"İşveren, hizmet ilişkisinde işçilerin kişiliğini korumak ve saygı göstermek ve işyerinde dürüstlük ilkelerine uygun bir düzeni sağlamakla, özellikle işçilerin psikolojik ve cinsel tacize uğramamaları ve bu tür tacizlere uğramış olanların daha fazla zarar görmemeleri için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür.
"İşveren, işyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak; işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdür.
"İşverenin yukarıdaki hükümler dâhil, kanuna ve sözleşmeye aykırı davranışı nedeniyle işçilerin ölümü, vücut bütünlüğünün zedelenmesi veya kişilik haklarının ihlâline bağlı zararların tazmini, sözleşmeye aykırılıktan doğan sorumluluk hükümlerine tâbidir."
Yukarıdaki metin bir kanun maddesi. 11.01.2011 günü TBMM Genel Kurulu'ndan geçen yeni Türk Borçlar Kanunu'nun bir maddesi.
Maddenin 1. fıkrasıyla getirilen düzenleme tüm çalışanların uzun süredir ve özlemle beklediği bir düzenleme bu.
Maddenin 1. fıkrasıyla yapılan düzenleme 'mobbing'e ilişkin bir düzenleme. Mobbing yani 'işyerinde psiko-terör'e ilişkin bir düzenleme bu. Mobbing yani 'işyerinde psikolojik şiddet'e ilişkin bir düzenleme bu. Mobbing yani 'işyerinde işverenin, işçilere psikolojik şiddet uygulaması'na ilişkin bir düzenleme bu. Mobbing yani 'işyerindeki zorbanın, kurbana psikolojik şiddet uygulaması'na ilişkin bir düzenleme bu.
Madde (tasarı gerekçesinde de yer verildiği üzre) içeriği ile;
- Artık işveren işçilerin kişiliğini korumak,
- Artık işveren işçilerin kişiliğine saygı göstermek,
- Artık işveren işçilerin sağlığını gözetmek,
- Artık işveren işyerinde ahlâka(?) uygun bir düzen gerçekleşmesini sağlama yükümlüsü.
- Artık işveren işçilerin sağlığını korumak amacıyla hastalandığında onu çalışmaya zorlayamayacak.
- Artık işveren işçilerin tedavisi için gerekli izinleri vermek,
- Artık işveren işçilerin sağlığı için işyerinde acil tedavi imkânlarını sağlama yükümlüsü.
- Artık işveren işçilerin cinsel tacize uğramaması gerekli önlemleri almak,
- Artık işveren cinsel tacize uğrayan işçilerin derhâl yardım isteyebilecekleri bir güvenlik sistemi kurmak,
- Artık işveren işçilerin cinsel tacize uğramasını engellemek güvenlik personeli bulundurmak,
- Artık işveren işçilerin cinsel tacizle karşılaşma tehlikesini ortadan kaldırmak için uygun önlemleri almakla yükümlüsü.
- Artık işveren işçilerin i yaşam, sağlık ve bedensel bütünlüğünü korumak için gerekli önlemleri alma yükümlüsü.
Maddenin 1. fıkrasında yapılan 'mobbing'e ilişkin bu düzenleme, işyerinde psiko-teröre maruz kalan kurbanların (yani çalışanların), bu hukuk dışı uygulamalar için zorbalar (yani işveren/amirlerin) aleyhine dava açma hususundaki belirsizlikleri ortadan kaldırıyor.
Maddenin 1. fıkrasında yapılan bu düzenleme 'mobbing'in hukuk içine çekilmesini sağladığından;
- Artık çalışanlar (kurbanlar yani) yaş-ırk-cinsiyet-din-uyruk-hastalık-meslek vb. nedeniyle işyerinde maruz kaldıkları psikolojik şiddete -daha rahat- karşı durabilecek,
- Artık kurbanlar zorbaya -daha rahat- hayır diyebilecek,
- Artık kurbanlar zorbaya -hemen yenilip- istifa etmeyecek, yer değiştirme isteminde bulunmayacak, yer değiştirme önerilerini kabul etmeyecek ya da emekli olmayacak.
Çalışma yaşamında hep var olduğu halde hukuk dışında kalan mobbing; Borçlar Kanunu'nun ilgili maddesinin 1. fıkrasında yapılan bu düzenleme ile hukuku içine alınması; çalışanları psiko-terör kavramıyla çalışanları yüzleştirme, ilgili bilim insanlarını konuya ilişkin çalışma yapma ve kurbanları dava açmak için yüreklendirmeye anlamlı katkı verecek.
Borçlar Kanunu'nun ilgili maddesinin 1. fıkrasında yapılan bu düzenleme İş Kanunu'ndaki önemli bir eksikliği gidererek, mobbing davalarının kolayca açılmasına ve dolayısıyla açılacak tazminat davalarından daha çabuk sonuç alınmasına -dolaylı- katkı verecek.
Mobbing davası açacak kurbanların belge-belirti-beyan delillerini ekleyerek açacakları davalar başka çalışanların kurban olmasını da engelleyecek.
Düzenleme uygulandıkça eksikleri ortaya çıktıkça ardından yeni yasal düzenlemeler gelecektir.
Ankara'da "Mobbing İle Mücadele Derneği (MOB-DER)" kurulmuş olması, TBMM'nde "Kadın- Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu"na bağlı "Mobbing Alt Komisyonu" kurulmuş olması, "Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu Kanun Tasarısı"nda konuya yer verilmiş olması, mobbing konulu bilimsel toplantılar düzenleniyor olması, medyada konuya sıkça yer verilmesi sevindirici ve anlamlı.
Mobbing kurbanının zorbasına dava açmasına dayanak oluşturan Borçlar Kanunu'nun ilgili maddesinin 1. fıkrasının çalışma yaşamında mihenk taşı olacaktır. (ŞD/EÖ)