilkelere aykırı olduğu ve uluslararası barış ile istikrarı tehlikeye attığı durumlarda tek taraflı güç kullanımını reddetmektedir. Ayrıca, nükleer silahların yayılmasının önlenmesinin, küresel güvenliğin temel bir unsuru olduğunu bir kez daha yineliyoruz. Uluslararası barış ve güvenliğin korunmasının ancak barışçıl çözüm yollarıyla mümkün olabileceğine inanıyoruz."Bolivya Devlet Başkanı Luis Arce, ABD'nin İran'daki üç nükleer tesise düzenlediği saldırıları "şiddetle" kınadı.
Arce, X sosyal medya platformundaki açıklamasında, ABD'nin İran'a yönelik saldırılarına değindi.
ABD'nin uluslararası hukukun temel ilkelerini ihlal ettiğini savunan Arce, şunları kaydetti:
"ABD'nin İran İslam Cumhuriyeti'ndeki nükleer tesislere yönelik keyfi saldırısını şiddetle kınıyoruz. Bu tür hedeflerin bombalanması, sadece bölgesel ve küresel barışı tehlikeye atmakla kalmamakta, aynı zamanda uluslararası hukukun temel ilkelerini ve Birleşmiş Milletler Şartı'nı da ihlal etmektedir."








