Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Özgür Gündem ana davasında bugün 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Özgür Gündem İmtiyaz Sahibi Kemal Sancılı, Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya ve Eren Keskin ile 1 yıl 13 ay hapis cezasına çarptırılan Genel Yayın Yönetmeni Zana Kaya’ya İnsan Hakları Derneği ile Uluslararası Af Örgütü’nden destek geldi.
TIKLAYIN - Özgür Gündem davasında karar: 4 kişiye hapis cezası
Af Örgütü Türkiye Kampanyacısı Milena Buyum, Eren Keskin ve İnan Kızılkaya’nın üzerindeli “silahlı terör örgütü üyeliği” suçlamasını absürt olarak nitelendirdi ve şu açıklamayı yaptı:
“Otuz yılı aşkın süredir adaletsizliğe karşı çıkan bir insan hakları avukatı, bugün bizzat adaletsizliğe maruz bırakıldı.
“Eren Keskin tüm hayatını kadınların ve mahpusların haklarını savunmaya ve zorla kaybedilmiş insanların ailelerine adalet sağlanması için mücadele etmeye adadı. Bu karar, terörle mücadele yasalarının meşru ve barışçıl faaliyetleri suç gibi göstermek için kullanılmasının bir başka şoke edici örneğidir.
“Eren Keskin, mahkumiyet kararının ardından attığı tweette şöyle yazdı, ‘Çok yargılandım, düşüncelerim nedeniyle cezaevinde kaldım. Hiçbir yere gitmeyeceğim. Buradayım.’ “Biz de bir yere gitmiyoruz.”
İHD: Gazetecilik cezalandırıldı
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi de verilen ağır cezalarla özgür basının bir kere daha susturulmaya çalışıldığını söyledi.
Basın, düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmaya devam edeceklerini ifade eden İHD açıklamasında şöyle dedi:
“Daha önce çokça gördüğümüz, gazetecilik faaliyetlerinin terörle ilişkilendirilerek baskı altına alınmasının son örneğini oluşturan bu karar ile Eren Keskin, Kemal Sancılı ve İnan Kızılkaya 6 yıl 3 ay, Zana Bilir Kaya ise 1 yıl 13 ay hapis cezasına çarptırılmış, gerçek dışı iddialar ve hukuka aykırı bir kararla yine bir gazete, gazeteciler ve gazetecilik faaliyetleri cezalandırılmıştır.
“Devleti yönetenlere, imzalayıp onaylanarak yürürlüğe konulan uluslararası insan hakları sözleşmelerini, Anayasanın 90. Maddesinin yüklediği sorumlulukları ve AİHM’nin Türkiye aleyhine kararlarını da hatırlatarak; demokrasinin olmazsa olmazı, halkın haber alma ve gerçekleri bilme hakkının en önemli gereksinimi diye tanımlanan basın özgürlüğü ve buna eşlik eden düşünce ve ifade özgürlüğüne yönelik hak ihlallerine derhal son verin uyarısında bulunuyoruz.
“Basın, düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmaya, baskıya uğrayan gazetecilerin ve basın yayın organlarının yanında olmaya devam edeceğiz.”
(HA)