*Fotoğraf: AA
Türk Psikologlar Derneği (TPD), İstanbul Üniversitesi’nde yeni akademik yılda Psikoloji Lisans Programı’nın açılmasının planlanmasına tepki gösterdi. TPD, yaptıkları bir açıklamayayla ve #psikolojideaçıköğretimolamaz hashtagi ile seslerini duyurmaya çalışıyorlar.
Konuyla ilgili görüştüğümüz TPD Genel Başkanı Okan Cem Çırakoğlu ve klinik psikolog Dr. Serap Altekin de bu durumun kabul edilebilir olmadığını vurguladı.
"Psikoloji, açıköğretim için uygun değil"
Türk Psikologlar Derneği Genel Başkanı Okan Cem Çırakoğlu, süreci şöyle anlattı:
“Çok yakın bir zaman önce, İstanbul Üniversitesi Psikoloji Lisans Programı’nın açık öğretim fakültesi altında eğitimin verileceğini duyurdu. Ve bu yıl öğrenci almak için YÖK ÖSYM kataloğunda da yer alacağını belitti. Bunun üzerine alanımızda çok ciddi bir tepki oluştu. Türkiye, psikoloji eğitiminin geneli itibarıyla uzaktan ve açıköğretim fakültesiyle verilmesi için uygun bir eğitim olmadığını düşünüyoruz.
"Bunun bizim tarafımızdan çok ciddi gerekçesi var. Biri, eğitimin kendisiyle ilgili. Psikoloji eğitimi herhangi bir alanın eğitimi gibi düşünemiyoruz biz. Çünkü verilen alan bilgisinin, bilimsel bilginin ötesinde bir sınıf etkileşimiyle birlikte öğrencilere bir tutum, bir etki anlayışı, bir kültürel kavrayış aktarmaya çalışıyoruz. Böyle düşünüldüğünde sadece ekran karşısında alınan bilginin psikoloji eğitimi için yeterli olmayacağını düşünüyoruz.
"Mevcut eğitim koşulları zaten sıkıntılı"
"Bir diğer gerekçe de yine benzer biçimde eğitimimiz sırasında kullandığımız ölçme değerlendirme araçlarının kullanımları, görüşme tekniklerinin uygulanması gibi böyle labaratuvar odaklı uygulamalarımız var. Bunlar da uzaktan ya da açıköğretimle yürütülecek şeyler değil. İşin bu çerçevede en acımasız yanlarından biri de şu: Bizim psikoloji eğitimlerimiz zaten Türkiye'de ciddi sıkıntıları olan bir eğitim. Yani yüksek kontenjanlar var, YÖK'ün denetlemesini ve hızlıca aşağı çekmesini istediğimiz kontenjanlar bunlar. Birçok üniversitede doktoralı öğretim elemanı yok. Mevcut eğitim koşullarımız bile bu kadar sıkıntılıyken, alanda çok fazla işsizimiz varken, istihdam yokken bir de üzerine açıköğretim fakültesiyle gelen, eğitiminden şüphe duyduğumuz, formasyonundan şüphe duyduğumuz bir insanın bu alana girmesi gerçekten çok ciddi bir sıkıntı olur ve bu kabul edilebilir bir şey değil.
"Verilen hizmetten hep endişe duyarız"
“Bir de bu insanların okullarını bitirdiğinde sundukları hizmetin alıcıları olan halkımız var. Yeterince iyi yetişmemiş, uygun bir müfredattan geçmemiş, uygun bir formasyon kazanamamış insanların verdikleri hizmetler konusunda da hep endişe duyarız. Niteliğinden şüphe duyarız. Mezunlar ve öğrenciler infial halinde, biz de sesimizi YÖK'e ve gerekli bakanlıklara ulaştırmaya çalışıyoruz. Ayrıca bunun için de her türlü yasal girişimi de yapmaya kararlıyız."
"Bu karar halk sağlığı için ciddi bir risktir"
Klinik psikolog Dr. Serap Altekin de psikoloji eğitiminin açık öğretim üzerinden olmasının asla kabul edilemeyeceğini söyledi ve şöyle devam etti:
"Bu halk sağlığı için bir tehdittir. 4 yıllık psikoloji lisans eğitimi salt kitaplar ve kaynaklar üzerinden aktarılan kuramsal bilgiler ile sınırlı bir öğrenim değildir. Laboratuvarlar, deneyler, saha gözlemleri, stajlar, projeler, araştırmalar ve süpervizyon eşliğinde uygulamalar da içeren çok boyutlu bir eğitimdir. Hepsinden önemlisi o 4 yıllık eğitim ve öğrenim sürecinde, öğrenciler kıdemli birer akademisyen psikolog olan hocalarından bir nevi usta-çırak ilişkisi içinde çok şey alırlar. Kendine, insana, topluma, hayata ve tüm olaylara psikoloji biliminin perspektifinden bakabilmeyi öğrenirler. Etik değerlerin ve prensiplerin ne olduğunu öğrenmekle kalmaz, nedenini, rasyonelini ve anlamını içselleştirirler.
"Dünyada, toplumda, hayatta olan biten her şeyin psikoloji bölümünün derslerinde yeri vardır. Güncel olan her şey derslerde mutlaka tartışılır; kadına şiddet, çocuk istismarı, ayrımcılık, nefret söylemleri, depremler, kazalar, terör saldırıları, artan intihar vakaları, ekonomik ve politik krizler, pandemi her şey ama her şey derslerin bir parçası olur. İşte tüm bunlar psikoloji eğitiminin ve öğreniminin kalbidir; açıköğretimin bunu karşılaması mümkün değildir. Bu halk sağlığı için ciddi bir risktir, tehdittir."
