Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Gelecek Partisi Genel Başkanı ve dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu, hafta sonu Diyarbakır'ı ziyaretinde Tahir Elçi cinayetiyle ilgili, "O dönemde yüreğimi dağlayan olaylardan biri Tahir Elçi katledilmesiydi. Bir siyasi suikast olduğu kanaatindeyim. Birçok vesileyle de görüşmüştüm. Tahir Elçi düşündüklerini açıkça söyleyen hepimizin takdirini kazanan aydın bir insandı" dedi.
Davutoğlu'nun açıklamalarının ardından Elçi ailesinin 23 avukatı cinayetin işlendiği tarihte Başbakanlık görevi yürüten Davutoğlu'nun davada tanık olarak dinlenmesi için Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ortak dilekçe verdi.
BBC Türkçe'nin haberine göre, dilekçede, cinayetin işlenmesinden hemen sonra ve sonraki tarihlerde konuya ilişkin birçok beyanda bulunan Davutoğlu'nun, ilk kez yorum ve kanaate dayanmayacak şekilde "Tahir Elçi siyasi bir suikasta kurban gitti" şeklinde bir açıklamada bulunduğuna dikkat çeken avukatlar şöyle dedi:
"Yürütmenin başı olarak görev yapması nedeniyle, Tahir Elçi cinayetiyle ilgili gerek cinayetin işlendiği gün, gerekse de soruşturma sürecinde Adalet Bakanlığı, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı ile Emniyet ve Jandarma İstihbaratı tarafından bilgilendirilen dönemin Başbakanının konuya ilişkin yaptığı bu açıklamanın gerçek bir bilgi veya görgüye dayanıyor olması kuvvetle muhtemeldir. Cinayetin işlendiği tarihteki konum ve statüsü, bilgilere erişim kolaylığı dikkate alındığında, tanığın bu beyanlarının dosyanın sonucuna etkili beyanlar olabileceği göz ardı edilemez.''
Türkan Elçi ne dedi?
Davutoğlu'nun açıklamalarıyla ilgili Tahir Elçi'nin eşi Türkan Elçi de Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Eğer bu bir vicdan muhasebesi sonucunda varılmış bir kanaat ise devamını merakla bekleriz fakat Kürt oylarını almaya yönelik bir politikanın startı ise buna benzer filmleri çok seyrettik ve sonu hüsranla bitmişti. Umarım aynı filmleri tekrar izletmezler" dedi.
Eğer bu bir vicdan muhasebesi sonucunda varılmış bir kanaat ise devamını merakla bekleriz fakat Kürt oylarını almaya yönelik bir politikanın startı ise buna benzer filmleri çok seyrettik ve sonu hüsranla bitmişti. Umarım aynı filmleri tekrar izletmezler https://t.co/7NrTl7vkam
— Türkan ELÇİ (@turkan_elci) September 15, 2021
Davutoğlu'nun ilk açıklamaları
Davutoğlu cinayetin işlendiği gün başbakan sıfatıyla yaptığı açıklamada, iki ihtimal olduğunu, ya Elçi'ye suikast düzenlendiğini ya da Elçi'nin çatışmada ateş altında kaldığını ifade ederek şöyle demişti:
"Tahir Elçi'ye suikast planı olabilir. Hedef açıktır, hedef Türkiye'dir. Faili meçhul bizim dönemimizde kalmaz kalmayacaktır. İdari soruşturma süratle yapılacak ve kamuoyuyla paylaşılacaktır."
4 yıl 5 ay sonra iddianame
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Tahir Elçi'nin 28 Kasım 2015'te öldürülmesiyle ilgili iddianameyi 26 Mart 2020'de hazırladı, 10. Ağır Ceza Mahkemesi 3 Nisan 2020'de kabul etti.
21 Ekim 2020'de görülmeye başlayan davada bu güne kadar üç duruşma yapıldı.
İddianamede üçü polis dört sanık şüpheli olarak yer alıyor.
Sanık polisler M.S., F.T. ile S.T.'nin "bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermekten" 2 yıldan 6 yıla kadar hapsi isteniyor. Mahkeme, sanık polislerin tutuklanmasını talebini reddetti.
Diğer şüpheli Uğur Yakışır ise "kasten öldürme, olası kast ile öldürme, 6136 sayılı yasaya muhalefet, devletin birliğini ve ülkenin bütünlüğünü bozma, mala zarar verme" ile suçlanıyor ve hakkında ağırlaştırılmış müebbete varan hapis cezası isteniyor.
Yakışır, Elçi'nin yanı sıra aynı gün öldürülen polisler Cengiz Erdur ve Ahmet Çiftaslan'ın cinayetiyle ilgili de suçlanıyor.
TIKLAYIN - Tahir Elçi'nin Son İnsan Hakları Dersi: Terör Örgütü Dememek Suç Değildir!
TIKLAYIN - Tahir Elçi'nin Sözleri Unutulmasın
Ne olmuştu?
Tahir Elçi, 15 Ekim 2015 tarihinde CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın sunduğu "Tarafsız Bölge" programında "PKK terör örgütü değildir" dedi. Bunun üstüne kanala 700 bin lira para cezası kesilirken, Tahir Elçi 20 Kasım günü Diyarbakır'da, barodaki odasında gözaltına alınarak İstanbul'a getirildi.
Elçi, savcılığın tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk etmesine karşın Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Elçi hakkında, "terör örgütü propagandası" suçundan 7.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, 28 Kasım 2015'te Diyarbakır, Sur'daki Dört Ayaklı Minare önünde yaptığı basın açıklaması sırasında öldürüldü. (KÖ)