Dün Sur’daki sokağa çıkma yasağına yeni mahalle ve caddeler eklendi.
Öncesinde zırhlı araçlardan “can güvenliğiniz için evlerinizden çıkın" anonsu yapılmış. Dün de yasak resmen genişletildi.
İnsanlar evlerinden can havliyle çıkmış, yanlarına alabildikleri birkaç eşyayla; görüntüleri herkes “izledi”.
FOX TV Ana Haber Bülteni’nde de Sur’dan göçün haberi vardı. Haberi izlerken Sur’daki akrabalarımı düşünüyordum; elim telefona gitti, arayıp sorayım ne haldeler, derken ekranda nenemi gördüm, Sur duvarlarının önünde, tekerlekli sandalyede…
Kanım dondu
Nenem 85 yaşında. 10 yıl var, artık tek başına hayatını sürdüremiyor, sürekli evde, yatağında. Olup bitenleri artık iyice bulanıklaşan gözleriyle izliyor.
Teyzemin yardımıyla zar zor abdest alabiliyor ve gözleriyle namazını kılıyor. Sürekli dua ediyor. Son gördüğümde “Evlen artık” demişti.
Nenem 85 yaşında. Sur’da doğdu, Sur’da yaşlandı ama Sur’da ölmesine izin vermeyecekler galiba. Dün, Sur’dan çıkmak zorunda kaldılar. Zırhlı araçlardan “çıkın” anonsu yapılmış.
Kuzenim anlattı: “Bedri, neneyi o moloz yığınlarıyla kaplı sokaklardan düşe kalka zor çıkarttık.”
Anlaşılan Sur’da doğup büyüyen, orada yaşlanan nenemin, orada ölmesine izin vermeyecekler.
Çıkıp Bağlar’a geçmişler... Teyzem ve kuzenlerimle birlikte nenem şu an akrabalarda. Üç evin çıkartabildikleri eşyaları için bir ev kiralamışlar. Göçe zorlanan diğer insanların da hali böyledir üç aşağı beş yukarı…
İnsan insana bele yapi?
“Sokağa çıkma yasakları” adı altında yapılanları yüreğim kaldırmıyor artık; kanıma dokunuyor yaptıkları.
İnsanlar “resmen” göçe zorlanıyor. Diyarbakır’ımız, Diyarbakır’ın tarihi-özü Sur, bir moloz yığınına çevrildi. Üstüne de yalan dolanla perde çekip vahşeti saklamaya çalışıyorlar.
Bunu yazmak ne kadar zor biliyor musunuz? Sur’u moloz yığınına çevirdiler.
(Diyarbakır ağzıyla)
Yaw ma bu insalıgtır? Yaw ma siz heç Allah’tan da korxmisız? Yaw ma sızın yaptıgınızi insan insana yapi?
Ne yapmak istediklerini anladık ama: Sur’u boşaltacaklar, Sur kapılarına sermayenin “kapıkullarını” dikecekler! (BA/EKN)
* Fotoğraf: Kaan Bozdoğan / AA