TPD: "Uzaktan psikolog yetiştirelemez"
Öte yandan TPD yazılı açıklamasında da şunları vurguladı:
"Bilindiği üzere 'psikolog' unvanı kazandıran psikoloji lisans derecesi, kuramsal ve uygulamalı ders içeriklerinin yanı sıra gözlem, gözetim ve deney ortamlarının kesin gerekliliği ile geliştirilen müfredat kapsamında edinilebilmektedir. Bu minvalde daha önce Anadolu Üniversitesi tarafından da önerilmiş olan açıköğretimde psikoloji lisans programı uygulaması, psikoloji bilimi ve evrensel yükseköğrenim ilkeleri uyarınca mümkün ve kabul edilebilir değildir.
"Örgün psikoloji lisans eğitimindeki kontenjan, öğretim elemanı sayı ve yetkinliği, ders içerikleri, destekleyici ve vazgeçilmez fiziki ve bilimsel altyapı unsurları ile öğrenim çıktıları konusunda iyileştirme ve standardizasyon gerekliliği kapsamında Aralık 2019'da Psikoloji Lisans Eğitiminde Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalıştayı düzenleyen Türk Psikologlar Derneği Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından yetkilendirilmiş bir akreditasyon kurumu olmasının verdiği sorumluluğu da taşıyan bir sivil toplum örgütü olarak uzaktan psikolog yetiştirilemeyeceği gibi yüksek lisans programlarının da alanı koruyacak yönde tasarlanıp uygulanması gerekliliğini bir kez daha hassasiyetle ifade ederiz."
Alınan kararla ilgili insanlar sosyal medyadan #psikolojideaçıköğretimolamaz hashtagiyle tepki gösterdi.
Siz artık bu bölümü talan etmeyi geçtiniz. Siz bu bölümü katlettiniz. Siz insan sağlığını KATLETTİNİZ.#psikolojiaçıköğretimolamaz pic.twitter.com/3Y1nBGIEjb
— psycho (@mercanhatce) July 13, 2020
Ben Cimer'e bu saçmalığı bildirdim ve açıklama talep ettim. Bir gece ansızın benzin fiyatına zam yaparmış gibi hareket edemezler. Yoklama yapmadan, bize danışıp artısını eksisini danışmadan da iş yapamazlar. #alantalanınadurde #psikolojiaçıköğretimolamaz pic.twitter.com/gtqZwgVj7E
— Barack (@ProsopagnosiaCo) July 13, 2020
Açıköğretimle, uzaktan eğitimle, derslere girmeden, psikolog olan hocalarla sosyal temas kurmadan, sadece kitabi bilgi ile, psikologların bakış açısını kavramadan psikolog olunmaz!#psikoloji #psikolog #psikolojiöğrencisi #psikolojiöğrencileri #psikolojiaçıköğretimolamaz pic.twitter.com/ABoH0tFiEB
— Duygu Buğa (@DuyguBuga) July 12, 2020
CHP'li Kaplan: "Uygulamalı eğitim şart"
CHP Gaziantep Milletvekili İrfan Kaplan da, İstanbul Üniversitesi Eğitim Bilgi Sistemi üzerinden Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi bünyesinde Psikoloji Lisans Programının listelenmesi üzerinde TBMM Genel Kurulu’nda söz alarak; Psikoloji Bölümü’nde uygulamalı eğitimin şart olduğunun ifade etti ve şöyle devam etti:
"Ruh sağlığı, beden sağlığı kadar önemlidir ve bir bütündür. Açık Öğretim okuyarak Tıp Doktoru olunamayacağı gibi Psikolog da olunmaz! Nasıl beden sağlığı yetkin kişilere bırakılıyorsa, ruh sağlığı da alanında yetkin kişilere bırakılmalıdır. Psikologlar “Meslek Yasası” beklerken, bambaşka bir sorun ile karşı karşıya kalmıştır. Uygulamalı eğitimin şart olduğu bir bilim dalı olan Psikoloji Bölümü için alınan bu karar kabul edilemez. Ülkemizde ruh sağlığına verilen önem oldukça düşük seviyelerdeyken; uzaktan diploma vererek Psikoloji Bölümünün kalitesini düşürmeyin. Toplumun psikolojik sağlığıyla oynamayın!"
YÖK istatistiklerine göre; aktif öğrenci kabul eden psikoloji bölümü sayısı, 2014 yılından bu yana açılan 31 psikoloji bölümüyle son 5 sene içerisinde %42'lik bir artış göstermiştir. Öğretim elemanı sayıları ise 2014 yılında 587 iken, 2018 yılında 774'e ulaşmıştır. Bu sayılara psikiyatrlar ve psikolojik danışmanların yanı sıra diğer alanlardan akademisyenler dahildir. Araştırma görevlisi harici öğretim elemanı ve toplam öğrenci sayısı arasındaki ilişki incelendiğinde ve 2014 yılından 2018 yılına gelindiğinde, öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayısında %33'lük bir artış söz konusudur. Bir başka açıdan bakacak olursak 2014 yılından 2018 yılına kadar öğretim elemanı sayısı %32 artış gösterirken toplam öğrenci sayısı %74 artış gösteriyor. |
(SO/NÖ)