Burdur'da "bedelli eziyet" başlar başlamaz "yazıcı" seçilmiştim. Bir düzine "yazıcı", çoğu aynı olan soruları önümüze gelenlere sorup duruyorduk. Oturma düzenimiz ve sorular ortama bir askeri mahkeme havası veriyordu. Korka korka askere gelmiş ve haklarını kapıda bırakarak içeri girmiş genç insanlar çok tedirgindi; dili dolananlar bile oluyordu. Tedirginlik yaşamayanlar çok azdı. Birkaçı öğretim elemanı; çoğunluğu ise "serbest meslek", yani kendi işyerine sahip kişilerdi. Haklarına sahip çıkmaktan çekinmiyorlardı. Hatta, "şuraya bir bilgisayar koysanız da, bunları yeniden yeniden sormasanız!" diyen bile oldu.
Burjuvazinin belirgin ve ayırdedici bir özelliği, bol ses çıkarmak ve kendi çıkarlarını gözetmektir. Bir diğer özelliği, yaşam tarzı ve özellikle tüketim alışkanlıklarıdır. Bu açılardan bakılınca giderek daha çok sesini çıkaran ve çıkarmaktan çekinmeyen, diğer yandan tüketim ve inanca birlikte sarılan Müslüman burjuvazi denilebilecek bir kesimi görmemek mümkün değil.
12 Eylül sonrasında toplumun tüm demokratik güçlerinin yok edilmesi, ülkenin talana açılması ve ortaya çıkan ideolojik boşluğun Türk-İslam Sentezi ile doldurulması sayesinde bir yandan İslamcı çizgiye kayanlar çoğalırken, diğer yandan ticaret ve talan ile hızla zenginleşenler arttı. Hem İslam, hem de para ile çok haşır neşir bir kesim oluştu. Bu kesimin belki de baş habercisi ve işini bilen kaptanı Turgut Özal'dı. Özal'ın peşinden gelenler tıpkı onun gibi Milli Görüş çizgisini bıraktılar ve iyice dünyevi şeyler peşine düştüler.
Bu kesimin kolay ve bol para kazanmak dışında, kolay para ile kolay ünvanlar peşine düşmek, lüksü bir başarı olarak yaşamak gibi 'meziyetler'i var. Büyükşehir Belediyesi'nin İstanbul'u lâlelerle donatması halkın gözünü boyamanın ötesinde işte bu şatafat düşkünlüğünün bir göstergesi. Bu eğilimlere en uygun dönem, Ramazan ayı. Birkaç senedir lüks iftar sofralarının ve iftar çadırı açma hevesinin doruğa çıkması rastlantı değil.
Bütün bu yapılanları haklı çıkarabilecek, aklayabilecek ve gönül rahatlığı ile sürdürmeye yardım edecek bir ideolojiye de gerek var. Günümüzde AKP'nin temsil ettiği neoliberal İslamcılık işte bunu sağlıyor. Bu ideoloji, Milli Görüşçüleri çok rahatsız ediyor. Mehmet Şevket Eygi, Milli Gazete'de, "Her şeyin, en iyisi Müslümana layıkmış... Bu şeytanî fetvanın gölgesinde birileri haram servetler elde ediyor, Kur'ân'ın ve Sünnetin yasakladığı lüks, israf ve sefahat sergiliyor..." diyor.
Bu ideolojiyi topluma yayabilmek için medya çalışıyor. Yaşam tarzı ve özellikle tüketim alışkanlıkları Pazar eklerinden takip edilebilir. Yeni Şafak Pazar eki Hürriyet vb. gazetelerin dini bol kopyası gibi. Toplumu sürüleştirmek açısından çok özel bir işlevi olan televizyonlar da bir yandan din ve muhafazakârlık, diğer yandan gösteriş odaklı tüketim pompalıyor. Samanyolu vb. kanallar ise her olanakta, başta sol olmak üzere, ideolojik hasımlara saldırıyor. TRT'nin de bu çizgiye çekilmesi hedefleniyor.
Diğer burjuvazilerden kopya her alanda geçerli. Örneğin bir kitapevi, hem ticari hem de manevi getirisi olacak "Kur'ân Armağan Et Kampanyası" yürütmekte. Bu armağanın insanlığa yapacağı katkı anlatılırken, bir yandan bu armağanın satışı sağlanıyor. Ticaret merkezde tutulduğu sürece, dine hizmette sınır yok. Bir diğer örnek:
CEPNUR - Dijital Risalei Nur. Ürün hakkında bilgi almak için hızlı mesaj gönderebilirsiniz ... KDV Dahil 199,00TL. (Bu fiyat sadece internet sitemizde geçerlidir.) ... Havale ile yapacağınız ödemelerde %3 indirim uygulanır. ... taksitli Ödeme Seçeneklerini görmek için tıklayınız. Bu ürün 2-4 iş günü içerisinde KARGO'ya verilir. Facebook'da Paylaş.
... Hoca'nın sesinden Risale-i Nur Külliyatı'nın tamamı sesli ve görüntülü formatta tam 240 saat. Bir taraftan dinlerken bir taraftan da ekranda okunan sayfaları takip edip okuyabilme imkanı. Sesli ve görüntülü Cevşen. Sesli ve görüntülü Tesbihat. Ezan saati ve Kıble gösterimi. MP3 yükleme ve dinleyebilme özelliği. Video yükleyebilme ve izleyebilme olanağı. Ses kaydı, e-kitap, oyun, fotoğraf yükleyebilme. Arttırılabilir hafıza (2 GB'a kadar). 2 yıl garanti. Aksesuarlar: USB kablo, adaptör, kulaklık, kullanma kılavuzu, Video Converter (Dönüştürücü) CD'si.
Özetle, bu kesimin kimseden geri kalma niyeti yok. Başka burjuvaziler gibi dünyevi istekleri var. Başkaları i-Pod, MP3 gibi pahalı araçlar kullanıyorlarsa, onlar da kullanacak. Ama İslam'a uyumlu olarak. Onlar, iki dünyada birden çok rahat etmeye niyetliler. Bu niyetin halka maliyeti konusunu ise çok iyi düşünmek gerek.(SD/EÜ)